Siyaset Bu Bakan ne yapıyor ?

Bu Bakan ne yapıyor ?

29.12.1997 - 00:00 | Son Güncellenme:

Bu Bakan ne yapıyor ?

Bu Bakan ne yapıyor




Haftanın sorusu

Bütçesinin delinmesini önlemiş, memur maaş artışları ile ilgili 47.maddeyi artışsız kurtarmış bir Maliye Bakanı ne yaparsa, Zekeriya Temizel'de onu yapıyor. Uzun bir maratonu göğüslemiş bir atlet gibi, Mardin ANAP milletvekili Süleyman Çelebi'nin göğsünde soluklanıyor.
-----------------------------


Malum yeni vergi yasa tasarısı dört gözle bekleniyor. Kimileri bu tasarının bir reform olduğu görüşünde, kimileri de paketi delmek için elinden gelen muhalefeti yapıyor. Olacak olmayacak, delinecek delinmeyecek, uygulamaya konulacak konulmayacak tartışmaları arasında geçen hafta içinde bir grup parlamenter ortak bir yasa teklifini Meclis Başkanlığı'na sundular. Ercan Karakaş, Gencay Gürün, Bülent Tanla, Yılmaz Karakoyunlu, Fikret Ünlü, Ali Dinçer ve Bülent Akarcalı imzaları ile TBMM Başkanlığı'na sunulan teklif kültür ve sanat etkinliklerine mali katkıda bulunan kişi ve kuruluşların yaptıkları harcamaları gelir vergisinden düşürebilmelerine olanak sağlıyor.
Bütçeden, kültüre ayrılan pay her geçen yıl biraz daha azalırken, milletvekillerinin bu anlamlı çabalarını kutluyoruz.
----------------------------------



Kısa kısa....

*Bütçe maratonunun sonuna yaklaştıkça sinirlerde gerildi. Oturum Başkanı Kamer Genç salonda telefonla konuşan milletvekillerine kızdı ve "yüzüme baka baka konuşuyorlar. İsmini vermiyorum ama sonra fena bozarım. " dedi.

*Bütçenin tümü üzerinde görüşmeler sırasında Başbakan Mesut Yılmaz'ın konuşmasına RP'li Grup Başkan Vekili Temel Karamollaoğlu'nun verdiği yanıt üzerine RP'lilerle ANAP'lılar arasında çıkan tartışmadan sonra salona gelen RP Grup Başkan Vekili Salih Kapusuz arkadaşlarını yerine oturttuktan sonra, "Herkes sessiz bir şekilde otursun yoksa, kolundan tuttuğum gibi kapının dışına çıkartırım. diyerek grubuna hakim olmaya çalıştı.

*Geçen hafta " Salona içkili gelen milletvekili kim?" sorumuza, iddiada bulunan kişi olarak RP Grup Başkan Vekili Salih Kapusuz kaçamak bir cevap verdi. Kapusuz "Tartışma sırasında burnuma içki kokusu gelmişti. Zaten birinin adını vermem de doğru olmaz " diyerek olaya nokta koydu.

*Bütçe görüşmeleri sırasında salonda uyurken kameralara yakalanan Tarım Bakanı Mustafa Taşar, "Güzel şekerleme yapıyordunuz" diyenlere, "Üstelik horlarım bile" açıklamasını getirdi.

-------------------

TBMM Başkanlık Divanı, TBMM'nin " Ağır bir parasal töhmet " altında kaldığını ileri sürerek, halen yapımı süren Genel Kurul salonu için altı kişiden oluşan bir Araştırma Komisyonu kurulmasını karara bağlamışlar. Brova Başkanlık Divanı'na. Cuma günü yapılan Başkanlık Divanı toplantısında üyeler yapılan fazla harcamaları, usulsüzlükleri sıralamışlar ama, tam 13 ay gecikerek. 1996 Ekim ayında tadilatına başlanan Genel Kurul salonunda bir buçuk ay sonra yani Kasım 96'da salondaki sıra ve koltukların sökülmesi için 500 milyar ödendiğine dair basında haberler yeralmıştı. Başkanlık Divanı'nın bügünkü üyelerinden bir çoğu o günde üye idiler. Şimdi millet sormaz mı " Beyler o zaman neredeydiniz? " diye. Ateş olmayan yerden duman tütmez derler ya, duman 1996 Kasım ayında tütmeye başlamış, Başkanlık Divanı'ndan konuyu hemen araştırma veya inceleme tepkisi gelmeyence de, söylenenler doğruysa ateş bacayı sarmış. Bu arada hazırlanan raporlarda henüz belge yok. Yeni kurulan Araştırma Komisyonuna bizim önerimiz öncelikle, şartnamelere baksınlar. şartnameler öyle güzel hazırlanmış ki, örnek vermek gerekiyorsa koltuklar için hazırlanan şartnamede firma adı yazılı değil ama, adamı ister istemez dünyaca ünlü İtalya'daki fabrikaya götürüyor. Hem zaten İtalyan firması Türkiye'ye yabancı değil, BABA'da Çankaya'da o koltukların üzerinde oturuyor.
-------------------------------

Kabine'nin en esprili bakanlarından biridir Metin Gürdere. Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Vakıflar Bankası'ndan sorumlu olan Devlet Bakanı Gürdere, geçtiğimiz günlerde koşar adım kulisten çıkıyordu ki, yolunu gazeteciler kesti.
"Biz de sizinle sohbet etmeye geliyorduk" dediler. "Bir randevum var hemen Bakanlığa gitmem gerek" dedi Gürdere. Misafirinin kimliğini de açıkladı: RP'li Devlet eski Bakanı Mehmet Altınsoy.
Kapatılma davası süren RP'de istifalardan söz edildiği ortamda eskiden ANAP'lı olan Altınsoy'un Gürdere'yi ziyareti haberi gazetecileri heyecanlandırdı. "Hayrola Sayın Bakan, Altınsoy yoksa yuvaya mı dönüyor"
"Yok canım" dedi Gürdere. "Ben eskiden Mehmet Beyin zincircisiydim. Sohbet etmeye geliyor" dedi ve ekledi. "Siz zincirci ne demek biliyor musunuz?"
Bilmediğimizi görünce fıkrayı anlatmadan gidemedi.
"İş isteyen bir vatandaş Bakan'a gelmiş 'aman bir iş" demiş "ne olursa yaparım.' Bakan isteği geri çevirememiş. Düşünmüş, taşınmış ve bozkırın ortasındaki bir şeker fabrikasının müdürüne bir kart yazmış. "Hamili kart yakınımdır, kendisi uygun bir işe alınsın. Emir büyük yerden, ancak zaten küçük olan işletmede uygun iş nereden bulunsun. Otoparkın önündeki zincire memur yapmış seçmeni müdür. Zaten bir tek müdürün arabası gelip gidiyor otoparka. Vatandaş da Müdür geldiğinde zinciri indiriyor.
Birgün müdür otoparka arabasını parkettikten sonra ayrılırken işe aldığı memurun omuzuna atıyor elini ve 'işinden memnunmusun" diye soruyor. Cevap, "Memnunum ama müdür bey bana bir de yardımcı verseniz"
"Ben de Mehmet Beyin zincircisiydim" diyor. Gürdere. 82'de Partiyi yeni kurduğumuzda gelen yok giden yoktu. Mehmet Bey Genel Başkan Yardımcısıydı. Ben de Genel Başkan Yardımcısının yardımcısı. Birbirimizle sohbet ederdik. Anlayacağınız dostluğumuz derindir."
-----------------------------