Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

"Bazı doktorların iş bırakma eylemi vesilesiyle 11-12/03/2004 tarihlerinde köşe yazılarınızda sağlık konusunu işlemenizden, konuya olan duyarlılığınızdan dolayı teşekkür ederim.***Bir yılı aşkın bir süredir sorumluluk üstlendiğim dönemde ciddi değişiklikler getirmeye yönelik atılan adımların tarafınızdan takip edilmekte olduğunu biliyorum. 4924 sayılı yasa ile doktorlarımızın en önemli sıkıntı kaynağı olan mecburi hizmet kaldırılmıştır. Mezun oldukları halde diplomalarının verilmemesi gibi anlamsız bir uygulamaya son verilmiştir. Mecburi hizmetle doktor istihdamı hedeflenen bölgelerde sözleşmeli statü ile daha yüksek maaşla gönüllü hizmet yolu açılmış, bu yasaya göre şu anda çok sayıda sağlık çalışanının ülkemizin yoksul bölgelerine gitmesi sağlanmıştır. Yine aynı yasa ile yardımcı sağlık personelinin ek göstergelerinde sınırlı da olsa iyileştirmeler yapılmıştır.***Sağlık personeli kadrosu verilememesi nedeniyle temizlik hizmeti verilen hizmetler üzerinden sağlık personeli temizlikçi kadrolarında bu personelin sağlık hizmeti verdiği yakınması doğrudur. Gerek bu yolla, gerekse vakıf ve dernekler aracılığı ile personel istihdam edilerek sağlık hizmeti verilmesi sorumluluk ve iş güvencesi açısından ciddi sakıncaları olan bir uygulamadır. 4924 sayılı yasanın 11. maddesine göre önümüzdeki günlerde taslak çalışması tamamlanan ve yayınlanmak üzere olan yönetmelikle bu uygulamalara son verilerek döner sermaye kaynaklarından sağlık personeli istihdamının yolu açılacaktır. Bu suretle sağlık personelinin temizlikçi kadrolarında asgari ücretle çalıştırılması önlenmiş olacaktır.***Sizin de ifade ettiğiniz gibi, Türkiyede sağlık alanında iyi işleyen bir sistem olmadığı, aksine sistemsizlik ve karmaşa yaşandığı doğrudur. Türkiyede sağlık finansmanı konusunda işaret ettiğiniz üç modele ait örnekler mevcuttur. Ancak son 20 yılda kamu finansmanı hakim (yüzde 75) olmuştur. Sağlık giderlerinin vergi gelirleri ile karşılanması bu bütçe gerçeği ile vergi adaletsizliği ile ne kadar mümkün takdir edersiniz. Herhalukârda yeni kaynaklar yaratmak gerekecektir.***Uygulamalarımıza dikkat edilirse sağlık hizmetini tümüyle özel alana bırakmak gibi bir anlayışın sahibi olmadığımız görülecektir. Ancak bu hizmetleri kamunun tekelinde tutup gelişmemesinin ve kalite yükselmesinin önlenmesini bütün sağlık çalışanlarının bütçeye dayalı ücret politikası ile düşük gelirli memurlar haline getirilmesini de istemiyoruz. Hizmet standardizasyonu, geri ödeme kontrolü yapılarak özel sektörün sağlık hizmeti sunabilmesine kontrollü bir şekilde fırsat verilmesi, kamu sağlık kuruluşlarının özel kuruluşlarla yarışabilecek şekilde idare ve mali yönden özerk işletmeler haline getirilmesi, vatandaşlarımıza ücreti cepten değil geri ödeme kuruluşunca (genel sağlık sigortası) geri ödemek kaydıyla hekimini, kurumunu seçme özgürlüğü tanıması, sistemin iyileşmesine katkıda bulunacaktır sanıyorum. Bu uygulamalar kamu kaynaklarının israfı ve özel sektöre aktarılması gibi görülmemelidir. Zira birçok kamu hastanemizin hizmet maliyeti özel sektör maliyetlerini aşmaktadır. Kamu ve özel sektör imkanlarının vatandaşlarımızın hizmetine sunulması olarak yaklaşmanın daha doğru olduğunu düşünüyoruz. Bu uygulamalar kamu alanındaki atıl kapasitenin değerlendirilmesi verimliliğin artırılması, kısacası sağlık hizmetinin kamu sektörünce de daha iyi şekilde verilmesini sağlayacaktır. Şu anda da bunun çok sayıda örneği mevcuttur. Kâr amacı gütmeyen kamu kuruluşları gelirlerini sağlık yatırımı ve çalışanına katkı olarak değerlendirirse kamu sağlık hizmetlerinde kalite daha fazla artacaktır. Kamu sağlık kuruluşları kâr amaçlı kuruluşlar değildir. Ancak verimli işletilirlerse gelirlerini yeni sağlık yatırımlarına, sağlık çalışanlarına aktarabilirler. Döner sermaye kaynaklarının bu şekilde kullanılabilmesinin önünü açan düzenlemeler bir bir hayata geçirilmektedir. Bu uygulamalar yaygınlaştıkça kamu sağlık kuruluşlarının çok daha kaliteli sağlık hizmeti sunacağını umuyorum. Saygılarımla, Prof. Dr. Recep Akdağ, Sağlık Bakanı." fbila@milliyet.com.tr Sağlık Bakanı Prof.Dr. Recep Akdağ, doktorların iş bırakma eylemi ve taleplerini konu olan yazılarımızla ilgili olarak açıklayacı bir mektup gönderdi. Akdağın görüş ve değerlendirmelerini içeren mektubunu özetleyerek sunuyorum: