Siyaset Meclis'i şekerci dize getirdi

Meclis'i şekerci dize getirdi

10.05.2000 - 00:00 | Son Güncellenme:

Meclis'i şekerci dize getirdi

Meclisi şekerci dize getirdi


İşadamı Ali Galip Irmak, Meclis aleyhine açtığı davayı kazandı. Galip, alacağı 196 milyar lirayla okul ve sağlık ocağı yaptıracak


       İzmir'de yedi yıl önce dönemin TBMM Başkanvekili Yılmaz Hocaoğlu ve işadamı Yafes Öztürk'ün yaşamını kaybettiği kazada ağır yaralanan ünlü şekerci Ali Galip Irmak, hukuk savaşını kazandı.
       Hocaoğlu, Güzelyalı'daki Mustafa Kemal Sahil Bulvarı'nda, TBMM'ye ait 0002 plakalı otomobille kaza yaptı. Kaldırıma çıkan otomobilde Hocaoğlu ile Öztürk ölürken, Irmak ağır yaralı olarak kurtuldu. Üç ay komada, 20 ay bitkisel hayatta kalan ve yüzde 80 işgücü kaybına uğrayan Irmak, olaydan dört yıl sonra 500 milyar maddi, 2 trilyon 500 milyar lira manevi tazminat istemiyle TBMM'ye ihtarname gönderdi. Yanıt gelmemesi üzerine Irmak, "fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak" kaydıyla 150 milyar lira manevi, 10 milyon lira maddi tazminat istemiyle dava açtı.
       İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki dava, geçen yıl sonuçlandı. Mahkeme, "91 milyar 688 milyon lira maddi tazminatı hakkı olduğu" yolundaki bilirkişi raporunu dikkate alarak Irmak'a 5 milyar lira manevi, 5 milyon lira maddi tazminat verilmesine karar verdi.

Hayır işlerine harcayacak

       TBMM'den parayı tahsil eden Irmak, yaklaşık iki ay önce "fazlaya ilişkin hakkı" olan, faiziyle birlikte 196 milyar lirayı bulan tazminatı tahsil etmek için TBMM aleyhine icra takibi başlattı. TBMM İdare Amirliği, İzmir 12. İcra Müdürlüğü'ne başvurarak, "haksız menfaat teminine yöneliktir" diyerek takibi durdurdu. Bunun üzerine Irmak, itirazın iptali için mahkemeye başvurdu. Dava önümüzdeki günlerde İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülmeye başlanacak.
       Kazandığı tazminatı hayır işlerine harcamayı planladığını söyleyen Irmak, "Kazadan sonra yaşamam mucize olarak görüldü. Zamanında boks yaptığım için kalbim diğer insanların iki katı büyüklüğündeymiş, yaşamamı bu sağladı. Hala tedavi oluyorum. Haklıyım, haklı olduğumu kanıtladım. Hiçbir zaman umutsuzluğa düşmedim. Parayı alacağım, okul, sağlık ocağı yaptıracağım. Buca'da yapılan kız yurdunu döşeyip, bir katına Yılmaz'ın, bir katına Yasef'in, bir katına da kendi ismimi vereceğim" diye konuştu.