The Others İstanbul'da 211 ölü

İstanbul'da 211 ölü

18.08.1999 - 00:00 | Son Güncellenme:

İstanbul'da 211 ölü

İstanbulda 211 ölü


       İstanbul'u geceyarısı yakalayan depremin bilançosu, zaman geçtikçe kabarıyor. Dün akşam itibarıyla itibarıyla Kriz Merkezi'nden yapılan açıklamada, ölü sayısının 211, yaralı sayısının 2 bin 357'ye ulaştığı bildirildi. Bu sayının, enkaz ve kurtarma çalışmaları ilerledikçe artacağı kaydedildi.
       İstanbul'un son yıllarda yaşadığı en şiddetli deprem, en çok Avcılar'ı vururken, Bağcılar, Küçükçekmece, Gaziosmanpaşa, Bayrampaşa, Silivri, Sefaköy, Sultanbeyli, Tuzla ve Kartal ilçelerinde de etkili oldu. SSK ve devlet hastaneleriyle, özel hastaneler, yaralılarla dolup, taştı. Deprem şoku tüm İstanbul'a yayılırken, artçı depremlerden korkan vatandaşlar, çareyi sokakta gecelemekte buldu.
       Yetkililerin, artçı depremlerinin sürebileciğini açıklamasıyla, birçok İstanbullu, önümüzdeki birkaç günü parklarda ve sokaklarda geçirmeye hazırlanıyor. Yetkililer, 6.7 şiddetindeki depremden sonra iki yüzü aşkın artçı deprem yaşandığını açıkladılar.

Zamana karşı yarış

       Gece gelen depremin ardından dün kurtarma ve enkaz çalışmaları hız kazındı. İtfaiye, jandarma, sivil savunma, emniyet ve gönüllü kurtarma ekipleri, enkaz altında canlı kalanları kurtarmak için seferber oldular. Vatandaşların da destek verdiği çalışmalarda, çok sayıda yaralı kurtarılarak, tedavi altına alındı.
       Deprem bölgesinde enerji hatlarının tahribata uğraması nedeniyle elektrikler tamamen kesildi, diğer bölgelerde kesinti uygulandı. Telefon hatlarının büyük çapta hasar görmesi nedeniyle bölgedeki haberleşme tümüyle aksarken, endişe ile yakınlarını aramaya çalışan vatandaşlar da cep telefonlarının kilitlenmesine yol açtı. Bazı yollar ise, enkaz ve yoğun araç akımı nedeniyle trafiğe kapandı. İstanbul ile İzmit arasındaki E - 5 Karayolu'nda, yıkılan binaların enkaz kaldırma çalışmaları nedeniyle ulaşım büyük ölçüde aksadı.

Kriz merkezi

       İstanbul'da deprem sonrası İl Özel İdare Binası'nda oluşturulan Kriz Merkezi, bir taraftan kurtarma çalışmalarını organize ederken, diğer taraftan zarar görenlerin sayısını belirlemeye çalıştı. İstanbul'da 30'u devlet, 20'si de özel hastane olmak üzere tüm hastaneler tam kapasiteyle çalışırken, çalışmalar yaklaşık 18 bin sağlık personeliyle sürdürüldü. Özellikle İzmit, Gebze gibi çevre illerden getirilen yaralılar için de Kartal Devlet Hastanesi'yle, Haydarpaşa Numune Hastanesi'nin hazır tutuldu. Yetkililer, artan kan ihtiyacı nedeniyle, kan vermek isteyen vatandaşların da en yakın hastanelere başvurmaları konusunda sürekli çağrıda bulundu. Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı tünel, tramvay seferleri yapılamadı, İETT seferleri ise aksadı. Bir çok işyerinde ise işbaşı yapılamadı. Bu arada, THY'de saat 14.30'dan itibaren milletvekilleri ve İstanbul'da yakınları bulunanlar için ek sefer koydu.

