Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

RAHŞAN ECEVİT: DUALARIM BÜLENT'LE "Hâlâ göremedim, ama dualarım Bülent'le. Daha önce de çok zor sağlık sorunlarını atlattı, umarım bunu da atlatmayı başarır. Çok zor anlar geçirdi."(Rahşan Hanım, Bülent Bey'i iki gün daha göremeyeceğini düşünüyordu ama tekrar GATA'ya döndüğünde doktorlar görmesine izin verdiler. Rahşan Hanım, yoğun bakımda Ecevit'i gördükten sonra odasına daha moralli döndü.) Rahşan Hanım, güçlü, mücadeleci, dirayetli kişiliğiyle tanınır. Kolay pes etmez... Dün de koltuğunda dimdik oturuyordu. Kendini bırakmamış, umutsuzluğa kapılmamıştı. Geceyi nasıl geçirdiğini sorduğumda, "Tabii çok üzüntülü ve endişeliydim" diye yanıtlayarak, devam etti:"Ama doktorlar sakinleştirici bir hap verdiler. O beni biraz rahatlattı. Sanıyorum heyecanlanıp rahatsızlanmamdan çekindiler."Rahşan Hanım, Bülent Bey'in rahatsızlandığı anı şöyle anlattı:"Kocatepe Camii'nde, menfur saldırıda öldürülen Danıştay üyesi Özbilgin'in cenazesine katıldık. Orada biraz heyecanlanmış, üzülmüştü. Yorulmuştu ve terlemişti. Bu olay onu yıkmıştı. Eve geldik. Duş alıp dinlenmeye çekildi. Dinleniyordu ama uyumuyordu. Ben kötüleştiğini, fenalaştığını anladım. Hemen Recai Bey'i ve Tolga Bey'i (koruma müdürleri) aradım. Sağ olsunlar, çok kısa sürede hem ambulans, hem de Doktor Mücahit Bey'i getirdiler. İlk müdahale yapıldı. O arada GATA'yı aramış, hazırlamışlar. Beyin kanaması dendi. Bir ara neredeyse öldü, dendi, sonra ameliyata aldılar." "Bülent'i ameliyata aldıklarından beri görmedim" diye söze başladı Rahşan Ecevit, Oran'daki kütüphane evde: Rahşan Hanım, ameliyat için doktorlar izin istediklerinde çok zor anlar yaşadığını da şöyle aktardı: "Tabii ameliyata karar vermek çok zordu. Ama sonuçta imza verdim. Ameliyat yapmazsak kaybedeceğiz ama ameliyat yaparsak da kaybetme ihtimali var dediler. Karar vermek çok zordu. Doktorlar, sağ olsunlar, ameliyatın iyi geçtiğini söylediler. Açık ameliyat yapmışlar. Açıp kanı boşaltmışlar. Büyük bir kanama olduğunu söylediler. Şimdi, iki gün boyunca uyutmaları gerekiyormuş. İnşallah, iyileşir ve vatanına hizmet etmeyi sürdürür. Hep bu idealle yaşadı. Kafası ülke sorunlarıyla doluydu; son zamanlarda rejimin gidişinden endişe ediyordu. Dün cenazeye giderken, evden çıkmadan, bu hükümetin istifa etmesi gerekir diye bir demeç verdi." 'Karar vermek çok zordu' Rahşan Hanım'a, Kocatepe Camii'nde cenazeye katılmasının rahatsızlığını tetiklemiş olabileceğine ilişkin görüşleri anımsattığımda şu karşılığı verdi:"Sayın Özbilgin'e yapılan suikasta çok üzüldü, sadece değerli bir şahsın kaybı için değil, rejimin sürüklendiği nokta itibarıyla da çok üzülmüştü. Bu nedenle mutlaka merhum Özbilgin'in cenazesinde olmak istedi. Ben de engel olmak istemedim. Çünkü ben de orada olmak istiyordum. Tabii hem stresliydi, hem kalabalık ve sıcaktı. Dönünce hemen dinlenmek istedi. O heyecan, o üzüntü etkilemiş olabilir." 'Cenazede olmak istedi' Rahşan Hanım, Bülent Ecevit'in rejimin geleceğinden endişe duyduğunu, Danıştay'a yapılan saldırının bu endişesini artırdığını belirterek, "Ancak, Atatürk'ün Cumhuriyet'i emanet ettiği gençlere güveniyordu" dedi.Rahşan Ecevit, Danıştay saldırısıyla ilgili olarak, belki Bülent Bey adına da şu demeci verdi:"Türkiye Cumhuriyeti geçen gün çok değerli bir evladını kaybetti. Kendisine Allah'tan rahmet, ailesine başsağlığı dilerim. Bu sadece değerli bir şahsın kaybı değil, aynı zamanda, rejimin kundaklanmasıdır. Onun ölümünden rejimimizi tehlikeye sokan bu hükümet sorumludur. Bu hükümet ülkemizi kapılı kapılar ardında yönetiyor, kararlar alıyor, yürürlüğe koyuyor, milleti hiçe sayıyor. Bu gidişle Türkiye Cumhuriyeti'nin ilelebet payidar kalması mümkün görünmüyor. Dilerim Allah'tan, bir gün milletimiz onların saklandıkları bu kapıların üzerlerine dışarıdan kilit vurur ve Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalır." 'Gençlere güveniyordu' Rahşan Hanım, Bülent Ecevit'in yaşına ve sağlık koşullarına rağmen Kocatepe'ye giderken, Başbakan Erdoğan'ın Antalya'ya gitmesini de şöyle değerlendirdi: "Tek kelimeyle ifade etmek gerekirse, Başbakan korktu ve kaçtı. Cenazeye gelemedi. Bunun başka bir anlamı yok. Zaten camide de vatandaşın tepkisini, öfkesini gördük." 'Başbakan korktu ve kaçtı' Rahşan Hanım demecini bitirmişti ki Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen içeri girdi. Üzüntülerini bildirdi. "İnşallah bu kez de bu mücadeleyi kazanacak" diye duygularını ifade etti. Yılmaz Hoca, Bülent Bey'in her dakika ülke sorunlarına çözüm aramaya çalıştığını, kafasının sürekli bununla meşgul olduğunu anımsattı, son dönemde, geliştirmeye çalıştığı ittifak formülü üzerinde yoğunlaştığını söyledi. Rahşan Hanım'ı GATA'ya uğurlarken biz de Bülent Bey'e iyilik dileklerimizi ve dualarımızı gönderdik. fbila@milliyet.com.tr Büyükerşen'in ziyareti