Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Dışişleri Bakanı Ali Babacan’ın Avrupa Parlamentosu’nda, Türkiye’de sadece gayrimüslimlerin değil, Müslümanların da dini özgürlüklerle ilgili sorun yaşadığını söylemesine tepkiler sürüyor.
Ali Babacan bir gaf mı yaptı, yoksa Türkiye’yi şikâyet etmek mi istedi?
CHP lideri Deniz Baykal, Babacan’ın gaf yapmadığını, aksine, taşıdığı zihniyeti bilerek yansıttığını, bu uğurda ülkesini bile şikâyet edecek kadar laiklik karşıtı bir kafa yapısına sahip olduğunu söyledi.

‘Vahim bir olay’
Baykal, dün bu konudaki sorularımı yanıtlarken, Ali Babacan’ın sözlerini şöyle değerlendirdi:
“Önce şunu söylemeliyim ki, Ali Babacan, Dışişleri Bakanı sıfatıyla ülkesine bu kadar hakaret etmeyi nasıl içine sindirebildi? Bunun tarihte bir örneği daha yoktur. Hem Dışişleri Bakanı sıfatı taşıyacaksınız hem de ülkesini üstelik çok haksız yere yerden yere vuracaksınız; ülkenize hakaret edeceksiniz. Bu çok, ama çok vahim bir olaydır.”

‘Pes doğrusu’
Baykal, Babacan’ın bu sözleriyle Türkiye’yi iki alanda da haksız yere küçük düşürdüğünü şöyle ifade etti:
“1- Babacan bir kere Türkiye’de gayrimüslimlerin baskı altında olduğunu söylemiş oldu. Böyle bir durum yok. Bir Dışişleri Bakanı, haksız yere gayrimüslimler baskı altında diyebilir mi? Babacan diyor. Çünkü onun derdi başka.
2- Babacan, öyle bir şey olmadığını bildiği halde Türkiye’de Müslümanların da baskı altında olduğunu söylüyor. İnsaf demek lazım. Türkiye’de neredeyse nüfusunun tamamı Müslüman olan halkın, ibadetini yerine getirme konusunda ne şikâyeti var? 80 bine yakın cami var. Her gün 70 milyona yakın insan ibadetini özgürce yerine getiriyor. Ezanı okunuyor, namazını kılıyor, orucunu tutuyor, bayramını yapıyor. Böyle olduğu halde Dışişleri Bakanı, Müslümanlar baskı altında diyebiliyor. Pes doğrusu!”

‘Bu bir itiraftır’
Baykal, Türkiye’nin İslamın en güzel yaşandığı ülke olduğunu de belirterek şöyle konuştu:
“Türkiye İslamın en güzel, en temiz yaşandığı ülkedir. Bütün dünya da bunu biliyor. Türkiye İslamın, içten, temiz, coşkuyla yaşandığı bir ülkedir. Bayramlarımız da bunu gösterir. Buna rağmen Türkiye’de Müslümanların baskı altında olduğunu, dini özgürlüklerle sorunu bulunduğunu söylemek gaf yapmak değil, başka bir zihniyet, başka bir niyet taşımanın itirafıdır. Neyin itirafıdır? Kafalarında başka bir İslam olduğunun itirafıdır. Laiklikle sorunları bulunduğunun itirafıdır.”

‘Kafalarındaki nedir?’
Baykal, Babacan’ın sözlerinin başka bir zihniyetin ifadesi olduğunu öne sürerek şöyle devam etti:
“Şunu sormak gerekir: Müslümanlara baskı yapan kimmiş? Eğer böyle bir baskı varsa 6 yıldır iktidarlar, neden bir şey yapmamışlar? Acaba Babacan’ın kafasında başka bir İslam mı var ki, şikâyetçi oluyor? Babacan’a yetmeyen nedir? Bu soruların yanıtı açıktır: Babacan ve AKP, laik cumhuriyetten şikâyetçidir. Bu tür sözler başka AKP yetkilileri tarafından da söylendi. Avrupa Parlamentosu’nun kulislerinde dillendirildi. Biz bunları duyar ve gerçekleri söylerdik. Şimdi Dışişleri Bakanı düzeyinde resmi ağız olarak söylenir hale geldi. Babacan’ın sözleri AKP’nin bugünkü laik rejimden rahatsız olduğunun kanıtıdır.”