Gürtuna :Bu bir cinayet

       Arife Avcu İstanbul
       İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna, İstanbul'da yeni yapılacak inşaatlarda depreme dayanıklılığın tespiti için "Zemin İnceleme Etüdü" yaptırma koşulu getireceklerini kaydetti.
       Uyumaya hazırlandığı sırada depremi hissettiğini anlatan Gürtuna, sarsıntının büyüklüğü karşısında İstanbul'daki gökdelenler ve binaların tümünün yıkılacağını düşünüp dehşete kapıldığını anlattı. Çok fazla binanın yıkılmamasından teselli bulduğunu da kaydeden Gürtuna, yıkılan binalarda malzeme eksikliği bulunduğunu söyledi.
       Vatandaşlardan uzmanların tehlike geçti açıklaması olmadan evlerine dönmemelerini isteyen Gürtuna şunları söyledi:
       "Demiri az, çimentosu az. Sanki bir katlı bina yapar gibi, sekiz, on katlı bina yapılıyor. Bu bence cinayettir. Bu yapılan hırsızlığın neticesinde onlarca insanın hayatı gidiyor, yuvası yıkılıyor. Statik hesaplarda, ilim ve fen neyi gerektiriyorsa, müteahhitlerin bundan kaçmaması gerekir. Bunlar soruşturulacak."
       Gürtuna, konutlarda "gaz birikme ihtimali"ne karşılık binalara girerken ateş yakmamaları gerektiğini hatırlatarak, çürük ve gaz kokusuna karşı duyarlı olmalarını istedi.
       Gürtuna, İstanbul'un depremden ciddi şekilde etkilendiğini, belediyenin depreme hazırlıklı olduğunu, panik ve bocalamaya yaşamadan daha önce oluşturulan kriz merkezlerinin saat 04.00'ten itibaren çalışmaya başladığını söyledi.

İTÜ, inceleme heyeti oluşturdu

       İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) tarafından, depreme neden olan faylanma ve yer değiştirmenin belirlenmesi, oluşan yapısal hasarın dağılımıyla neden ve sonuçlarını incelemek amacıyla bilim adamlarından oluşturulan iki ayrı heyet, çalışmalarına başladı.
       İTÜ'den yapılan açıklamada, Genel Jeoloji ve Jeofizik bölümlerinden oluşturulan birinci heyetin Adapazarı ve İzmit'e giderek depremi yerbilimsel açıdan inceleyeceği ve zaman içindeki gelişimini araştıracağı belirtildi.
       Açıklamada, İTÜ İnşaat Fakültesi bünyesinde oluşturulan ikinci heyetin ise depremin mühendislik özelliklerini, meydana gelen yapısal hasarların türünü ve dağılımını tespit edeceği vurgulandı.
       İTÜ yetkililerinin yaptıkları ilk belirlemelere göre depremin, sismik aktivitenin en yüksek olduğu Kuzey Anadolu Fay Hattı'nda meydana geldiği belirtildi. İlk verilere göre, İstanbul'da anakaya üzerine oturtulan yapılarda
       hasar görülmezken, buna karşılık Haliç'in batısında yer alan Miyosen killerine oturtulan binalarda hasarın fazla olduğu kaydedildi.
       Açıklamada, depremin merkezine yakın ve İzmit Grabeni içindeki yumuşak ve gevşek zeminlere oturtulan bina ve tesislerdeki yapısal hasarın dikkat çekici bir biçimde yoğunlaştığı, bu bölgelerde meydana gelen hasara zemin büyümesinin ve yer yer sıvılaşmanın neden olduğunun tahmin edildiği vurgulandı.
       İTÜ'lü bilim adamları, meydana gelen ağır hasarın en önemli nedeni olarak, projelendirme ve yapım aşamalarında "Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında Yönetmelik" hükümlerine uyulmamasını göstererek, deprem sonrasında binalardaki hasarın belirlenerek, orta hasarlı binalarla yönetmeliğin öngördüğü hususları taşımayan yapıların güçlendirilmesi gerektiğini kaydettiler.