Tanıtım sorunu: “Olumlu bir haber”
26.03.2016 - 01:14 | Son Güncellenme:
Kıbrıs yazarımız Hasan Erçakıca, 'Dünyanın bugün geçmekte olduğu kötü günlerde herkes bizim yaşamımıza özense, turizm tanıtımı ve pazarlama için paraya ihtiyacımız olur muydu acaba?’ diye sordu.
Nobel Kimya Ödülü’nü kazanmasını büyük bir sevinç ve gururla karşıladığımız Aziz Sancar ile Atlas Global’in uçuş dergisi Glober için yapılmış bir söyleşisini okudum. Aziz Sancar, “Neler hissediyorsunuz?” sorusuna yanıt verirken başka şeylerin yanında şunları da söylemiş: “Nobel Ödülü’nün en büyük faydası ülkemin gençlerine özgüven vermiş ve gençleri bilime teşvik etmiş olması. Ayrıca Türkiye’yi olumlu bir haber konusu yaptı.”
Tanıtım sorunu
Sancar’ın gençlere özgüven kazandırmanın önemini vurgulaması önlemlidir. Kıbrıs Türk halkının özgüven sorunu nedeniyle her gelişmeyi kuşkuyla karşıladığımızı ve Türkiye ile yaşadığımız sorunların temelinde bunun yattığını sık sık ifade ediyorum. Sancar’ın Nobel ödülü kazanmasının yararlarını anlatırken benzer şeyler söylemesi elbette benim de özgüvenimi artırdı.
Ama bundan daha önemlisi, Nobel Ödülü’nün kendisine verilmesinin yararlarını anlatırken Türkiye ile ilgili “olumlu bir haber” yaratılmış olmasına dikkat çekmiş olmasıdır.
Günümüz dünyasında devletler, tanıtım için milyonlarca dolar harcamaktadır. Ben bu harcamaları her zaman kuşku ile karşılamışımdır. Ülkenin olumlu bir imajı yoksa, yapacağınız milyon dolarlık harcamaların, kötü ününüzü dünyaya duyurmaktan başka bir işe yaramayacağını düşünüp durmuşumdur.
Nasıl bir kampanya?
Turizm sektörünün önem kazandığı günümüzde tanıtım kampanyaları nasıl olmalıdır? Bu soruya titizlikle yanıt aramadığınız ve doğru yanıtları bulamadığınız zaman, sadece harcadığınız para boşa gitmiş olmamakta, bazen kendi kendinizin kötü reklamını da yapmaktasınız.
“Reklamın iyisi kötüsü olmaz” denmiştir. Bence öyle değil! Gidilebilecek çok sayıda turizm destinasyonu varken, sizin kötü reklam yapma lüksünüz yoktur. Sonuçta tüketici sizi duymuş olmakla yetinmeyecek, başka destinasyonlarla da karşılaştıracaktır. Bu karşılaştırmadan kazançlı bir şekilde çıkmak istiyorsanız, reklam veya tanıtım kampanyanızı özenle hazırlamalı ve doğru bir tanıtım yapmalısınız.
“Olumlu haberlerle anılmak” işte bu nedenle önemlidir. Olumlu bir haber ile anılmak, milyonlarca dolar vererek yapacağınız kampanya kadar önemlidir.
Referandum dönemi
2004’teki referandum sürecini hatırlayalım.
O günlerde özellikle İngiltere’den ülkemize gelen turist sayısında ve yine İngiliz yurttaşlarına konut satışında adeta patlama yaşadığımızı hepimiz hatırlamaktayız.
Bu patlamanın gerçek nedeni tanıtım için yaptığımız harcamalar değildi. Bu patlamanın esas nedeni, ülkemizin ve insanlarımızın İngiliz basınında olumlu haberlere konu olmasıydı. Böyle bir tanıtımı milyon değil, milyar dolar harcasak yapamayacağımız da herkesin malumudur sanırım.
Pazarlama stratejisi
Son zamanlarda, olumsuz ortam turizmcileri endişelendirmektedir.
Buna karşılık KKTC devleti, İngiltere ve Türkiye gibi geleneksel pazarlarda çeşitli tanıtım faaliyetleri sürdürmeye çalışmaktadır. Daha fazla tanıtım için daha fazla paraya ihtiyacımız vardır.
Oysa Aziz Sancar’ın Nobel Ödülü alması gibi “olumlu haberler” üretebilsek, güzel şeyler ile anılmayı ve olumlu haberlere konuyu olmayı becerebilsek ne iyi olurdu değil mi?
Turizm pazarlamasından veya ülkemizi tanıtmaktan söz edip durmak; veya daha çok para aramak yerine, daha iyi bir düzende daha iyi bir hayat yaşamanın yollarını arasak nasıl olurdu dersiniz? Dünyanın bugün geçmekte olduğu kötü günlerde herkes bizim yaşamımıza özense, turizm tanıtımı ve pazarlama için paraya ihtiyacımız olur muydu acaba?
