Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Atatürk’ün büyüklüğünü gösteren örneklerden biridir.
Dünyada çocuklara bayram armağan eden tek liderdir Atatürk.
Büyük zorluklarla kurduğu ve “En büyük eserim” dediği cumhuriyeti gençliğe emanet etmesi de Atatürk’ün ileri görüşlülüğüdür.
Cumhuriyeti gençlere emanet etmesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluş gününü de yarının gençleri olan çocuklara bayram günü diye seçmesi anlamlıdır.
Yarın ülkeyi yönetecek olan büyüklerin bugünün gençleri olduğunun bilinciyle hareket eden Atatürk, eğitim birliği ilkesiyle de çocukların yeşereceği, o gençlerin yetişeceği, hurafelerden uzak, bilimsel anlayışı yol olarak göstermiştir.

Hedef kitle çocuklar
Cumhuriyetle yetişen ilk kuşaklar bu anlayışın ürünüdür. Okullarıyla, öğretmenleriyle, köy enstitüleriyle, halkevleriyle, laik cumhuriyetin, bilim ve teknolojinin önemini bilen ve çocuklarını da öyle yetiştiren kuşaklar sayesindedir ki, Türkiye, İslam dünyasında, demokratik ve laik tek ülke olabilmiştir.
Kurulduğu günden bu yana cumhuriyetin laik niteliğine karşı olan, din esaslı bir devlet ve toplum isteyenler, aynı yol ve yöntemle mücadele ediyorlar. Bugün aldıkları mesafeye bakıldığında hiç de küçümsenmeyecek bir aşama kaydettiklerini söylemek mümkündür. Onlar da tıpkı Atatürk gibi işe çocuktan başlamışlardır.

Ağaç yaşken eğilir
Laik cumhuriyete karşı mücadele, “sabırla, sessiz ve derinden” yürütülmüştür. Bugün bu mücadelenin meyveleri uç göstermeye başlamıştır. El attıkları alan, çocuklar ve eğitim olmuştur. “Ağaç yaşken eğilir” özdeyişine uygun biçimde, işe okullarla girişmişlerdir.
Bir taraftan siyasi iktidar, müsait oldukça devlet okullarında yürütülen laik cumhuriyet karşıtı eğitim çabalarını daha sonra özel sektöre yaygınlaştırmayı başarmışlardır. On yıllardır süren bu kararlı, azimli, organize faaliyet sabırla sürdürülmüş, hedef kitle olan çocuklar devlet kadroları, toplum liderlikleri için eğitilmiştir. Bugün Atatürk’ün açtığı yoldan geçmeyen; geçmek bir tarafa, o yolu tıkamak için uğraşan yasama, yürütme, özellikle de yargı ve güvenlik mensuplarının çokluğu, o sessiz ve derin çalışmaların sonucudur.
Acaba bu çocuklar nasıl eğitiliyor? Hangi değerlere bağlı büyüyorlar?
Sistem, nasıl sürekli laik cumhuriyete karşı çocuklar ve gençler üretiyor?
Buna karşı kamuda veya özel sektörde, Atatürk ilke ve devrimleri, demokratik-laik cumhuriyet idealine bağlı çocuklar ve gençler yetiştirmek için ciddi bir çaba var mı?
Eğitimi kaybeden her şeyi kaybeder.
Laik cumhuriyeti, Atatürk devrimlerini koruyabilmek, çağdaş eğitimi koruyup geliştirmeye bağlıdır.
23 Nisan’lar bu sorunu özünden kavramaya vesile olmalıdır.
Eğitim alanı boş bırakılır, önemsenmezse yarın çok geç olur.