Doğan Heper

Doğan Heper

dheper@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Ne demiştik? Sivil darbe... Evet, biz hayatımız boyunca askeri darbe ve darbe teşebbüslerine şahit olduk. Ama şimdi sivil darbe de gördük.
Bunu ben söylemiyorum, Başbakan ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan söylüyor.
10 yıldır askeri vesayet sona ermişti, demokrasi yerleştirilmişti. Artık Türkiye istikbalini sandığa bağlamıştı. Sivil idare kurulmuştu.
Hani nerede?
Hükümet 10 yıldır uyuyor ki, bazıları devlet içindeki önemli köşeleri tuttu.
Evet, askerlerin ayaklanması artık imkansız, hepsi Silivri’de ama dışarıda başkaları var.
Bunların içinde AKP’ye karşı olanlar var.
Ve onlar yapacaklarını yaptı, daha doğrusu askerlerin bile yapamayacağını, AKP’nin başına getirdi.
Türkiye hiç de ummadığı bir kargaşa dönemine girdi.
Doğruyu ne zaman öğrenebileceğiz meçhul...
***
Ne diyor Başbakan:
“İninize gireceğiz.
Devlete paralel yapı olmaz.
Devletin kurumlarına girenler istediğiniz kadar oraya yerleşsin, ininize gireceğiz, ininize, didik didik edeceğiz.”
Bunlar yenir yutulur sözler mi? Değil.
Başbakan’ın şehir şehir dolaşıp, söylediklerinin özetine de bir bakalım:
“Hem dindarım diyeceksin hem gözünü kırpmadan masumlara iftira atacaksın. Bu alçaklık, hainlik.
Türkiye böyle ahlaksızca, böyle hukuk dışı, böyle haince saldırıya bugüne kadar hiç maruz kalmadı.
Yolsuzluk kılıflı bu tuzakla AK Parti’yi karalayamazsınız.
Yurtdışında pişirildi, Türkiye’deki ajanlara servis edildi.
İttifak, kökü dıştaki tezgahla devleti felç etmeye çalışıyor.
Komplolarda yer alanları A’da Z’ye tek tek tespit edeceğiz.”
***
Başbakan, şimdiye kadar görülmemiş şekilde ateş püskürüyor.
Ama kime?
“Hem dindarım diyeceksin hem gözünü kırpmadan masumlara iftira atacaksın. Bu alçaklık, hainlik değil mi?
Tuzak yurtdışında pişirildi, Türkiye’deki ajanlara servis edildi.”
Peki, Başbakan’ın bu iki cümlesine bakınca bile kimi muhatap aldığını siz tahmin edemiyor musunuz?
Evet, ediyorsunuz!..
Bu sözlerden, AKP’nin itham ettiğinin bir süre önceye kadar ortağı olan cemaat olduğu anlaşılmaz mı? Onların, AKP’ye karşı, yurtdışındaki bazı odaklarla işbirliği içinde olduğu manası da çıkmaz mı?
AKP’ye şu denebilir: Ne o kadar samimi ol, ne de bu kadar düşman. Orta yol yok muydu?
***
Cemaat adına Hocaefendi, yani Fethullah Hoca cevap olarak şimdiye kadar yaptığı en sert konuşmayı yaptı. Cemaati suçlayan iktidara beddua etti.
Ve “Allah onların evine ateşler salsın, yuvasını yıksın” dedi.
***
Böyle bir “iktidarda iç çatışma” şimdiye kadar görüldü mü?
Hayır.
Türkiye yara almadan bu günleri nasıl atlatabilecek?
Mümkün mü?

Haberin Devamı

O ZAMAN Ne diyecekler?

Haberin Devamı

Rüşvet ve yolsuzluk operasyonunda adı geçen bakanlar istifalarını Başbakan’a sundu. Bunu AKP Sözcüsü Hüseyin Çelik söyledi.
Bakalım ne olacak?
***
Başbakan, yargıya da fırça attı.
“Bizim de bildiklerimiz var.” dedi.
Başbakan, daha doğrusu, hükümet bunları yani bildiklerini neden açıklamıyor?
***
Adli kolluk yönetmeliği değişti.
Buna ana muhalefet karşı .
17 Aralık’a kadar savcıların emrinde çalışan polisler, amirlerine bilgi vermezlerdi. Bu kanun icabıydı. Şimdi artık verecekler.
Bu doğru bir işse 10 yıldır niye yapılmadı?
Marifet 10 yılda yapılmayanı 1 günde yapmak değil. Adli kolluk kuvveti kurmaktır.
***
“Halk Bankası’nı hedefe koydular.
Neden?
Çünkü, bu banka Türkiye düşmanlarını korkutuyor. Bu banka faiz lobisinin ayağına basıyor.”
Bunları, Başbakan söylüyor.
Ama Halk Bank’ın Genel Müdürü de tutuklandı.
Sonucu merak ediyoruz.
***
24 kişi tutuklandı ve 70 kişi serbest bırakıldı.
Ya bu 24 tutuklu, beraat ederse..
Veya bu 24 kişi mahkum olursa. Taraflar, acaba o zaman ne diyecek? Merak ediyorum.
Daha doğrusu Başbakan ne diyecek veya Hocaefendi nasıl insanımızın yüzüne bakacak?

Haberin Devamı

ANLAYANA SİVRİSİNEK SAZ...

Rüşvet iddiası, Tokyo Valisi’ni istifa ettirdi.
Bizimkiler herhalde, “Kötü örnek, örnek olmaz” diyor.
Çapkın, “Devlet memuruyuz”
Hangi devlet?
Atalay, “Yanlış yapan bedelini öder.”
Hükümet mi, Başbakan mı, Cemaat mi?
Ilıcak ve Taşgetiren ayrıldı.
Kim demiş, “basın hürriyeti yok” diye?
Çankaya’da “Erkler Zirvesi” yapıldı.
Erkler birbirine karıştı, diyen görsün.
Fransız Sarayı’nda gizli parti...
Gördünüz mü, gizli işler yalnız bizde değil.
Mansur Yavaş, CHP’ye geçti.
Soyadı gibi, yavaş yavaş...
56 polis müdürü kızakta..
Kar yağdı da.
Ayakkabı kutusundan milyonlar çıktı...
Vatandaşın kutulu ayakkabısı yok ki...
Bucak aşireti ile BDP ittifak yaptı.
AKP ile Cemaat ittifakına benzerse...
Poliste deprem...
Nerde bekliyorduk, nerede oldu?
Asansörlerin yüzde 80’i riskli...
En iyisi yükseğe çıkmamak.
Türkiye’ye güven arttı.
Şaka mı bu?
İyi uyuyan aşkını koruyor.
Türk insanından belli.
Müfettişe et, personele kuru fasulye!
Ne yani, tersi mi olmalıydı?