Pazar - Kibariye çok tutkulu söylüyor - Ah kurban olurum, anaam!

- Kibariye çok tutkulu söylüyor - Ah kurban olurum, anaam!

19.04.2005 - 00:00 | Son Güncellenme:

"2 Genç Kız" filminin müziklerinde bir "arabeskçi" bir de "alternatifçi" var. Kibariye ve Aylin Aslım tanışmasının en yakın görgü tanığı Tuba Akyol oldu

- Kibariye çok tutkulu söylüyor - Ah kurban olurum, anaam

"Müslüm Gürses, Teoman'dan okudu; ben de Aylin Aslım'dan okurum" axpaz021.jpg Biz de az sonra Kibariye'nin Aylin Aslım'ı tanımamasının şaşırtıcı olmadığını öğreniyoruz. Çünkü Kibariye, yeni albümünde "Kim Bilir"i yorumlayan Göksel için de "Kimdi o?" diyor. Nil Karaibrahimgil'in adını bir türlü aklına getiremeyip "Hani çık dışarıya oynayalım, o kız, neydi adı?" diye soruyor.Ama çok mühim değil, Kibariye tanısın-tanımasın herkese kendine has sıcaklığı ile yaklaşıyor. "Sanat camiasında" herkes birbirini kayıtsız şartsız desteklesin istiyor."Sanatsal dayanışma yok ablacığım, yok. Allah'a o kadar dualar ediyorum ki. Dayanışma olsun. Yabancılarda var, bizimkilerde yok. Bizimkilerde kompleks, kıskançlık var. Onu söyleyeyim. Bunları büyük büyük yaz, anlasınlar."Müslüm Gürses'e azıcık kırgın ama "Müslüm de Allah için, ne olursa olsun Müslüm'dür, çok da güzel yorumladı Teoman'ın şarkılarını" diyor. Sonra Aylin Aslım'a dönüyor: "Müslüm Gürses, Teoman'dan okumuş; ben de senden okuyuveririm. Olur biter." Kibariye, Aylin Aslım'a "Sizi bilmiyorum. Yalan söylemek istemiyorum. Sizi şimdi tanıyorum. Ben hatta basından zannettim önce. Vallahi bak. Ama desteklerim, kösteklemem" diyor. Biraz sonra Kibariye, Perihan Mağden'in romanından uyarlanan, yönetmenliğini Kutluğ Ataman'ın yaptığı "2 Genç Kız" filminde kendisinin "Gidecek Yerim mi Var" yorumu ile birlikte, Aylin Aslım'ın da "Keşke" adlı şarkısının kullanıldığını, bizim de bu vesileyle onları bir araya getirdiğimizi öğreniyor. "Popun plastikliğinden sıkılanlar, kalpten okuyanlara yöneldi" Aylin Aslım: Benim bir bağlantım yok aslında. "2 Genç Kız" filmi için bazı şarkılar aranıyormuş. Benim edisyon şirketim Pozitif de ilk albümümü önermiş. Kutluğ (Ataman) albümden "Keşke"yi seçmiş. Kibariye: Ben daha yeni öğrendim. Eski patronum Ahmet Çelenk... Ben o şirketten ayrıldım ama çok iyi bir abimizdir. O bana "Hülya Avşar senin şarkını okuyacak filminde" dedi. Çok hoşuma gitti, gurur duydum. Hülya, Türkiye'nin starlarından biri olmasının yanı sıra çok da iyi arkadaşım. "2 Genç Kız" filminde sizin ilk albümünüzden "Keşke"nin kullanılması nasıl oldu? Kibariye: O da bana "fırlama" diyor. Biz biliyoruz birbirimizin kalbini. Başkasına öyle der miyim? Kalkar birisi kaşar çıkar, bir tokat atar. Aylin A.: Size mi? Olur mu canım öyle şey... Sizin kalbinizi tüm Türkiye biliyor. Siz "zilli" diyorsunuz ona... Aylin A.: Popun plastikliğinden, yapmacıklığından o kadar sıkıldı ki