Siyaset MHP’nin oyunu seçim havası belirleyecek

MHP’nin oyunu seçim havası belirleyecek

25.10.2010 - 00:21 | Son Güncellenme:

Referandumdan çıkıp seçime doğru yol alan MHP teşkilatlarını dolaşıp, “kampanyada en zorlandıkları noktalar” sorulduğunda, partiyi “rahat” bir seçim sürecinin beklemediği hemen anlaşılıyor

MHP’nin oyunu seçim havası belirleyecek

“Ben bu çiftçiyi anlamıyorum. Ürününün ederi azalmış. Geliri düşmüş. Hâlâ ‘AKP giderse ne olur?’ diyor. ‘Bunlar müslüman’ diyor.” MHP Samsun İl Başkanı Abdullah Karapıçak , AKP’nin ‘kriz gelir’ üzerinden yürüttüğü kampanyaya dikkat çekiyor. MHP Aydın İl Başkanı Hasan Muti de; “Biz en çok ‘sizi de denedik’ cevabı karşısında zorlanıyoruz. Şartlar bambaşka ama anlatamıyorsun” diyor.
MHP İstanbul İl Başkanı İhsan Barutçu, Bahçeli sonrası büyük mesafe kaydedilmiş olmasına rağmen, büyük şehirlerde hala “imaj” sıkıntısı çektiklerini anlatıyor; “Hâlâ bizi marjinal şeylerle ilişkilendirenler oluyor. Çoğu tanımamaktan. Temas ettikçe bu değişiyor”. MHP Ordu İl Başkanı Hamza Aldeniz de, “Parti merkeze kaydıkça” bu sorunların biteceği görüşünde.

Eşitsizlik
“Hükümetin devlet imkanlarını kullanması büyük bir etkinlik ve güç algısına neden oluyor. Ayrıca eşitsiz bir siyasi mücadele zemini yaratıyor”, diyen MHP İzmir İl Başkanı Musavat Dervişoğlu’nu Kars İl Başkanı Oktay Aktaş tamamlıyor; “Kampanyalarda maddi imkanlar bakımından zorlanıyoruz”. Denizli İl Başkanı Zafer Kaplan ise yerel imkanlarla kumanya dağıtmak gibi faaliyetlere girmek gerektiği inancında.
Manisa İl Başkanı Uğur Üncü, iktidarda oldukları bazı yerel yönetimlerin kendilerini sıkıntıya soktuğunu anlatıyor. Trabzon il Başkanı Nihat Birinci ise, CHP ile aynı şeyleri savunuyor gibi gösterildikleri için, seçmenin kafasının bulandırıldığı inancında. Erzurum İl Başkanı Zekai Kaya cemaatlerden, Ordu İl Başkanı Hamza Aldeniz ise, iletişim eksikliğinden ve partinin medyası olmamasından şikâyetçi.
MHP teşkilatları, elbette bazı noktalarda da ciddi avantajları olduğu inancında. Bunların en başında, ideolojik bir kadro hareketi olmaları yer alıyor. En deneyimli parti ve kadro olduklarını de ekliyorlar. Ancak, avantaj olarak ortaya konulan pek çok şey seçim konjonktürüyle yakından ilgili.

Konjonktür belası
1999 yılında beklenmedik bir seçim zaferi kazandığında, siyasi konjonktür MHP’nin çok lehineydi. 80 sonrasının iki büyük sağ partisi ANAP ve DYP ciddi bir iktidar yorgunluğu ile maluldü. Refah Partisi’nin artçısı Fazilet Partisi’nin istikbali seçmen nezdinde çok parlak görünmüyordu. Özetle söylenirse, “gidenler” görülmüştü. Bu tabloda, “yeni ve denenmemiş”, teşkilatları canlı ve iktidara hevesli bir seçenek olarak MHP öne çıktı. Sağ seçmen MHP’yi birinci partisi yaptı.
Konjonktür çok çabuk döndü. DSP – MHP - ANAP Koalisyonu ilk yılında deprem, ikinci yılında “AB ve idam tartışması”, üçüncü yılında ekonomik kriz darbelerini aldı. Erken seçimde MHP, bu dönemin “gidenleri” içinde kaldı. Sağ seçmen, “yeni seçenek” olarak bu sefer AKP’yi işaret etti. AKP geçen sekiz yılda elverişli konjonktürün yanısıra, “başörtüsü”, “cumhurbaşkanlığı seçimi” ve “anayasa referandumu” gibi sağ seçmeni blok davranmaya iten kutuplaşma imkanları elde etti. Ve AKP, sağ seçmen tarafından “yenilmiş” algılanmıyor.
MHP, asıl gövdesi sağda olan ideolojk bir parti olarak, yine konjonktüre fazlasıyla bağımlı. Asıl olarak “gidene” bakıp “yeni alternatif “ arayan sağ seçmene, AKP’nin devrinin bittiğini anlatması gerek. Bu da elbette konjonktürün yardımına bağlı.

