Siyaset Erdoğan İSEDAK Toplantısı Açılış Töreni’nde konuştu: İnsanlık 5 ülkenin insafına terk edildi

Erdoğan İSEDAK Toplantısı Açılış Töreni’nde konuştu: İnsanlık 5 ülkenin insafına terk edildi

28.11.2019 - 07:50 | Son Güncellenme:

İslam dünyası dahil tüm insanlığın kaderinin, BM Güvenlik Konseyi üyesi 5 ülkenin insafına terk edildiğini dile getiren Erdoğan, BM’nin yapısının değişmesi gerektiği tezini tekrarladı. Erdoğan, Müslümanların da üzerine serilen ölü toprağından kurtulması gerektiğini vurguladı

Erdoğan İSEDAK Toplantısı Açılış Töreni’nde konuştu: İnsanlık 5 ülkenin  insafına terk edildi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İslam dünyasının kendi gücünün farkında olması gerektiğini, İslam dünyası dahil tüm insanlığın kaderinin, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) üyesi 5 ülkenin insafına terk edildiğini belirtti.

Haberin Devamı


İstanbul Kongre Merkezi’nde 35. İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi (İSEDAK) Toplantısı Açılış Töreni’nde konuşan Erdoğan, “Açlık, fakirlik, kuraklık ve gelir adaletsizliğinin en yoğun hissedildiği ülkeler ne yazık ki yine İslam ülkeleridir. Gıda açığı bulunan dünyanın düşük gelirli 54 ülkesinden 28 tanesi İslam İşbirliği Teşkilatı üyesidir. Müslümanlar olarak üzerimize serilen ölü toprağından hala kurtulabilmiş değiliz” tespitinde bulundu.

‘Adaletsiz sistem’

Her fırsatta “Dünya 5’ten büyüktür” tezini dile getiren Erdoğan Birleşmiş Milletler’in yapısını eleştirmeyi sürdürdü. İslam dünyası dahil tüm insanlığın kaderinin 5 ülkenin insafına terk edildiğini dile getiren Erdoğan şöyle devam etti: “İkinci Dünya Savaşı’nın galipleri tarafından inşa edilen bu adaletsiz sistemin ilanihaye devam etmesi mümkün değildir. Uluslararası güvenlik mimarisinin günümüz şartlarına göre yeni baştan düzenlenmesi bir tercih olmaktan çıkmış, zorunluluk halini almıştır. Türkiye olarak her fırsatta ve zeminde dillendirdiğimiz ‘Dünya beşten büyüktür’ çağrımızın gerisinde bu gerçekler vardır. Uluslararası toplum artık bu hakikatle yüzleşmelidir. 5 daimi üye, 15 geçici üye. Bu 15 geçici üyenin içinde bir tane, iki tane, üç tane halkı Müslüman olan ülke yer alıyor diye lütfen kendimizi aldatmayalım. Geçici üyenin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde ne hükmü var? Herhangi bir iradesi var mı? Yok. Her şey bu 5 daimi üyenin, hatta bunların içinde bir tanesinin iki dudakları arasında. Onlar ne derse o. Bunun dışında bir şey yok. Yakın geçmişte Bosna’da, Ruanda’da, Irak’ta, bugün komşumuz Suriye’de, Filistin’de, Myanmar’da yaşanan acılara çare bulamayan bir Birleşmiş Milletler, insanlığın sorunlarına çözüm getiremez. Buradan bir kez daha BMGK yapısının dünya nüfusunun coğrafi ve dini dağılımı göz önünde bulundurularak yeniden belirlenmesi çağrımı tekrarlamak istiyorum.”

Erdoğan İSEDAK Toplantısı Açılış Töreni’nde konuştu: İnsanlık 5 ülkenin  insafına terk edildi



İslam düşmanlığı

Erdoğan, İslam aleminin terörden iç çatışmalara, mezhep taassubundan cehalete kadar pek çok tehditle yüzleştiğini belirterek şunları kaydetti: “Bu sorunlara Batı’da güçlenen İslam düşmanlığı ve yabancı karşıtlığı gibi yenileri de ekleniyor. Özellikle azınlık olarak başka ülkelerde yaşayanlar için inançlarına uygun bir hayat sürmek giderek zorlaşıyor. Neye ve kime hizmet ettiği aşikar olan terör örgütlerinin camileri, okulları, pazar yerlerini kan gölüne çeviriyor.”

