Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


UMUT, bir telefonun ucunda sallanıyor...
Eğer "alo"nuz değerse köşeyi dönüyorsunuz.
Hele bir de Güner Ümit veya Mehmet Ali Erbil'in "acıma" duyguları ayaktaysa, şansınıza diyecek yok. Arabayı veya 10 milyarı cebe attınız demektir.
Çarkıfelek ve Turnike programları vatandaşın gündeminde ilk sırayı işgal ediyor.
Programlar çeşitli açılardan eleştiri yağmuru altında. Programlar kadar programları arayanlar da değişik açılardan hırpalanıyor.
Üzerinde düşünülmesi gereken, "telefonun ucuna takılan umut parçası"na vatandaşın yaptığı toplu hamledir. Bu umut parçasını yakalayan vatandaşın Güner Ümit veya Mehmet Ali Erbil'e, "yalvarıp yakarması", "ipucu dilenmesi" küçümsenip aşağılanacak, gülünüp geçilecek bir "komiklik" değildir.
Gelir dağılımı uçurumunun yer yer 25 kata kadar çıktığı bir ülkede, "Turnike" ve "Çarkıfelek" gibi oltaya takılmış yemlere, vatandaşın aç balık sürüsü gibi hücum etmesi doğaldır.
Bu gülünecek değil, düşünülecek bir durumdur.
* * *
"TURNİKE" ve Çarkıfelek" vatandaşın bir yüzünü gösteriyorsa, öteki yüzünü de her gece saat 24'te Flash TV'de tiyatro sanatçıları Bahadır Tokmak ve Turgay Yıldız'ın "Bizim Kahve" programı gösteriyor.
Bahadır ve Turgay, araba veya para dağıtmıyorlar. Yaptıkları bir anda köşeyi dönebilme umudu satmak değil, ülkedeki ekonomik, sosyal, siyasal çarpıklıkları sergilemek.
Bizim Kahve'de vatandaşın öteki yüzü çok net görülüyor. Turnike ve Çarkıfelek'i telefonlarla kilitleyen aynı vatandaş, gece 24'ten sonra da Bizim Kahve'yi kilitliyor.
Gece 24'e kadar bir telefon kişisel kurtuluşa...
Gece 24'ten sonra bir telefon toplumsal kurtuluşa...
Çözülmesi gereken kilitlenme Turnike veya Çarkıfelek'te değil, Bizim Kahve'de...



Yazara E-Posta: f.bila@milliyet.com.tr