Seçim gündemi
Bugünlerde seçimin ana malzemesi olmaya aday, ‘başörtüsü meselesi’ yeniden gündem haline geldi. YÖK kararı, peşinden başlayan tartışmalar, Cumhurbaşkanlığı Resepsiyonu ve son olarak Yargıtay Başsavcısı’nın açıklamaları gündemi AKP açısından iyice olgunlaştırmış görünüyor.
Bu konunun seçime kadar taşınmasının olası sonuçlarını çok iyi bilen MHP de, inisiyatif alma gayretinde. 21 Eylül günü MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yazılı bir açıklama yaparak, “MHP, 2008 yılında AKP’ye yapılan mutabakatının tüm unsurlarına bağlı kalmaya devam etmektedir” dedi. 2008’de AKP ve MHP oylarıyla çıkan ama Anayasa Mahkemesi tarafından bozulan düzenleme ile okullarda türban yasağı kaldırılıyordu.
Kürt açılımı, PKK ateşkesi, İmralı ve benzeri gündem başlıklarının seçime hangi yoğunlukta ve biçimde taşınacağı da MHP’nin olası seçim sonuçlarını doğrudan ilgilendiriyor. MHP’yi etkileyecek bir başka konjonktürel mesele de, CHP’nin ve Kılıçdaroğlu’nun hem başörtüsü, hem de “açılım” meselesinde alacağı tavır. Sonuç olarak, MHP’nin 2011 seçiminde alacağı sonuç konjonktüre her zamankinden daha bağımlı. Ancak, MHP’nin bu konjonktürü etkileme imkanları daha sınırlı.

Haberin Devamı

MHP’nin oyunu seçim havası belirleyecek

GENEL MERKEZ KONUŞUYOR
Cihan Paçacı MHP Genel Sekreteri:
Bizim hedefimiz kendisini sağ seçmen olarak niteleyen herkesin oyunu almak ve Genel Başkan’ımızın da ifade ettiği bir çatı oluşturmak istiyoruz. Geçmişte ANAP, DYP ve BBP’ye oy vermiş bütün seçmenin toplanma adresinin MHP olması için uğraşacağız. Eğer bunu başarırsak, bu aynı zamanda AKP iktidarının da sonu demektir. Seçim stratejimizi de bu yönde geliştiriyoruz.

Bülent Didinmez MHP Genel Başkan Yardımcısı
Hareketin geçmişinden bugüne kadar MHP’ye katkı sağlayan sağlayacak tüm arkadaşlarımızla elimizden geleni yapacağız. Sandık kurullarına sahip olacak, üzüm salkımı gibi teşkilat şemasıyla hedefe doğru ilerleyeceğiz. “Lideriyle teşkilat arasında farklılık var” iddiaları, bizi birbirimize daha da kenetlemiştir. Referandumun yarattığı moral sıkıntı aşıldı, şimdi şevk ve heyecan arttı.

Haberin Devamı

Mehmet Ekici MHP Genel Başkan Yardımcısı
MHP güçlü olduğu bölgelerde gücünü daha yükseğe çekecek. Zayıfladığı bölge varsa veya gücünü minimal tuttuğu bölge varsa arttıracak. Özellikle Doğu ve Güneydoğu’da ciddi bir varlık ortaya koyacak. Hedefimiz asla “falan bölgeyi kurtaralım ya da burada bir kale oluşturalım, savunma hattı oluşturalım” değil. MHP için savunulması gereken coğrafya, Anadolu coğrafyasının tamamıdır.

Tuğrul Türkeş MHP MYK Üyesi
Eksik kaldığımız yer, kadın ve gençlik oyları. MHP, şimdiye kadar erkeklerden aldığı oy kadar kadınlardan da alsa iktidardı zaten. Sadece çiçek buketi gibi vitrine bir kaç kişi koymaktan söz etmiyoruz. Siyasete katkı verecek gençleri ve elbette hanımları çalışmalarımıza katmalıyız. Ayrıca, kadın ve genç seçmeni size destek verecek hale getirecek siyasetimizi de onlara ulaştıracağız.

Atilla Kaya MHP MYK Üyesi
Benim teşkilatçılık anlamında bildiğim bir şey var. Oturarak bir şey olmuyor. Alanda olacaksın. Teşkilat, vatandaşla sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte olacak. Bulunduğu yerlerde öne çıkan toplumsal taleplere sahip çıkan, onları dile getiren, halkın sorunlarına tercüman olan, onları siyasetin gündemine getiren mobil bir teşkilat olacak.