insanlar, arabesk olsun, başka bir şey olsun, gerçekten kalpten okuyanlara yöneldi. Kibariye: Aferin. Bak, ne kadar doğru söylüyorsun. Allah bana öyle şeyler vermiş ki; kalbi güzel, sesi güzel, kişiliği güzel... Daha ne isteyeyim? Kendimle gurur duyuyorum. Hem sanatsal olarak, hem de anne, ev kadını, eş olarak. (Aylin Aslım'ı göstererek) Yaşıma göre bunlardan iyiyim ben. Bak, buz gibi bunun elleri, benimki sımsıcak. Şaka bu, şaka... Sen beni tanımıyorsun, sakın aklına bir şey gelmesin. Hayatta kimseyi kırmadım, kahrolurum öyle bir şey olursa. (Kocasına) Baksana, çok güzel, yabancılar gibi. Makyaj da az, çok sade. Hiç Türklere benzemiyor. Aylin A.: Makedonuz biz. Rumeli'den geliyoruz. Hakikaten tüm Türkiye, her kesimden insan için Kibariye denince akla samimiyet geliyor. "Ben Gönül Akkor'dan başka ses tanımıyorum Türkiye'de" Kibariye: Selanik'ten. (Aylin Aslım'a) Sen hatırlamazsın o zamanları, 80'lerde inanılmaz derecede insan ayrımı vardı. Romanını, Kürdünü falan ezik görürlerdi. Çok üzülüyordum ben. Ama tatlı dille yılanı deliğinden çıkardım. Savaşımı güzel verdim, kazandım. Koştum kazandım. İnsan ayırmamayı ben öğrettim. Şimdi Roman olmayan da Roman oldu. Aylin A.: Bana şöyle geliyor, belki yanlış biliyor olabilirim ama... Romanlar diyoruz ya. Onlarda bizden çok daha üstün olan bir şey var, doğuştan müzisyenler. Kibariye: Ah kurban olurum, anaaam. Aylin A.: Müziğe şey gibi bakmıyorlar, kötü bir iş gibi. Klasik Türk ailesi karşı çıkar. Benimkiler de bana hobi olarak yap dediler mesela. Bunu meslek olarak yapmama aslında sıcak bakmıyorlardı. Kibariye: Bu kız beni duygulandırıyor arkadaşım. Aylin A.: Ama gerçek bu. Romanlar üç yaşında keman çalıyorlar abi. Onlar müziğe karşı çıkabilecek insanlar değil. Kanlarında var abicim. Kibariye: Bak, sen büyüdün. Allah'ın katında sen büyüdün. Doğruyu söyledin çünkü. Allah vergisidir o. Ama hep bizden olacak değil ya. Ben Gönül Akkor hastasıyım. Gönül Akkor, Roman değil. Ama Allah vergisi acayip bir sesi var. Benim örnek aldığım bir abladır o. Ben ondan başka ses tanımıyorum Türkiye'de. Kendine göre vardır ama ben Gönül Akkor hastasıyım. Siz de Romansınız, değil mi? Aylin A.: İsterim. Çok isterim. Çok tutkulu söylüyor. Bu kadar sevilmesi de bu yüzden bence. Sesi tabii ki çok güzel. Ama hiç sesi olmasa bile fark etmezdi öyle bir söyleyişle. Sesi olup da karşı tarafa hiçbir hissini geçiremeyen insanlar da var. Kibariye sizin bir şarkınızı söylesin ister misiniz? Aylin A.: Korkarım. Kibariye: Mütevazılık yapıyor. Bana saygısından öyle diyor. Okur, aslanlar gibi okur. Şimdi attırırız şurada birlikte. O da kendi tarzında okur. Kibariye'nin bir şarkısını söylemek ister misiniz? Kibariye: Öyle mi? E bana da attırsana kasete bir tane... Aaa, hiç belli olmaz. Sözlerinden az'cık okusana bakayım, nasıl bir şey? Neden olmasın, bu kısmet. Aylin A.: Benim