AYŞEGÜL DiNÇKÖK’ÜN ‘DERiN TUTKU’SU
İki yıldır dalış yapıyor, su altında gördüklerini paylaşmak için fotoğraf çekiyor. Tophane-i Amire’de dün ‘Derin Tutku’ adlı bir sergi açtı. Ayşegül Dinçkök, anlattıkları ve heyecanıyla ilham veriyor. Bakın nasıl?
“‘Köpekbalıklarından korkmuyor musunuz?’ diye soruyorlar. ‘Etrafımızda o kadar çok köpekbalığı var ki, her gün onlarla o kadar çok mücadele veriyoruz ki denizdekilerden niye korkayım?’ diyorum.”
Ayşegül Dinçkök’ten dalış tutkusunu dinliyorum. Tophane-i Amire’de dün açtığı ‘Derin Tutku’ sergisi öncesinde. Daha önce rekorları olan lisanslı bir yüzücü olduğunu biliyorum, Avusturya Lisesi’nden gelen ciddi bir disiplini olduğunu da. Yazılarını daha önce dergilerde okumuşluğum da var, öykü kitabı ‘Korkma’yı da... Hatta güçlü kaleminin aileden geldiğini de biliyorum. Bilmeyenlere not: Hasan Cemal, Ayşegül Dinçkök’ün dayısı.
Beni asıl şaşırtansa dalışa 2010’da başlamış olması. İki yılda yüzlerce kez dalış yapmış. “Beni bıraksanız, şimdi burdan çıkar yine gece dalışı yaparım” diyor. Suyun altında hissettiği şey: ‘Özgürlük’. “Yogada, meditasyonda konsantre olamıyorum, aklımda hep başka şeyler oluyor, suyun altında tamamen konsantre oluyorum, kendi kendime kalıyorum” diyor. “Keşke dalışa daha erken başlasaymışım dediğim oluyor ama keşke aptalların lafı, benim hayatımda keşkelere yer yok, açığı kapatmak için şimdi daha çok dalış yapıyorum” diye devam ediyor.
Ayşegül Dinçkök küçük bir çocuk heyecanıyla anlatıyor. “Sergi hazırlıkları devam ederken herkese sürekli epostalar yolladım, ‘Ayşegül, mermaid wan-na be’ (denizkızı özentisi) diye imzaladım” diyor. Heyecanı kendisi için hazırlanan pasta geldiğinde daha da artıyor. Kutas Pasta döktürmüş, pastanın üzerinde Ayşegül Dinçkök var, yanında da ‘Derin Tutku’da sergilediği fotoğrafları...
“İki kızımdan sonra hayatımdaki en değerli şey kasamdaki mücevherler” diyor. Bir sessizlik oluyor. “Kasamdaki mücevherler dostlarım, denizin altındakiler de bu mücevherler arasına eklendi” diyor. Aynı zamanda iyi bir konuşmacı.
6 gün 22 dalış 2 bin fotoğraf
Gelelim serginin hikayesine... Ayşegül Dinçkök, Endonezya’da 3 ayrı bölgede dalış yapmış. En çok Sulewesi’den etkilenmiş. 24 saatlik yolculuktan hemen sonra ilk dalış sabah 07.00’deymiş. 6 güne 22 dalış ve 2 bin fotoğraf sığdırmış. Sonra kendi deyimiyle ‘Sophie’nin seçimi gibi’ binbir güçlükle fotoğrafların sayısını 66’ya indirmiş ve ünlü Fransız fotoğrafçı Thierry Bouet ile paylaşmış. Bouet, serginin küratörlüğünü üstlenmiş. Fotoğrafların bir kısmını seçmişler, yanına bir de enstalasyon eklemişler.
Godiva’nın da desteğiyle ‘Derin Tutku’ 28 Nisan’a kadar Tophane-i Amire Tek Kubbe Salonu’nda sergileniyor. Bu noktada mekan seçiminin ne kadar iyi olduğunu da söylemeden geçmeyelim. Tophane-i Amire gerçekten müthiş bir yer. Sergiden elde edilecek gelir Sualtı Araştırma Derneği’nin ‘Ege’nin Kadın Balıkçıları’ projesine bağışlanacak. Ayşegül Dinçkök’ün heyecanını gördükten sonra denizlerle ilgili daha çok projeye katkısı olacağına eminim.
DiCE KAYEK SERGiSi AMSTERDAM’DA
Sergilerden devam edelim. Ece ve Ayşe Ege’nin Dice Kayek’i birkaç yıl önce ‘İstanbul Contrast’ adlı bir sergi düzenlemişti, önce Paris Moda Haftası’nda Ritz’de, sonra Fransa Türkiye Mevsimi’nde Paris Les Art Decoratifs’de. Daha sonra İstanbul Modern’e geldi sergi. Şimdi de Amsterdam Müzesi’nde. Açılış dün geceydi.
Peki ama Türkiye’yle Hollanda arasındaki resmi ilişkilerin 400’üncü yıldönümü şerefine gerçekleşen sergide neler var? Kubbe, Lokum, Galata, Topkapı, Lale, Kaftan ve Manolya sergilenen tasarımlardan sadece birkaçı. Dolmabahçe Sarayı’ndan esinlenilen dantellerle süslü elbise de, Galata Köprüsü’nden esinlenilen metal parçalarla işlenmiş tasarım da dikkat çekiyor.
Dice Kayek’in ‘İstanbul Contrast’i Amsterdam Müzesi’nde 17 Haziran’a kadar sergilenecek.
SOAKED’U TAKiBE ALIN!
Soaked’u bilen biliyor, özellikle de elektro-pop sevenler. Bilmeyenlere önce internet sitelerinin adresini verelim www.soakedtheband.com, sonra da hatırlatalım, ilk albümleri ‘Aftermath’ aralıkta çıktı. Balamir Nazlıca, Hatice Arıca ve Emrah Akar’dan oluşan Soaked, ilk kliplerini DJ Tangun’un remikslediği ‘In-Light’a çekti, ikinci klipleriniyse DJ Cervus’un remikslediği ‘Gemlike’a... Yönetmen Emre Akay.
Soaked Roxy’den Rock’n Coke’a birçok yerde konser verdi. Bu cuma akşamıysa İKSV Salon’da sahneye çıkacaklar. Salon’daki konserde ‘Baby Get Out’ adlı şarkılarını da ilk defa çalacaklar. Heyecanla bekliyoruz.