Siyaset Yılmaz'a rağmen gelmediler

Yılmaz'a rağmen gelmediler

25.07.1997 - 00:00 | Son Güncellenme:

Yılmaz'a rağmen gelmediler

Yılmaza rağmen gelmediler

Başbakan Yılmaz'ın talimatına rağmen Göktepe Davası'nda sanık beş polis mahkemeye getirilmedi. Dört polis için daha tutuklama kararı çıkan duruşma sonrasında, gazeteciler Zafer Anıtı'na dev bir kalem bıraktı

GAZETECİ Metin Göktepe'yi gözaltında döverek öldürdükleri gerekçesiyle haklarında gıyabi tutuklama kararı bulunan beş polis memuru, Başbakan Mesut Yılmaz'ın talimatına rağmen dün de mahkemeye getirilemezken, 48 sanık polisten dördü için daha gıyabi tutuklama kararı çıkarıldı.
Afyon'da dün görülen duruşma basından sansürün kaldırılışının 89. yıldönümü nedeniyle gazeteci, sanatçı ve insan hakları savunucularının akınına uğradı. Zafer Anıtı'nın önünde saat 09.30'da bir araya gelen topluluk, köpükten yapılmış, üzerinde Metin Göktepe'nin adının yer aldığı dev bir kalem taşıdı. Besteci Şanar Yurdatapan, Yazar Erol Toy, sinema oyuncusu Fikret Kuşkan, CHP milletvekilleri Sabri Ergül, Haydar Oymak, Yılmaz Ateş, Emeğin Partisi (EMEP) Genel Başkanı Levent Tüzel, ÖDP Genel Başkanı Ufuk Uras, Sevim Belli, Bilgesu Erenus, Sennur Sezer, Adnan Özyalçıner, Sırrı Sakık, Avukat Eşber Yağmurdereli, İstanbul Baro Başkanı Yücel Sayman ve eski milletvekili Salman Kaya'nın da katıldığı toplantıda Sinema oyuncusu Halil Ergün, Gazeteci Yalçın Bayer ve Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Genel Başkanı İsmet Demirdöğen birer konuşma yaptı. Basın özgürlüğünün demokrasi mücadelesinin bir parçası olduğunu belirten Ergün, "Düşünce özgürlüğü insan haklarıyla bir bütündür" dedi. Konuşmaların ardından Yazar Bilgesu Erenus mini bir konser verdi.
Daha sonra adliyeye gelen topluluğu, iki bini aşkın kişi sloganlarla karşıladı. ÖDP, EMEP, HADEP, CHP, Barış Partisi ve DBP gibi parti, ÇGD ve Ekonomi Muhabirleri Derneği gibi gazeteci kuruluşlarıyla çeşitli sendikaların bulunduğu grup, "İnadına hepimiz birer Metin'iz", "Metinler ölmez, özgür basın susmaz", "Metinler burada katiller nerede", "Göstermelik af değil basına özgürlük" sloganları attı.
Duruşma nedeniyle geniş güvenlik önlemleri alan Afyon polisi, Denizli, Isparta ve Burdur'dan takviye edildi.

Afyon Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, Mahkeme Başkanı Kamil Şerif'in yıllık izinde olması nedeniyle Hukuk Hakimi Nilgün Uçar başkanlık yaptı. 50'yi aşkın avukatın katıldığı duruşmada salonun darlığı nedeniyle büyük bir sıkışıklık yaşandı.
Göktepe'nin kız kardeşi Meryem Göktepe'nin söz talebi, Başkan Uçar tarafından "Şu aşamada ortalığı karıştırmaya gerek yok" diye geri çevrilince, Anne Fadime Göktepe, "Evlattır evlattır. Oğlum gazeteciydi, gazetecileri teker teker öldürdünüz. Metin'in tek bir kaleminden korktunuz. Çete değildi, mafya değildi" diye tepki gösterdi. Meryem Göktepe haklarında tutuklama kararı bulunan sanık polislerin yakalanmasını isteyen talebini mahkeme heyetine yazılı olarak sundu. "Katillerin dışarıya çıkmaya yüzü yok. Katiller hala devlet parası alıyor" diyen Fadime Göktepe'nin, üzerinde oğlunun adının yazılı olduğu dev kalemi öpmesi salondakilere duygulu anlar yaşattı.
Mahkeme Başkanı Uçar, müdahil avukatları dinledikten sonra iddia makamının görüşleri doğrultusunda Burhan Koç, Fedai Korkmaz, Murat Polat ve Metin Kürşat adlı polisler hakkında gıyabi tutuklama kararı verdi. Dört sanığın, haklarında gıyabi tutuklama kararı bulunan Seydi Battal Köse, Saffet Hızarcı, Selçuk Bayraktaroğlu, İlhan Sarıoğlu ve Şuayip Mutluer'le birlikte yakalanıp mahkemeye getirilmeleri için Emniyet Genel Müdürlüğü'ne yazı gönderilmesi kararlaştırıldı.
Sanıklardan Tuncay Uzun'la Fikret Kayacan'ın da duruşmaları takip etmesi için cumhuriyet başsavcılığı aracılığıyla bildirimde bulunulmasına, çağrıya uymamaları durumunda da tutuklanacaklarının kendilerine bildirilmesine karar veren mahkeme, davayı 21 Ağustos'a ertelendi.

EMEP Genel Başkanı Tüzel, sanık polislerin duruşmaya getirilmemesi üzerine kalabalığa, "Biz binler olarak buradayız, ama Metin'in katilleri yok. Onlar adalete hesap verinceye, gerçek sorumlular cezalandırılıncaya kadar bu haklı arayışımız devam edecek" diye seslendi.
ÖDP Genel Başkanı Uras da, bu tip davalarda sonuç almanın kitlesel olarak takip edilmesi durumunda mümkün olacağını belirterek "Susurluk davasında da benzer bir tutum almamız gerekiyor" diye konuştu.