AKP, Alevi iftarında

Ankara’da geçen yıl ilki verilen ve çeşitli tartışmalara da neden olan Alevi iftarının ikincisi, dün akşam düzenlendi. Yemeğe Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da katıldı. Aleviler ile ikinci kez iftarda bir araya gelen Erdoğan, bütün inanç gruplarına aynı mesafede olduklarını kaydetti. Demokratikleşme çabalarına da değinen Erdoğan, “Hamdolsun, Nâzım Hikmet’i Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına kabul etmek de bize nasip oldu” dedi.
AKP’nin Alevi kökenli milletvekili Reha Çamuroğlu’nun mütevelli heyeti üyesi olduğu Abdal Musa Kültürünü Araştırma ve Tanıtma Vakfı’nın iftarı dün Feshane’de düzenlendi. İftara Erdoğan, eşi Emine Erdoğan, Devlet Bakanları Mehmet Sait Yazıcıoğlu, Mehmet Şimşek, İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, AKP Genel Başkan Yardımcısı Abdulkadir Aksu, Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu, Fener Rum Patriği Bartholomeos, İstanbul Valisi Muammer Güler, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Cem Vakfı Genel Başkanı İzzettin Doğan, Dünya Ehli Beyt Vakfı Başkanı Fermani Altun, RTÜK Başkanı Zahid Akman, işadamları ve sanatçıların da aralarında bulunduğu 2 binin üzerinde davetli katıldı. Alevi Bektaşi Federasyonu’ndan ise kimse katılmadı.

Su ve bıçak yok
İftarda, Alevilerin inancı gereği masalara su ve bıçak konulmadı. İzzettin Doğan konuşmasında, Başbakanlık ofisinde Devlet Bakanı Sait Yazıcıoğlu ile Türkiye’deki Alevilerin sayısına ilişkin yaşadığı polemiği anlattı. Kendisinin 25 milyon Alevi’nin yaşadığı iddiasına Yazıcıoğlu’nun ‘8 milyon’ olduğunu söylediğini belirten Doğan, 7-8 milyon da olsa bunun pek çok Avrupa ülkesinin nüfusundan fazla olduğunu vurguladı. “Sayın Başbakan, siz de biliyorsunuz ki bu ülkede herkes yasalar önünde eşit değildir. Vergi verenlerin üçte birini oluşturan Aleviler haklarını alamıyor” diyen Doğan, bu vergilerin sadece Sünni İslam’a gittiğini anlattı.

‘Sevgili canlar..’
Başbakan Erdoğan, kürsüye gelişinde salonun yarısı alkışlarken diğer yarısından hiç ses çıkmadı. “Sevgili canlar” diyen Erdoğan, Gazze’de yaşananların Kerbela’nın bir izdüşümü olduğunu söyledi. Doğan’a da cevap veren Erdoğan, “Hepimiz demokratik, laik, sosyal hukuk devletinde hür ve özgür bir ülkenin vatandaşları olarak yaşayacağız” dedi.