Siyaset Süreç yine karışacak

Süreç yine karışacak

20.06.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

Muhalif kanadın gerçekleştirdiği olağanüstü tüzük kongresiyle bir aşama daha geride kaldı

Süreç yine karışacak

Muhalif kanadın gerçekleştirdiği olağanüstü tüzük kongresiyle bir aşama daha geride kaldı. Ancak muhalif kanatta yaşananlar ve genel merkez kanadındaki kongre kararının iptaline ilişkin strateji arap saçına dönen süreci daha da karmaşık hale getirecek.

Muhalif adaylar arasındaki “güven bunalımı” yanyana oturdukları kongre salonunda yüzlerine yansıyan ifadeler ve kurulan diyaloglarla gün gibi açığa çıktı.

Akşener ve diğer adaylar şeklindeki bölünme tüzük değişikliği çalışmalarında da kendini gösterdi. Akşener’in bu konuda diğer adaylara göre daha detaylı ve alternatifli çalışmalar yaptığı görüldü. 10 Temmuz yerine 9 Temmuz tarihi üzerinde duran ve bu yönde önerge taslağı dahi hazırlayan Akşener, kongre sırasındaki dengeleri gözeterek taktik adımlarını tek tek uygulamaya soktu. Gündemde konuşma maddesi yokken konuşma ısrarında bulunan Akşener, bu ısrarından vazgeçmesi karşılığında aldığı Divan Başkanlığı’yla, kurultay salonunda hakimiyetini tüm çıplaklığı ile ortaya koydu. 9 Temmuz’dan vazgeçip 10 Temmuz tarihini seçimli kurultay için benimseyerek, diğer adayların sonradan öğrendiği detaylı tüzük değişikliklerine itiraz edilmesinin önünü kesti. Akşener, bunanla da yetinmedi, tüzük değişikliği önergelerinde diğer adayların bir gece önce “birlikte hazırlayalım” çağrısını dikkate almayarak “tek başıma varım” dedi.

Genel Merkez’e darbe niteliğindeki 13 ayrı değişiklikten haberleri olmadıklarını açıklayan diğer adayların, salonda bu önergeler görüşülürken neden direnç göstermediklerine getirdikleri “birlik bozulmasın istedik” izahı da ikna edici değil. 13 değişikliğin “oy birliği” ile kabul edilmesi Akşener dışındaki muhaliflerin kendi delegeleri üzerinde mutlak hakimiyeti konusunda soru işaretleri oluşturdu. Tüzük kurultayındaki tabloya bakıldığında, 10 Temmuz’da MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin karşısında en dişli muhalif Akşener olacak gibi. Diğer adayların yaptığı “güç birliğinin” ne sonuç vereceğini ise kongre günü birlikte göreceğiz.

Merkez karşı duracak

Kongrede Bahçeli’nin tüm yetkilerini tırpanlayan tüzük değişikliği kararlarının Genel Merkez tarafından kabul edilmeyeceği çok açık. Ancak bunun hangi gerekçelere dayanacağı ve zaten arap saçına dönen kongre sürecini daha ne kadar karıştıracağı ise merak konusu. Genel Merkez daha şimdiden yedi ciddi gerekçe bulmuş tüzük değişikliklerinin iptali için.
Şu gerçek ki, kurultaydan çıkan bu tüzük değişikliği kararlarıyla 10 Temmuz’un hayata geçmesine karşı duracak olan genel merkez, yürürlükteki tüzük hükümleriyle seçimli kurultayı gerçekleştirmeye gayret edecek. Hem genel merkez hem muhalif kanat haklılıkların sağlam temellere dayandırmak için stratejik taktik çalışmalarını son ana kadar sürdürecek.