Haberin Devamı

MHP’nin oyunu seçim havası belirleyecek

FARUK BAL
MHP Genel Başkan Yardımcısı
Partimiz seçime bilimsel yöntemle hazırlanıyor

AKP gerçek gündemle yüzleşmemek için sanal kriz ortamında Türkiye’yi gerecek. Başörtüsü meselesi ve yeni anayasayı kutuplaşma için kullanacaktır. Bu kutuplaşma sayesinde hem yolsuzlukların hem yarattığı fakirliğin ve ekonomik çöküşün hesabını vermekten kurtulmaya çalışacaktır. MHP buradan hareketle, sanal krizleri önleyerek AKP’yi mindere çekmeye, minderde tutmaya çalışacak. Eğer seçmene adil bir şekilde MHP’nin görüşleri yansıtılırsa hiçbir sıkıntımız yok.

ARGE Türkiye'de ilk
milliyetçi bir partidir, milletinin hayrına çözüm önerileri tüm vatandaşlarımız tarafından kabul edilecek ehliyet ve liyakattadır. Biz bunları politika haline getiriyoruz . MHP’nin diğer partilerden önemli farkı, bilimsel yöntemlerle Türkiye’nin sorunlarına çözüm arayan Ar-Ge Teşkilatı. Türkiye’de bir ilktir. Bu kapsam içerisinde 17 komisyon çalışmalarını tamamladı, raporlarını hazırlayıp getirdi. Enerjiden yargı sistemine, dış politikaya kadar birçok rapor hazırlandı. Bu raporlar kısa bir süre içerisinde seçime yönelik projeler haline dönüştürülecek.
İlk olarak genel söylemler üretilecek. İkinci olarak büyük şehirler ve orta boy illerin sorunlarının çözümü için alt çözümler üretilecek. Bölgesel sorunlar da elbette unutulmayacak. AKP’nin sanal kriz yaratmasını engelleyerek Türkiye’nin sorunlarına yönelik çözümlerini tanıtabilmek için süreci erken başlatıyoruz.
Her teşkilatımıza her sandığa dört görevli hazırlanması talimatı veriyoruz. Bir sandık görevlisi, bir yedek, iki müşahid. Bunlar sandık hilelerine karşı eğitilecek. Bu arkadaşlarımız en küçük seçim alanında faaliyet gösterecek. Hem seçim faaliyeti hem de propaganda yapacaklar. Moral motivasyonu da Genel Başkan’ın “tek başına iktidar için tam yol ileri” söyleminde buluyoruz.

Haberin Devamı

PROF. DR. KEMAL GÖRMEZ
Gazi Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölüm Başkanı
MHP Ulusalcılıkla arasını iyice açmak zorunda

AKP - CHP kutuplaşması bu şekilde sürerse MHP tercihleri AKP’ye kayar. Türkiye’de insanlar özellikle genel seçimlerde oy verirken “benim ideolojime yakın benim partim” diye oy vermiyor. İktidar olacak iki partiden birini seçmeye yöneliyor. Merkez sağda hatta kısmen merkez de dahil, milliyetçi muhafazakar olan ana taban, sağın marjinal olmayan en büyük partisine gidiyor. Seçmen geçinmenin yolunu devleti ele geçiren partide gördüğü için de onun yanında yer alıyor.

MHP sağ dilden uzaklaştı
AKP merkez sağın diliyle konuştu. MHP ise son zamanlarda bu yüzde 70’in dilinden uzaklaştı. Aslında Türkiye’de siyasal kültür değerleri çok değişmedi. Oy almak istiyorsanız seçmenin kültürel değerlerini siyasetten beklentilerini doğru algılamanız lazım. AKP söylem düzeyinde bu beklentileri karşılıyor ama icraat düzeyinde hayli uzaklaşmış durumda. Üstelik son iki üç senedir siyasette dar grupçu davranıyor. Özellikle atamalarda, icraatlarda ve akçalı işlerde. Sıkıntısı da burada başlayabilir...
MHP eğer kalıcı olmak istiyorsa Türkiye’nin genel kültür değerlerine uygun politika üretmek zorundadır. İnsanların kendi dillerine, mikro düzeydeki milliyetçiliklere saygı duyacak, buralarla pek uğraşmayacak. Vatandaşın istediği, Türkiye’nin birliği bütünlüğü, insanların insanca yaşamasının gerektirdiği bir barış ortamı. Türk toplumu kavga istemiyor, kavga etmiyor. AKP’nin seçmen nezdinde zayıfladığı icraat alanını öne çıkartmalı.
MHP, ulusalcılık ile milliyetçiliği ayırdığı zaman başarılı oldu. Yerel seçimlerde “Ankara Büyükşehir”de biz bunu yaşadık. MHP hayatında ilk kez bir büyükşehirde, Ankara’da yüzde 27 oy aldı. Bugüne kadar başkentte yüzde 5’in üstüne çıkamamıştı. MHP, kendisini Avrasyacı gruptan ayırdığı için başarılı olduğunu unutur ve yeniden bu yola girerse kimse ona inanmaz başarılı da olamaz. Kendi geçmişte söylediklerini inkar eder.

Haberin Devamı

YARIN- MHP dışarıdan nasıl görünüyor?
Ve SONUÇ