Siyaset Alevi kültürünün içinde büyüdüm

Alevi kültürünün içinde büyüdüm

22.03.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

Ankara’da Nevruz cemi programına katılan Başbakan Yıldırım, Alevi vatandaşlara hitap ederken, “Adımı Alevi komşumuzdan aldım. Aynı sofrada çorbaya birlikte kaşık salladık. Bu kardeşiniz Alevi kültürüne çok yakın ve çok sıcak bir komşudur” dedi

Alevi kültürünün  içinde büyüdüm

Başbakan Binali Yıldırım, Alevi-Sünnilerin birlikte yaşadığı bir köyde doğduğunu ifade ederek, “Benim adımın da çok sevdikleri komşumuzdan geldiğini sizlerle paylaşmak isterim. Biz birbirimizin çocuklarına isim verecek kadar güçlü bağlarla, güçlü bir hukukla birbirimize bağlıyız” dedi. Avrupa’da ırkçılık ve İslamofobinin yükseldiğini kaydeden Yıldırım, “Bu batı medeniyetini zehirlemektedir. Küçük siyasi hesaplar için büyük insanlık değerleri kurban veriliyor” diye konuştu.
Yıldırım, dün Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın himayesinde Dede Garkın Derneği ev sahipliğinde Uluslararası Hacı Bektaş Veli ve Sultan Cem’i buluşması programına katıldı, Nevruz cemini izledi. Yıldırım, konuşmasında anayasa değişikliğine hiç değinmeden şu mesajları verdi:

Haberin Devamı

ZARARI DİNİMİZE: Bizler acıyı bal eylemesini bilmiş, birbirine kenetlenmiş bir milletiz. Hacı Bektaş Veli Hazretleri, Makalat eserinde Alevi-Bektaşi yolunu tarif ederken, ‘yolumuz irfan ve insanlık sevgisi üzerinedir’ diye ifade etmiştir. İslam tasavvufu düşünce geleneğinin merkezinde insan vardır. İslam dini, barış dini, peygamberimiz de barış elçisidir. Adına DEAŞ, IŞİD denen bir terör örgütünden yola çıkarak, hiç kimsenin İslam’ı terörle yan yana getirmesine asla razı olamayız. DEAŞ, Boko Haram, Şebab, PKK, YPG gibi terör örgütleri, sadece terör örgütüdür. İslam’la, dinimizle hiç ama hiç alakası yoktur. Terör örgütleri vasıtasıyla bizleri, mezhep, meşrep hatta etnik kimlik üzerinden ayrıştırmaya çalışan fitne odaklarına karşı çok uyanık olmalıyız.

Haberin Devamı

KÜÇÜK HESAPLAR İÇİN: Biz dünyada huzur, barış istiyoruz. Bütün gayretlerimiz bunun içindir. İslamofobi, Batı medeniyetini zehirlemektedir. Demokrasi, insan hakları yerini; ırkçılık, yabancı düşmanlığı, İslam karşıtlığı almaya başlamıştır. Küçük siyasi hesaplar için büyük insanlık değerleri kurban veriliyor. Bu durum insanlık, batı dünyasının geleceği adına hem üzüntü hem de endişe vericidir.

ADININ NEREDEN GELDİĞİNİ ANLATTI: Biz farklılıklarımızı insanlığın, medeniyetin zenginliği olarak gördük, görüyoruz. Bunun bir örneği de benim. Alevi-Sünni vatandaşlarımızın birlikte yaşadığı köyde doğdum. Benim adımın da çok sevdiğimiz, sevdikleri için adını verdikleri komşumuzdan geldiğini sizlerle paylaşmak isterim. Biz birbirimizin çocuklarına isim verecek kadar güçlü bağlarla, güçlü bir hukukla birbirimize bağlıyız. Aynı sofrada, aynı tastaki çorbaya birlikte kaşık salladık. Düğünlerimizi, sünnetlerimizi birlikte yaptık. Birlikte semaha, birlikte halaya durduk. Acılarımızı, hüzünlerimizi, mutluluklarımızı paylaştık. Bu kardeşiniz Alevi kültürüne çok yakın ve çok sıcak bir komşudur. Bu kültürün içinde büyüdüm. Biz iç içe yaşadık, birlikte yaşadık, bundan sonra da ilelebet birlikte yaşamaya devam edeceğiz. Bin yıldır ne başardıysak hep beraber başardık.

Haberin Devamı

GEÇMİŞTE DOLANARAK: Geçmişle avunarak, ya da her fırsatta geçmişin içinde dolaşarak, bugünü kuramayız. Aramızdaki itilaflar varsa, bunu çözmek bizim en önemli görevimizdir, en önemli sorumluluğumuzdur. Bu topraklarda bizi ancak ayrıştırarak, kavga ederek birbirimizin sevgisini azaltmaya çalışıyorlar. Bizim o hain planlayıcılarından öğreneceğimiz hiçbir şey yoktur. Dün kardeşi kardeşe düşürüp, Hazreti Peygamber’in ashabı arasına nifak sokanları, Ehlibeyt’i Kerbela’da zalimce katledenleri, fitnede başrol oynayanları asla akıldan çıkarmayalım. Çorum’da, Maraş’ta, Malatya’da, Madımak’ta, aynı fitne, aynı zihniyet benzer amaçlarla işbaşındaydı. Olayları beraber okumak, entrikaları birlikte değerlendirmek zorundayız.

Cem izledi

Yıldırım, Dede Garkın Ocağı Dedesi Hüseyin Dedekargınoğlu yönetimindeki nevruz cemini de izledi. Kısa olarak yapılan ceme ilişkin Dedekargınoğlu, “Cem, cemevinde yapılır ama bu kadar devlet erkanı burada olduğu için, ibadet boyutunu anlatmak amacıyla burada yapmak zorunda kaldık” dedi. Programa ABD, Arnavutluk, Almanya, Arjantin, Bulgaristan, Romanya, Yunanistan, Makedonya, İran ve Irak’tan 180 Alevi önderi katıldı.

Haberin Devamı

‘Alevi olsa Sünni olsa ne olur’

Aleviler ve Sünniler, bu cennet vatanda kardeştir. Bize düşen görev, konuşarak meseleleri çözmek. Birbirimizi ötekileştirmeden dinleyeceğiz, anlamak için daha çok çaba harcayacağız. Husumeti değil kardeşliği bu topraklarda daim kılacağız. Birlik lokmasını birlikte yiyeceğiz. Ehlibeyt’e kim hürmet etmezse ne Alevi ne Sünni’dir. Kerbala’da zalimlerce şehit edilen Hz. Hüseyin efendimize, resulu Ekrem efendimize de hürmet etmeyen Alevi olsa ne olur Sünni olsa ne olur?
12 imam, hepimizin değeridir.