Oynatma Listesi
HABERLER

‘Gitmekten başka çaremiz yok’

ÇİĞDEM YILMAZ Edirne
Avrupa’ya geçmeye çalışan göçmenlere Yunan zulmü sürüyor. Biz de sınırı kaçak geçmeye çalışan çaresiz göçmenlerle konuştuk. Yunan askerlerinin döverek, soyarak geri gönderdiği göçmenler, ‘Yeniden geçmeyi deneyeceğiz. Çünkü başka çaremiz yok’ diyor.

Geçtiğimiz hafta büyük bir insanlık dramının yaşandığı Edirne-Yunanistan sınır hattında, ölüm riskine karşı kaçak yollarla Avrupa'ya gitmeye çalışan göçmenlerle konuştuk. Gecenin dondurucu soğuğuna tanıklık ettiğimiz sınırda, göçmenlere yaşanan ölümleri hatırlatıp, 'korkmuyor musunuz' sorusunu yönelttik. Yanıtları, "Gitmekten başka çaremiz yok" oldu. Öte yandan göçmenlerin kaçak sınır geçişini organize eden ekipte, yine göçmenler yer alıyor.

 

Avrupa hayaliyle Meriç'i aşıp Yunanistan'da yakalanan düzensiz göçmenlerin sınır dışı yolculuğu, maruz kaldıkları insanlık dışı uygulamalar nedeniyle adeta ölüm yolculuğuna dönüşüyor. Yunan güvenlik güçlerinin dövdüğü, bazen de giysilerini de alarak sınır dışı ettiği göçmenler, Meriç çevresindeki köylere dönüş yolunda yaşama mücadelesi veriyor.

Konuşmak istemiyor

Havanın da soğuk olması, bu mücadeleyi haliyle daha da zorlaştırıyor. Sadece geçen hafta Edirne'nin İpsala ilçesinde 19 düzensiz göçmenin soğuktan donmuş cansız bedenine ulaşılmıştı. Ancak yakın zamanda yaşanan bu ölümlere rağmen, hala sınır köylerinde Meriç'i aşıp Yunanistan'a oradan da Avrupa'nın farklı ülkelerine gitmeye çalışan onlarca göçmen var.

 

Milliyet Gazetesi olarak biz de Edirne'nin sınır köylerindeki göçmenlerin tehlikeli yolculuğuna tanıklık etmek için bölgeye gittik. Sabahın erken saatlerinde geldiğimiz sınır köylerinde, aşırı yağmur nedeniyle sakinlik hakimdi. Köylüler de göçmenlerle ilgili çok fazla konuşmak istemedi. Saatler süren bekleyişin ardından köylülerden biri, ısrarımız üzerine göçmenlerin kaldığı yeri tarif etti. Akşam saatlerinde tarif edilen yere gittik.

Burası, İpsala'ya bağlı Sarıcaali köyünün 1 kilometre uzağındaki derme çatma bir çadırdı. Çadırda, Pakistanlı bir grup göçmenle karşılaştık. Çadırdaki odun sobasının etrafında ısınmak için toplanan göçmenler, Meriç’i geçmek için çadırda geceyi bekliyordu. Göçmenlerin yanında karşılaştığımız ve arazinin sahibi olduğunu belirten 55-60 yaşlarında bir kişi, sadece göçmenlere yardımcı olduğunu öne sürdü. Ancak hal ve hareketleri göçmen kaçakçısı olduğu izlenimi veriyordu. Çadırdaki göçmenlerin ‘dede’ dediği bu şahıs orada bulunmamızdan pek hoşlanmasa da biz göçmenlere sorularımızı yönelttik. Çarşamba gecesi karşıya geçmeyi planlayan göçmenler, yolculuk öncesi Milliyet'e konuştu.

Daha önce de denedi

İran üzerinden yaklaşık 4 ay önce Van'a gelen oradan da İstanbul’a geçen 16 yaşındaki Pakistanlı Ali Reaz, bir süre tekstil atölyesinde çalışmış. Almanya'ya gitmek isteyen Reaz, "Daha önce de iki defa Meriç üzerinden geçiş denemem oldu ama yakalandım. İlk geçiş denememde Yunanistan güvenlik güçleri tarafından 2 gün gözaltında kaldım ve geri gönderildim. İkinci defa girmeye çalıştığımızda da direkt yakalanıp geri gönderildik. Yarın akşam yeniden deneyeceğiz" dedi.

