Fethi Heper

Ligin ilk 2 haftasında 6 puan kaybeden Eskişehirspor son maçlarda farklı galibiyetlerle hedefine emin adımlarla yürüyor. Bu performansla devam ettikleri sürece bu takımın ligde fırtınalar estirmesini bekliyoruz.
Necati Ateş’in gelmesiyle birlikte Eskişehir takımı gerçekten dirildi. Necati ve Kamara ikilisi çok iyi anlaşınca her maçta sağlı, sollu akınlarla goller gelmeye başladı. Gaziantep maçında da Necati takımı ateşleyen oyuncuydu. Attığı goller gerçekten muhteşemdi. Geçen haftaki golünün bir kopyasını dün Gaziantep filelerine de gönderdi.
Güzel bir verkaç sonunda Alper, Eskişehir’in 4. golünü kaydetti. Futbol bu kadar basit: Al-ver, gol kendiliğinden geliyor. Eskişehirspor bunu yapmaya başladı. Bu şekilde oynamaya devam ederlerse ligi üst sıralarda bitireceklerdir. Eskişehirli futbolcuları ve teknik heyeti kutluyorum.

Eskişehirspor, İstanbul’da istediğini aldı. İlk yarı Eskişehir kontrollü savunma yaparken Galatasaray sağlı sollu ataklarla sonuca gitmeyi denedi. Eskişehir, akıllı bir savunmayla sarı kırmızılılara gol imkanı vermedi; hatta biraz dikkatli olabilseydi, gol bile bulabilirdi. Ancak heyecan ve telaş bu golü getirmedi.
İkinci yarı Galatasaray tüm hatlarıyla gol peşinde koştu. Böyle pozisyonlarda bence rakipten korkmamalısınız. Rakip kim olursa olsun Eskişehirspor’un kendi oyununu oynayıp gol araması gerekir. Çünkü Galatasaray telaş içinde gol ararken kırmızı - siyahlılar kontra ataklarla sonuca gidebilirdi.
Ancak Türkiye’nin en pahalı takımlarından Galatasaray, Eskişehir savunmasının çok basit bir hatası sonucunda çok büyük bir şans eseri direğe çarpıp giren Burak’ın golüyle geriye düştü. Buna rağmen konuk takımın inancını yitirmediğini gördük. Arzuladığı golü atmak için büyük bir çaba içine girdi. Nitekim son dakikada Galatasaray defansının büyük hatası Eskişehirspor’a arzuladığı beraberlik golünü getirdi ve maç 1-1 bitti.
Ben Eskişehirspor’un gelecekteki maçlarından umutluyum. Ancak Galatasaray böyle inançsız oynadığı sürece Avrupa arenasında arzuladığı sonuca ulaşması

Eskişehirspor kötü başladığı oyunu iyi bitirdi ancak galibiyeti yakalayamadı. 7. dakikada Bobo’nun attığı gol defansın kademe hatasından kaynaklandı. Bobo’nun kaydettiği 2. gol ise tek kelime ile muhteşemdi. Fakat son dakikada Necati Ateş’in golüyle Eskişehirspor ateşlendi.
İkinci yarıda yapılan değişiklikler oyuna biraz canlılık sağladı. Nitekim Burhan’ın ortasıyla Tello beraberliği getirdi. Eskişehir gol peşinde koşarken bir türlü direkleri geçemedi. İki kez direkten dönen top maçın kaderini değiştirdi.

Maçın sonlarına doğru yine 1 yan topta yine kademe eksikliği nedeniyle kırmızı-siyahlılar 3. golü kalelerinde gördüler. Gerçekten son derece zevkli ve heyecanlı olan ve skorunu kestirmenin mümkün olmadığı maçta Kayseri ilk 3 puanını alarak sahadan ayrıldı. Her iki takımın da futbolcuları üstün bir performans gösterdi.

Büyük mücadele ev sahibi ekibin 3-2 galibiyetiyle bitti. Lig uzun bir maraton burada kaybedilen puanların gelecek maçlarda telafi edilebileceğini umuyorum.

Eskişehirsporlu futbolcular, Gençlerbirliği maçında Ediz Bahtiyaroğlu için oynadılar ve gol olup yağdılar. Çok zevkli ve çok kaliteli bir maç izledik. İlk dakikalarda Eskişehir, Kamara ile çok güzel 2 gol pozisyonuna girdi ama değerlendiremedi. Gençler de kontrataklarla gol ararken çok müsait pozisyonda golleri kaçırdılar.
Dede’nin attığı golle Eskişehirspor kendine geldi. Arkasından Necati Ateş’in müthiş kafası direğe çarpıp geri döndükten sonra aynı Necati kornerden gelen topta, müthiş bir kafa pasıyla Kamara’ya 2. golü attırdı. İkinci yarı Es-Es oyuna fırtına gibi girdi. Muhteşem goller izledik. Özellikle Tello’nun uzak mesafeden attığı gol tek kelime ile harikaydı. Eskişehir, 4-0’dan sonra 5. ve 6. golü aramaya başlarken yine bir kontratak ve savunmanın duraklaması Gençler’e golü getirdi. Ümitlenen başkent temsilcisi tüm hatlarıyla bastırmaya başladı ve hemen bir kaç dakika sonra aradıkları ikinci golü buldular. Bu çok güzel maçı Eskişehir 3 puanla kapadı. Tüm futbolcuları ve Ersun Yanal’ı kutlarım. Bu galibiyet tüm futbolcular tarafından Ediz Bahtiyaroğlu’na ve de şehitlere armağan oldu.