bir şarkım var, ilk albümden. Onu mesela size çok yakıştırıyorum. Kibariye: Oku bakayım, azıcık oku. Aylin A.: Utanırım ben, hayatta söyleyemem. İkimiz yalnızken söylerim. Kibariye: Çok şeker ya... Ben seni, çekingenliğinden anladım. Yüzü kızaran insandan korkmam ben. Hiç bozma kendini. Bu camiaya da fazla uyma. Sana Kibariye tavsiyesi. Yıllarımı verdim. Buralara kolay gelmedim ben. Boyalarla saçlar kapanır. (Söylüyor) "Neden saçların beyazlamış arkadaş?" Senin saçların kendinin mi, boyama mı? Aylin A.: Boya. Kibariye: Hadi, şarkını laf olarak söyle bari. Aylin A.: "Senin gibi beni kimse sevmedi / Dönmedin gittiğin yerden geri." Kibariye: Lafa bak, laf bir kere yiyici. Ama burada böyle kalmasın. Ben alıcıyım gerçekten. Lazım, parça lazım. Müslüm Gürses, Teoman'dan okumuş; ben de senden okuyuveririm. Olur biter. Aylin Aslım'ın çok güzel besteleri ve sözleri var. Kibariye: Ben modern bir kadınım. Her şeye açığım. Sonuçta şarkı okumanın kime ne zararı var? Rock olmuş, pop olmuş... Söylemesi ayıp, kendimi metheder gibi olacak ama ben çok iyi bir şarkıcıyım. Ben sesi güzel, güzel okuyan, iyi bir yorumcuyum. Her şeyi okurum. İyi de okurum. Rock mı söyleyeceksiniz? "Müslüm'e Hisar'daki konserde birlikte söyleyelim dedim, istemedi" Kibariye: Müslüm Gürses, Teoman şarkıları ile rock festivallerinde sahne aldı, hem de rekorlar kırdı. Müslüm çok da güzel, bana sorarsan çok daha güzel yorumluyor. Benim içimde olan bazı şeyler var. Ama Müslüm de Allah için, ne olursa olsun Müslüm'dür. Yeni bir Müslüm Gürses-Teoman ikilisi mi doğuyor, ne? Kibariye: Kırgınlık değil de... Rumeli Hisarı Konserleri'nde ben Müslüm Gürses'e birlikte söyleyelim demiştim ama istemedi. Biz bir konser verdik, adam okumadı benimle. Ben ona çok üzülmüştüm. Teoman'la bir arada okudu mu, bilmiyorum. Belki okumuştur. Okumamıştır gibi geliyor bana. Dedim ya, dayanışma yok. İnşallah Teoman'la okur. Şimdi çok başarılı, o zaman daha başarılı olur. Müslüm Gürses'e kırgın mısınız? Aylin Aslım: "Yeni albümde 'fantazi' yaptım,'fantazilerimi' gerçekleştirdim!" Bitmek üzere. Nisan sonunda çıkacak. Beş yıl aradan sonra ikinci albümü hazırlıyorsunuz. Ne aşamada albüm? "Fantazi". "Fantazi"lerimi gerçekleştirdim. (Gülüyor) İlk albümden tamamen farklı bir sound. Hiç elektronik bir şey yok desem... İnsanlar şaşıracak ama ne yapayım? Beş yıl geçti. Hayat geçiyor, değişiyor her şey. İstediğim müziği yaptım. Siz yaptığınız müziği hangi türün içine yerleştiriyorsunuz? Aynen öyle. İlk albümde de herhalde istediğiniz şeyi yapmıştınız. Patlama hikayesi biraz risklidir. Bir tarafında patlamasın da kimsenin hiçbir şey. Bu patlama lafından hiç hoşlanmıyorum. İnsanlar kendi reklamlarını da öyle yapıyorlar ya. Bir roman yazdım, bomba. Dikkat et de o bomba bir yerinde patlamasın! İnsan kendi yaptığı işi över mi? Sizin için 2000'den beridir