 

Gecenin ilerleyen saatlerinde biz çadırdan ayrıldık ve sabah 10.00 gibi yine aynı yere geldiğimizde İstanbul’dan 5 kişilik bir göçmen grubunun da aynı yere geldiğini gördük. Onların da hayali diğer göçmenlerden farksız değildi. Pakistanlı grup, önce İstanbul’a gelmiş ve burada belli bir süre çalıştıktan sonra Avrupa’ya gitme hayaliyle Edirne’ye ulaşmış.

Geçişler ve Yunanistan tarafından sınırdışılar(deport) genelde gece yarısı yapıldığı için biz de geceyi sınırda geçirdik. Bekleyişimiz sürerken akşam 21.30 gibi aralarından Pakistanlı, Bangladeşli ve Afganistanlıların da olduğu yaklaşık 20 kişilik grup, zifiri karanlıkta tarlaların içerisinde sınıra doğru ilerleyip gözden kayboldu. Sınırdan karşıya geçmeye çalışmışlar ama Yunanistan tarafından hava ateş edilmesi nedeniyle geçmedikleri için güzergâhlarını değiştirdiklerini anlattılar.

 

‘Yine deneyeceğiz’

Bekleyişimiz aynı noktada devam ederken gece 01.00 gibi 3 Afganistanlı göçmen yanımıza geldi. İstanbul’dan geldiklerini öğrendiğimiz göçmenler de daha önce iki kez Meriç’i aşıp karşıya geçmiş fakat eşyalarına el konulduktan sonra geri gönderilmiş.

Gidene kadar deneyeceklerini söyleyen Sadik Muhammed (30), "3 yıl önce Türkiye'ye geldim. Afganistan artık yaşanabilecek bir yer değil. Hem iş yok hem de Taliban orada artık etkili. Almanya’ya gitmek istiyorum. 1 ay önce geçmeye çalıştık dövüp geri gönderdiler. Risk almadan bir şey yapamayız. Türkiye'de kalamayız burası çok pahalı. Kayıt dışı çalıştığımız için bize çok az maaş veriyorlar, geçinemiyoruz" dedi.

Gece 03.00 gibiyse, bekleyen 3 Afganistanlının yanına 9 göçmen daha geldi ve hep birlikte gecenin karanlığında sınıra doğru yürüyüp gözden kayboldular.

‘Yunan askeri acımasız Türk askeri merhametli’

Yunanistan’ın sınır dışı ettiği göçmenlerin ilk geldiği bölge olduğunu öğrendiğimiz Karpuz Beldesi’ne gittik. Araçla sınıra en yakın gidebileceğimiz yerde beklerken kendilerini ‘taşımacı’ diye tanıtan 4 şahısla karşılaştık. Onlar da deport edilen ya da karşıya geçmeyen İstanbul’a geri dönmek isteyenleri beklediklerini söylediler. Yanlarında ise adının Navit Umur olduğunu öğrendiğimiz Pakistanlı bir göçmen vardı. Deport edildiğini söyleyen Umur, “Yunan askerler, ayakkabı ve elbiselerimi aldı. Sonra Türkiye’ye gönderdi. Türkiye’deki askerler bana mont ve ayakkabı verdi. Çok dayak vardı. Dövüyorlar. Birkaç kez geçmeyi denedim. Türkiye’de şöyle bir sıkıntı var; nerede çalışıyorsak az para veriyorlar, ondan ben gitmek istiyorum” dedi.

Göçmenlerin rehberliğini yine göçmen yapıyor

Türkiye’nin farklı yerlerinde Edirne gelip Meriç’i aşmaya çalışan göçmenlere, rehberliği ise yine farklı göçmenlerin yaptığını öğreniyoruz. Yol güzergâhını çok iyi bilen bu göçmenler, karşıya geçmek isteyenlerle birlikte geçiyor. Daha sonra Yunan polisine gidip teslim olup, tekrar Türkiye’ye gönderiliyor. Bu şekilde sınır boylarında onlarca göçmenin, diğer göçmenlere rehberlik yaptığını öğreniyoruz. Bu rehberler de, Türk aracılarla iş birliği içerisinde çalışıyor.

İletişimi sağlıyor

İlk gün konuştuğumuz Yasir Ali (21) adlı Pakistanlı göçmen de, bize Almanya’ya geçmek istediğini ve 1 yıl önce Türkiye’ye geldiğini söyledi. Sonradan öğrendik ki; aylardır sınırda diğer göçmenlerin Yunanistan’a geçmesi için rehberlik yapıyormuş. Aynı zamanda da sınırdaki Türk aracılarla göçmenlerin iletişimini sağlıyormuş.

GÜNCELLENME
DETAYLARI GÖSTER