Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Irak'ta yeni kabul edilmiş bir "federal anayasa" olmasına karşın, Kürt bölgesi ayrı bir anayasa hazırlamış durumda.Bu, federal anayasaya içtenlikle katılmadıklarının bir göstergesi. Sevr Antlaşması'nın 62-64. maddelerine atıfta bulunan "Federal Bölge Anayasası"nın, ufukta görünen Bağımsız Kürdistan'ın anayasası olarak hazırlandığını tahmin etmek zor değil. Sevr'e yaptığı atıfla Anadolu topraklarının bir parçasını da kapsayan Kürdistan'ı öngören bu anayasanın koşullar uygun olduğunda birkaç rötuşla, Bağımsız Kürdistan Anayasası haline getirilmesi kolay olacaktır.Irak'ta, Şii Araplar, Sünni Araplar ve Kürtlerin toprak bütünlüğünü ve siyasal birliği "Federal Irak" altında sürdürmeleri mümkün mü?Bu soruya olumlu yanıt vermek zor. Irak'ın parçalanma sürecinde yol aldığını söylemek daha gerçekçi olur. Irak KDP lideri Mesut Barzani, seçimlerden sonra resmen "Irak Federal Kürdistan Bölgesi Başkanı" olacak. Barzani'nin bu konumu, "Irak Federal Kürdistan Bölgesi Anayasası" taslağında da böyle tanımlanıyor. Barzani, her fırsatta hedeflerinin bağımsız Kürdistan olduğunu yineliyor.Bunun hakları olduğunu söylüyor. Şimdilik Federal Irak'ta gelecek aradıklarını ifade ediyor.Son olarak KDP Dış İlişkiler sorumlusu Dizai, NTV'ye, bu görüşü tekrarladı. Bağımsızlığın hakları olduğunu ama Kürt liderliğinin geleceği Federal Irak'ta aramaya karar verdiğini belirtti. Ancak, bu yürümezse bağımsızlığa yöneleceklerini de kaydetti.Benzeri sözleri, ABD'nin Bağdat Büyükelçisi Zalmay Halilzad da sarf etti. Eğer Irak'ta bir Şii-Sünni çatışması çıkarsa Kürtlerin de kendi yollarına gideceklerini vurguladı. Bağımsız Kürdistan Barzani'nin son dönem uğraşlarına bakıldığında ilgisinin Bağdat'tan çok Türkiye'nin Güneydoğu'su olduğu görülüyor. Barzani, Kuzey Irak'la Güneydoğu arasında "entegrasyon" kanalları açmaya çaba gösteriyor. Bunu dört yolla yapıyor:1 Güneydoğulu gençleri sınavsız ve ücretsiz Kuzey Irak üniversitelerinde okutuyor,2 Güneydoğulu işadamlarımıza Kuzey Irak'ta büyük işler veriyor ve bu yolla Güneydoğu'dan işçi alıyor,3 Mersin Serbest Bölgesi'nde faaliyet gösteren kontrolündeki şirketler aracılığıyla para köprüsü kuruyor,4 Sık sık Türkiye'de Kürt sorununun siyasi yoldan çözülmesi gerektiği mesajları veriyor.Bu koşullarda hedefin bir Kuzey Irak-Güneydoğu entegrasyonu olduğunu söylemek mümkün hale geliyor. Güneydoğu ilgisi Bu gelişmeler içinde Türkiye'nin, Barzani ve ABD ile bir "PKK pazarlığı" içinde olduğu Ankara kulislerinde dillendiriliyor.Türkiye'nin, Irak politikasını, Kuzey Irak'ta bir Kürdistan'ı "kırmızı çizgi" olarak değil de bir "iyi komşu" gözüyle görmesi karşılığında PKK'nın etkisiz kılınması...Denklem böyle kuruluyor.Denklemin iki tarafının birbirine eşit olup olmadığı ciddi tartışma götürür durumda kuşkusuz...PKK'nın lider kadrosundan birkaç ismin Türkiye'ye teslim edilmesi veya bunu aşacak girişimlere olanak sağlanması, karşılığında, ileride bağımsızlık ilanı dahil Kuzey Irak'taki "Kürdistan realitesi"nin kabul edilmesi... Son gelişmeler ve asker-sivil söylemler, Ankara'nın bir süredir "Kürt sorunu"nu Barzani'ye havale ettiği izlenimi doğuruyor.Ankara'nın beklentileri ile ABD ve Barzani'nin beklenti ve hedefleri teraziye vurulsa acaba hangi taraf ağır basar?Düşünmeye değer... fbila@milliyet.com.tr 'İyi komşu' ve PKK