Ersun Yanal’ın bu düzeniyle bu iş olmuyor. Nuhiu ile oynuyorsun, takımı 10 kişi başlatıyorsun. Cesaretle Ediz’i oynatması başarıydı, Nuhiu ise başarısızlıktı. Bu takım tertibi çok hatalı, Nuhiu derhal dışarıda tutulmalı. Yanal çok büyük teknik ve taktik hatalar yaptı. Adeta maçı hediye etti. Şapkasını önüne koyup düşünmesi gerekir. Takım 10 kişi kalmasına rağmen Nuhiu hariç diğer futbolcular vargüçleriyle çalıştılar.
Hürriyet’in kırmızı kart görmesi profesyonelliğe sığmıyor. Bırak atsın golü; ama arkadaşlarını 10 kişi bırakma! Ordu ahım şahım bir oyun oynamadı, ama Yanal’ın ve de kalecinin hatalarından yararlanarak 3 puanı almasını bildi.
Eskişehirspor başta Yanal olmak üzere derhal kendine çeki düzen vermeli. Böyle bir kadroyla inatla puan almanın kolay olmadığını kendisinin de görmesi gerekir, ama maalesef görmüyor. Bu olaylardan ders almak gereklidir. Eğer Ersun Yanal bu olaylardan ders alırsa, başarı gelebilir aksi halde son derece zor. Bunları dikkate alır, Aytaç ve Mikail’e şans verirse, belki Nuhiu’suz bir Eskişehirspor istediği sonuçları elde edebilir.

Eskişehirspor muhteşem taraftarına bayram hediyesi veremedi. İlk yarıda Akhisar’ın katı bir defans yapacağı belliydi. Eskişehirspor orta sahada başarılı olamayınca, topu kanatlara taşıyamayıp etkili ortalar yapamayınca, Nuhui denen futbolcusu da oynayamayınca beklediği golü atamadı. Akhisarspor iki net pozisyon da yakalamasına rağmen golü bulamadı.
2. yarıda daha farklı bir Eskişehir bekledik. Ancak orta sahayı alamayıp, kanat organizasyonlarını da yapamayınca cılız ataklarla gol aramak zorunda kaldı. Kapanan Akhisar vargücüyle mücadele etti. İlk maçının heyecanıyla savunmada olağanüstü bir performans gösterdiler. Eskişehir’in savunması da başarılıydı. Ancak gol çabasındayken, son dakikada defans derinliğini kaybedersen beklemediğin golü 90+1’de kalende görürsün.
Bu Eskişehir için iyi bir başlangıç olmadı. Umarım bu maçtan gerekli dersler alınmıştır. İyi bir çalışmayla sahasında kaybettiği puanları geri almak zorundadır. Gelecek hafta kaybedilen bu puanların telafi maçına çıkacaklar ve umarım başarılı olurlar. Akhisar’ı kutluyorum. Canla başla mücadele ettiler. Onların istediği 1 puandı ama Eskişehir’in hatasından ilk maçta 3 puanı alan taraf oldular.

Bütün takım kötü olunca maç kazanmak tabii ki çok zor oluyor. Fransa’nın köklü kulübü Marsilya eski günlerini arıyor. Eskişehir deplasmanında aldığı 1-1’lik beraberliğin ardından bence Marsilya çok iyi bir futbol oynayarak 3-0 galip gelmedi.

İlk golde defansın ve kalecinin hatası çok büyüktü. Marsilyalı oyuncu beş kişinin arasından rahatlıkla geçerek topu ağlara yolladı. Kamara’nın düşürüldüğü pozisyonda hakem ‘devam’ dedi. Burada penaltı verilseydi maçın kaderi değişebilirdi.

Eski gücünde olmayan Marsilya, Eskişehirspor’un karşılaşabileceği belki de en ideal rakipten birisiydi. Ancak kırmızı-siyahlılar özellikle rövanşta kendi oyununu sahaya yansıtamadığı ve ilk dakikadan itibaren rakip takımın oyununu kabullendiği için Avrupa arenasına veda etti.

Avrupa’da 37 yıl sonra tekrar sahne alan Eskişehirspor’u her şeye rağmen tebrik etmek ve yeni sezon öncesi tüm takıma başarılar dilemek gerekiyor.

Eskişehirspor, Sivas’ta dün Avrupa şansını yakalamak için vargücüyle mücadele etti. Nadarevic ve Batuhan’ın golleri güzel hareketler olarak anılarda kalacak. Çünkü Bursaspor’un İstanbul Büyükşehir Belediyespor önündeki 4-0’lık galibiyetiyle, Avrupa’ya gidecek olan takımlar şimdiden belli oldu.
Eskişehirspor büyük bir mücadele verdi. Ancak yıl içinde kendi sahasında kaybetmemesi gereken puanları vermeseydi, ilk 4 içinde Play-off’a katılma şansı elde edebilirdi. Ama bu olmadı ve UEFA Avrupa Ligi Grubu’nda mücadele etti. Bursa’da 2-0 mağlup durumdayken, maçı 2-2’ye getirmesi ve son dakikalarda yediği golle mağlup olması, bu grubun gidişatını aşağı yukarı belirlemişti. Şimdi Eskişehirspor, ihtiyaç duyduğu alanlara iyi transferlerle Avrupa umudunu gelecek yıla taşıyacaktır.