‘Müslüman kanı kadar ucuz bir meta yoktur’

“İslam dünyası, suni gündemlerle enerjisini heba eden 1.7 milyarlık muazzam bir kitledir” diyen Erdoğan, sitemlerini şöyle sürdürdü: “Batılı silah tüccarlarının sattığı silahların akıttığı kanların çoğu Müslüman kanıdır. Adında İslam olan taşeron terör örgütlerinin katlettiği insanlar yine ekseriyetle Müslümanlardır. Günümüz dünyasında maalesef Müslüman kanı, Müslümanların canı, Müslümanların hayatı kadar ucuz bir meta yoktur. Varil bombaları altında can veren 1 milyon Suriyeli kardeşimiz, birilerinin gözünde sadece istatistikten ibarettir. Yemen’de açlıktan bir deri bir kemik kalmış çocukların dramları, birkaç ülke ve kuruluş dışında, hiç kimsenin umrunda değildir. Gazze sahilinde top oynarken pervasızca öldürülen o sabi yavruların feryatları, BM Güvenlik Konseyi dahil hiç bir örgüt tarafından duyulmuyor. Elbette bu çifte standartta Güvenlik Konseyi gibi görevi küresel barış ve istikrarı korumakla mükellef kurumların acziyetinin çok büyük payı vardır. Bu yapılar, adaleti ve hakkaniyeti ayakta tutmak yerine, 5 daimi üyenin çıkarına ve keyfine göre kararlar almaktadır. Filistinlilerin hayat, mülk ve çalışma haklarına saygı duymayan İsrail, bölge ile beraber tüm dünyanın geleceğini tehlikeye atıyor. 3 dinin kutsal şehri Kudüs’ü yağmalayarak sadece kendi inançlarının merkezi haline getirmeye çalışanlar, çok büyük bir yanlışın içindedir. Batılı ülkelerin İsrail’i bu derece şımartmaları bilerek veya bilmeyerek gerilimi körüklemekten başka hiçbir işe yaramıyor. Türkiye olarak her türlü platformda Filistinli kardeşlerimizin haklarını ve Kudüs’ün mahremiyetini savunmaya devam etmekte kararlıyız.”

Erdoğan İSEDAK Toplantısı Açılış Töreni’nde konuştu: İnsanlık 5 ülkenin  insafına terk edildi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsedak açılış töreninde Borsa İstanbul Genel Müdürü Hakan Atilla ile sohbet etti.

‘Lafta demokrasiyi kimseye bırakmayanlar üç maymunu oynuyor’

Açlık, fakirlik, kuraklık ve gelir adaletsizliğinin en yoğun hissedildiği ülkelerin ne yazık ki yine İslam ülkeleri olduğunu hatırlatan Erdoğan, gıda açığı bulunan dünyanın düşük gelirli 54 ülkesinden 28’inin İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi olduğunu belirtti. Erdoğan, “İslam ülkeleri olarak dünya nüfusunun yüzde 24’üne sahipken, küresel ticaretin sadece yüzde 9.7’lik kısmını temsil ediyoruz. Yüksek teknoloji ürünlerinin ihracatımızdaki payı, yüzde 4’ü bile bulmuyor. Müslümanlar olarak üzerimize serilen ölü toprağından hala kurtulabilmiş değiliz. Rabbimizin bize bir lütfu olan doğal kaynaklarımız halklarımızı değil, Batı ülkelerini zenginleştiriyor” dedi.

İslam düşmanlığı ve yabancı karşıtlığının Batı toplumlarında adeta bir veba gibi yayıldığını söyleyen Erdoğan açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Hemen her gün Müslümanlara ait ibadethaneler, iş yerleri, sokakta yürüyen Müslüman kadınları hedef alan nefret suçlarına şahit oluyoruz. Lafa gelince demokrasiyi ve insan haklarını kimseye bırakmayanlar, kendi topraklarında Müslümanların ve göçmenlerin taciz edilmesi karşısında üç maymunu oynuyorlar. Bu saldırılara karşı ortak bir tavır sergilenmezse Müslüman diasporayı çok daha karanlık bir gelecek bekliyor. BM’ye, diğer uluslararası ve bölgesel örgütlere 15 Mart’ın, İslamofobiyaya karşı ‘Uluslararası Dayanışma Günü’ olarak kabul edilmesi çağrısında bulunduk.”

Arnavutluk’a destek çağrısı

Arnavutluk’taki deprem haberini aldıktan sonra Arnavutluk Başbakanı Edi Rama ile 2 kez telefon görüşmesi yaptığını aktaran Erdoğan konuya ilişkin şunları söyledi:

“Geçmiş olsun dileklerimizi ilettik. Bugünkü toplantımızı kendileriyle paylaştım. Tabii ciddi manada şehirler harabe halindeydi. Burada bize düşen adeta donörler toplantısının adımlarını atmamız. Zira bütün bu yıkılan binalarla alakalı Arnavutluk’un yanında yer almamız İslam Kalkınma Teşkilatımızın da görevi. Deprem bölgesine Türkiye olarak süratle askeri kargo uçakları, Kızılay ve AFAD ekipleri sevk ettik. Yardım konvoylarımız gitmeye devam ediyor. Daha önce birçok kez büyük depremlere maruz kalmış bir ülke olarak Arnavutluk’un çektiği acıyı çok iyi anlıyoruz. Hepimizin Arnavutluk’un yanında olması gerekiyor. Tüm İslam dünyasını Arnavutluk’a destek olmaya çağırıyorum.”