Adalet korkuyor

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın taraflı olduğunu belirterek, “Taraflı. Bir Anayasa Mahkemesi Başkanı, önce hukuk etiğine, kurallara uyar” dedi.
CNN Türk’ün sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, gazeteci Hrant Dink davası kararını veren mahkemenin hakimi ve savcısı hakkında HSYK’nın inceleme başlatmasını, “Ortada hukuk etiğine aykırı bir olay gelişmişse buna HSYK’nın müdahale etmesi olağan. Yargıcın ‘yeterli delil yoktur’ demesi aslında bir çığlıktır” dedi. “O dosyaya yeterli delilleri kim koymadı” diye soran Kılıçdaroğlu, “Olayı aydınlatması gereken yetkililer, AKP’nin gözbebeği bürokratlar haline geldi ve bunların hepsi yükseldi” dedi.
Kılıçdaroğlu, “Hükümeti mi suçluyorsunuz” sorusuna, “Evet. Bu dava karanlık dehlizlerde kayboldu. Nedim Şener bunları yazdığı için hapiste. Niye sizin bürokratlarınız gerekli delilleri mahkemeye sunmadı” ifadelerini kullandı. Türkiye’deki hukuk garabetlerinin bütün dünyanın ilgisini çekmeye başladığını belirten Kılıçdaroğlu, “Başbakan ‘Yargıtay bunu düzeltecek’ diyor. Yeni deliller mi sunacaksınız?” diye sordu.
Adalet Bakanı Ergin’in CHP’ye yönelik, “Sistematik şekilde, sürekli aynı noktaya vuruş yaparak o kurumları çökertme operasyonu var” sözlerinin anımsatılması üzerine Kılıçdaroğlu, “Biz hangi operasyonu yapmışız? Bizim polis gücümüz yok, SS kıtalarımız yok. Onlar iktidarın emrinde” dedi.

HSYK otoritenin emrinde
“HSYK, siyasi otoritenin emrindedir ve bağımsızlığı yoktur” diyen Kılıçdaroğlu, “1000 kişilik bir salona bakan giriyor diye 1000 hakim ayağa kalkıyorsa orada yargı bağımsızlığından söz edilemez. İnsan devlet adına utanır” diye konuştu. Kılıçdaroğlu, “Adalet korkuyorsa, siyasi otoritenin emrine girmişse, artık toplum bir korku tünelinden geçiyor demektir” dedi.
Kılıçdaroğlu, Anayasa Mahkemesi’nin CHP’ye, “mahkemeyi gereksiz yere meşgul ettiği” gerekçesiyle verdiği para cezasına ilişkin soruyu yanıtlarken de “O konuda biz haklıyız. Bir yargıca güvenip güvenmeme hakkımız var. Tarafsızsa bir sorunumuz yok. Görüşü, kimliği ne olursa olsun ama tarafsızlığından endişe duyuyorsak, verdiğimiz bir davaya o yargıcın katılmamasını isteme hakkımız var” dedi.
Kanun Hükmünde Kararname’de Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın eskiden beri verdiği görüşünü değiştirdiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, “Nasıl değiştirdi? ‘Tarafların oyları eşit, Başkan’ın oyu iki oy sayılır’ denildi. Salt çoğunluktan vazgeçildi. Bir Anayasa Mahkemesi Başkanı önce anayasaya bakacak. ‘Mahkeme, kararları salt çoğunlukla alır’ deniliyor. Bunlar salt çoğunlukla almadı. Biz o yasa için de Anayasa Mahkemesi’ne gittik. Sağlıklı bir yargılama düzeninde önce o karar görüşülür. Hukuk etiği, hukuk ahlakı bunu gerektirir. Bunu yapmadığınız için başkana güvenmediğimizi söyledik. Taraflı” diye konuştu.

Haşim Kılıç olayı neydi?
2000 yılında DSP - MHP - ANAP koalisyonu döneminde anamuhalefet partisi FP, hükümete KHK çıkarma yetkisi veren düzenlemeyi Anayasa Mahkemesi’ne götürdü.
O dönem Anayasa Mahkemesi’nde Başkanvekili olan Kılıç da düzenlemenin iptali yönünde oy kullandı. Ancak Kılıç 11 yıl sonra, CHP’nin “hükümete 6 aylığına Kanun Hükmünde Kararname (KHK) çıkarma yetkisi veren kanunun iptali” yönündeki istemine bu kez ret oyu verdi. Yüksek Mahkeme’deki kritik oylamada 7 üye iptal yönünde, 7 üye ise iptalin reddi yönünde oy verdi.
Ancak 6 aylık sürede çıkartılan tüm KHK’ların yasal dayanağını oluşturan ve iptali halinde bu kararnamelerin de iptalini gerektiren KHK, Anayasa Mahkemesi’nin yeni Kuruluş Kanunu’ndaki “Üyelerin oylarının eşitliği halinde, başkanın oyu ağırlıklı sayılır” yönündeki düzenleme nedeniyle yürürlükte kaldı.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın KHK’nın iptali isteminin reddi yönünde oy kullanması, KHK’nın iptalini engelledi. Hükümet, bu yetkiyi kullanarak 34 KHK çıkarttı. Böylece 1972 - 1980 arasında çıkan toplam KHK sayısına eşit KHK çıkarılmış oldu.

CHP ile ilgili dosya çıkaracak
Kılıçdaroğlu, eski Genel Başkan Deniz Baykal’a ait kaset soruşturmasında adı geçen örgüte ilişkin bir soru üzerine, “Önümüzdeki günlerde göreceksiniz, özel yetkili savcı, CHP ile ilgili bir dosya çıkaracaktır. İsimsiz ihbar mektuplarını koyacaktır herhalde” dedi. CHP’yi kimin dizayn etmek istediğine ilişkin bir soru üzerine Kılıçdaroğlu, “Ben ne bileyim, bakalım savcı ne diyecek?” dedi.

Uludere için duyumlar var
Kılıçdaroğlu, Uludere’de 34 kaçakçının PKK’lı sanılarak öldürülmesi olayına ilişkin olarak, “İstihbaratı kimin verdiğine ilişkin duyumlarımız var. Herşey oraya bağlandığına göre bunu da Ergenekon’a bağlayabilirler. Bir ülke kendi geleceğini bir başka ülkenin istihbarat örgütüne bırakamaz. Biz bombalayana sesimizi çıkarmıyoruz. Ona görev verilmiş, terörist var denmiş görevini yapmış gelmiş. Sınır ötesi operasyona talimatı siyasi otorite verir” dedi.

Tüzük Kurultayı 3 Mart’ta toplanacak
CHP’de olağanüstü tüzük kurultayının tarihinin 3 Mart olarak belirlendiği ve kurultayın Ankara Atatürk Spor Salonu’nda yapılacağı belirtildi. Kurultayda muhaliflerin tüzük değişiklikleri taleplerinin yanı sıra CHP Genel Merkezi’nin hazırladığı tüzük taslağı da görüşülecek. CHP tüzüğüne göre delegelerin yüzde 51’inin imzasıyla genel başkanın değiştirilmesi amacıyla seçim yapılabiyor. Bu da 625 oya denk düşüyor.