patladı, patlayacak, patlamak üzere denir. Vallahi ben beğenen beş kişiden biriyim herhalde. Garip biçimde ben beğendim. Ne oldu, bunlar niye oradan oraya geldi gibi bir kopukluk hissetmedim. Beğendim filmi. Ben film eleştirmeni değilim. Teoman arkadaşım diye de onu göklere çıkaracak da değilim. Ama bence kötü bir film değildi. Siz "Balans ve Manevra"da da şarkı söylerken göründünüz, değil mi? Çok kötü eleştiriler aldı o film, siz beğendiniz mi? Kibariye: "Allah benim gırtlağımı ben öldükten sonra kızıma nasip etsin" Kibariye: Beş yaşında ablası. Buraya gelmeden önce onu anaokuluna bıraktık. Vallahi her sabah kıyafet tartışması yapıyoruz. Marka beğenmiyor zilli. "Ben bunu giymeyeceğim anne" diyor. "Ne istiyorsun?" diyorum. Dekolte istiyor. Allah inandırsın, bu şaka değil, vallahi doğru. "Hava soğuk annem" diyorum, "hasta olacaksın" diyorum ama ı-ıh. Kızınız kaç yaşında oldu şimdi? Birgül... Kibariye: Birgül bütün repertuvarımı biliyor benim: "Gidecek yeyim mi vay, diyecek sözüm mü vay..." Sesi var mı, anlaşılmaz ki daha, küçücük. Kulağı var ama. Benim sesim, şuradaki gırtlağım, ben yaşlandığımda kızıma gitsin isterim. Kızımdan başka Allah onu kimseye vermesin isterim. İster misiniz onun da sizin gibi şarkıcı olmasını? Aylin A.: Müzisyenler, çocuklarının müzisyen olmasını istemez genellikle. Kibariye: Yok, ben tersini düşünüyorum. Şu zamana kadar ben kime ne zarar verdim ki. İşimi yaptım, evime geldim. Ha şu yüzden istemem. Çok zor bir meslek olduğu için. Bunu taşımak inanılmaz zor. Allah nasıl nasip ettiyse o olsun. Çocuğum ne isterse, biz anne-baba olarak elimizden geleni yaparız. Şarkıcı olmasını istiyorsunuz, öyle mi? "Ben kocamın ayağını yıkarım. Vallahi yıkıyorum" Kibariye: İlk çocuk, tek çocuk, çok yıllar sonra geldi... Yerine göre parmağında oynatıyor bizi. Ama bizim evde erkeğimizin sözü geçer. Ben eski kurallara çok uygunum, değişmedim. Kocam her ne kadar benden yaşça küçük de olsa, onun sözü geçer. Ben şahsım adına söylüyorum, kim ne derse desin, ben erkeğimin ayağını yıkarım. Vallahi yıkıyorum. Beni kınarlarsa kınasınlar. Aylin A.: Kimsenin kimseyi kınamaya hakkı yok. Siz bunu yapmaktan rahatsız olmadıktan sonra... Kibariye: Kocama, erkeğime ben çok değer veririm. Şahsım adına söylüyorum. Ben annelik görevlerimi, kadınlık görevlerimi yapıyorum. Erkekler çapkınlık da... Evde kimin sözü geçiyor? Birgül'ün mü? Kibariye: Yok, şu anda yok. Ona karşıyım işte. Ben dürüstüm, bana karşı da dürüst olunsun. Ha genç, benden yaşça küçük, gözü görmezse insanın gönül katlanır diye de bir şey var ama... Allah göstermesin. Aylin A.: Bir çocuk daha yapacak mısınız? Kibariye: Allah isterse. İstiyorum. Birgül için istiyorum. Kendim için istemesem de... Yaşım ilerlediği için. Çünkü çok yorucu çocuk bakmak. Sen bilmezsin şimdi, başına gelince anlarsın. Kocanız çapkınlık da yapıyor mu?