04.03.2020 - 12:24 | Son Güncellenme:
“Thom Pain”, korku, çocukluk, tabiat, nefret, zaman ve varoluş kavramlarına değinerek seyirciye modern insanın hikayesini sunmayı amaçlıyor. Bağlantısız gibi görünen ve sürekli yön değiştiren monologlardan oluşan postdramatik oyun, sahnede olanların interaktif bir doğaçlama olduğu hissini yaratıyor ve seyirciyi tedirgin bir yüzleşmeyle baş başa bırakıyor. Oyuncu ve seyircinin birlikte yaşadığı bir deneyim tasarımı olarak nitelendirilebilecek oyunda Thom, yönelttiği sorulara sunduğu gizli cevaplarla zihinleri meşgul ediyor. Sahnede sunulanın bir tasarım olduğu gerçeğinin sürekli hatırlatılması ve periyodik olarak “hiçbir şey” ile ilişkilendirilmesi, şaşırtıcı bir aynılık durumu yaratıyor.