Siyaset İşkence yine rafa

İşkence yine rafa

20.02.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:

İşkence yine rafa

İşkence yine rafa





Diyarbakır’da 1995’te gözaltına alınan 6 kişiye işkence yaptıkları ve yasal olmadan 31 gün gözaltında tuttukları gerekçesiyle aralarında Terörle Mücadele Şube Müdürü’nün de bulunduğu 18 polis hakkında açılan dava, zama aşımı nedeniyle ortadan kaldırıldı.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) götürülen davada Türkiye, mağdurlar için 150 bin Fransız frankı tazminat ödemeye mahkûm edilmişti. İşkence davası da AİHM’nin talebi üzerine açılmıştı. Mağdurların avukatı Sezgin Tanrıkulu, davanın zamanaşımına uğraması üzerine tekrar AİHM’ye başvuracağını söyledi. "Yekbun" adlı örgüt adına faaliyetlerde bulundukları iddiasıyla 12 Mayıs 1995’te gözaltına alınan Enver Gündüz, Şahabettin Alp, Hanifi Turan, Hüseyin Avcu, Menşure Avcu ve Şirin Ağahatun’a gözaltında işkence ve kötü muamele yapıldığı doktor raporuyla tespit edildi.

Takipsizlik kararı
Avukat Tanrıkulu, Diyarbakır Terörle Mücadele Şubesi eski Müdürü Ramazan Sürücü, Terörle Mücadele Harekâat Dairesi’nde görevli Emniyet Amiri Recep Kaplan, başkomiserler Orhan Çerçi, Mahmut Yılmaz, polisler Haluk Bayram Deniz, Hasan Ocak, Nebih Alpaslan, Kıyasettin Özturan, Mustafa Bölük, Cafer Ongün, Şevki Taşçı, İlhan Kara, Tevfik Işık, Ömer Uslu, İbrahim Uçar, Numan Çakır, Ekrem Korkmaz ve Yusuf Ziya Evran hakkında suç duyurusunda bulundu. Ancak soruşturma takipsizlikle sonuçlandı.
Tanrıkulu, bunun üzerine AİHM’ye başvurdu. AİHM’nin Adalet Bakanlığı’na başvurusu üzerine Diyarbakır Başsavcılığı 2000’de 18 polis hakkında işkence suçundan 7’şer yıl hapis istemiyle dava açtı.
İddianamede, sanık polislerin, gözaltındaki 6 kişiye işkence yaptıkları, ifadeleri baskıya dayalı imzalattıkları, mağdurları ek gözaltı süresi alınmadan 31 gün gözaltında tuttukları, Alp’in işkence sonucu hastaneye kaldırıldığı ve burada işkence gördüğüne dair doktor raporu verildiği, Alp’in cinsel organı ve testislerinde hasar olduğu belirtildi.

Devlet için çalışmışlar
Tayinleri başka illere çıktığı için ifadelerini talimatla veren sanık polisler, suçlamaları reddederek, "devletin çıkarları için çalıştıklarını" söyledi.
Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi, 31 Aralık 2002 itibariyle davanın zamanaşımı süresinin dolduğunu belirterek, dosyanın ortadan kaldırılmasına oybirliğiyle karar verdi.
Tanrıkulu, AİHM’ye başvurunun iç hukuka somut etkisinin bu davayla ortaya çıktığını vurgulayarak, "Adil yargılama ilkesinin ihlal edilmesi nedeniyle yeniden AİHM’ye başvuracağız" dedi.