Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Bahçeli ve MHP yöneticileri, basının gösterdiği ilgiden memnun kaldılar. 24 gazete, 19 televizyon ve 7 ajansın katıldığı kahvaltıda, MHP lideri, özellikle AB süreci ve 17 Aralık Zirvesine ilişkin kaygılarını dile getirdi.Bahçeli ve MHP, Türkiyenin ABye girmesine karşı mı? ABye "hayır" diyor mu?MHP lideri, açıktan böyle bir tavır almıyor. ABye girmeye "hayır" demiyor. Ancak, süreçten ve bu süreçte atılan adımlardan da hoşnut değil.Bu hoşnutsuzluğun temel kaynağı, Avrupaya olan "güvensizlik" gibi görünüyor. MHP açısından güvensizliğin kaynağı ise, bu süreçte ABnin taleplerinin, alınan kararların, atılan adımların Türkiyenin ulusal bütünlüğüne ve üniter yapısına zarar vereceği, hatta vermekte olduğu düşüncesi...Bahçeli, bu süreçte Türkiyede farklılıkların öne çıkarıldığı, etnik sorunların körüklendiği, mezhep farklılıklarının belirginleştirildiği; bu yolla da Lozan dışında yeni azınlıklar yaratılmaya çalışıldığını vurguluyor.MHP lideri, yine bu süreçte Abdullah Öcalanı da kapsayacak şekilde genel af çıkarılması baskısı yapıldığı, bunun Avrupa tarafından desteklendiği ve böylece de PKKnın KONGRA-GEL adıyla siyasallaşmasına olanak sağlandığı kanaatinde...AB yetkililerinin Diyarbakırı ziyaret etmeyi alışkanlık haline getirdiklerini belirten Bahçeli, Avrupa Parlamentosu Başkanı Borrellin, "Kürdistana gideceğiz" sözlerinin bir sürç-i lisan olmadığını düşünüyor. Neden, 81 ilden bir başkası değil de Diyarbakır, diye soruyor. "Eğer" diyor, "Türkiyeyi gezmek, görmek istiyorlarsa biz onları 81 ilde ev sahipliği yaparak gezdiririz." Ancak, Diyarbakır ziyaretlerinin etnik ayrılıkları öne çıkarmaya yönelik olduğunu düşünüyor."Biz" diyor, "Türkiye gerçeğini biliyoruz. Türkiye, toprağının her karışı şehit kanıyla sulanmış bir çiçek bahçesidir. Değişik renk ve kokuları vardır. Şimdi bu çiçek bahçesine ayrıkotu ekip çiçekleri soldurmaya gayret ediyorlar.""Bundan sonra MHPnin tavrı ne olacak" sorusuna ise, Bahçeli şu yanıtı veriyor:"Kimse kardeş kavgası beklemesin. MHPyi bir etnisiteye dayandırmak ve bir başka etnisiteyle çatışma, kavga içinde olacağını sanmak, MHPyi anlamamış, kavramamış olmak demektir. MHP sokakta değil, toplumsal muhalefet olarak iktidar alternatifi olacaktır. Biz bu muhalefet anlayışıyla AKPyi iktidardan uzaklaştırmayı Türkiyenin kurtuluşu için bir görev saymaktayız."Bahçeli, Kıbrıs konusunda AKP iktidarının tarihi bir hata içinde olduğunu da belirterek, bundan sonrası için de hükümetin, müzakere tarihi almak için Güney Kıbrısı tanıma gibi bir hata içine düşmemesi gerektiğini vurguluyor.Hükümetin, "kazan-kazan" politikasında Türkiyenin hep kaybeden taraf olduğunu kaydediyor ve ekliyor, "Kazanan hep kasa sahipleri oluyor."Bahçeli, müzakere süreci başlarsa, ABnin masaya Türkiye açısından yaşamsal öneme sahip hassasiyetler konusunda yeni dayatmalar getireceğine işaret ediyor.ABnin Türkiyeyle ilgili 2004 belgelerinde bunun işaretleri bulunduğunu belirterek, Türkiyenin aşağılık kompleksine kapılmadan ulusal çıkarlar doğrultusunda davranması gerektiğini vurguluyor.MHP lideri, MHPde iç çekişmelere ilişkin bir soruyu yanıtlarken, CHPye atıfta bulunuyor. CHPde yaşanan Sarıgül olayını anımsatan Bahçeli, CHPde, MHPde ve diğer muhalefet partilerinde yapay iç çekişmeler yaşandığını, bu partilerin karıştırılmak istendiğini ve bunda AKPnin de payı olduğunu söylüyor.Bahçeli ve MHP, 12 Aralıkta İstanbulda yapacakları mitingle başlamak üzere bu görüşlerini meydanlara taşımaya hazırlanıyor. fbila@milliyet.com.tr MHP lideri Devlet Bahçeli, dün kahvaltılı bir basın toplantısı düzenleyerek görüşlerini açıkladı.