Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


       Bu sorumuza, "İstediğim her şeyi yapamam" diye yanıt veriyor 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel...
       "Neden" diye sorarsanız diye devam ediyor:
       "Ben sizim kadar özgür değilim. 7 sene cumhurbaşkanlığı, 12 sene başkanlık, 21 sene parti başkanlığı yaptım. Her isteğimi yapamam."
       "Ama bir beklenti var" diyerek sorumuzu sürdürüyoruz:
       - Çankaya'dan ayrıldıktan bu yana, sizinle ilgili bir beklenti oluştu. Özellikle sonbaharda yeniden sokağa çıkacağınız, merkezi sağı toparlayacağınız, siyasete döneceğiniz yolunda söylentiler yoğunlaştı. Böyle bir düşünceniz var mı?
       "Benden çok beklenti var" dedikten sonra, kendine bir soru yönelterek devam ediyor Demirel:
       "Ben ne yapacağım? Daha bugün sabah gelip sordular. Geçin başımıza, düşün önümüze gibi halktan gelen talepler var. Ama ben şu anda bir şey yapma durumunda değilim. Ben Türkiye'ye 50 sene hizmet ettim. Türkiye benden bir şey isterse bundan kaçmam. Yalnız Türkiye ne ister, ne zaman ister, ister mi, istemez mi, bu benim henüz yakalayabildiğim bir şey değil."
       "Tabii" diyor Demirel, "benim bir ölçüm var."
       "Ölçü"yü İkinci Dünya Savaşı'nın ünlü generali McArthur'a atıfta bulunarak ortaya koyuyor:
       "Genel McArthur Çin'e savaş ilan etti 1950'de. ABD Başkanı Truman da onu görevden aldı. McArthur o zaman bir kahramandan da öte adeta bir ilah. Bir sivil cumhurbaşkanı görevinden aldı. Tartışma başladı. Truman haklı mı, değil mi? Senatoda bir soruşturma komisyonu kurdular. Komisyon o zaman Genelkurmay başkanı olan, Avrupa'daki birliklere komuta eden İkinci Dünya Savaşı'nın bir başka ünlü generali Bradley'i çağırdı. Dedi ki, 'Kim haklı? Truman mı, McArthur mu?' General Bradley şu cevabı verdi:
       - Çin'e açılacak savaş yanlış olur. Wrong place, wrong time, wrong enemy, yani yanlış yer, yanlış zaman, yanlış düşman... Bütün bunların doğru olması lazım. Aksi halde mücadeleye girmek gerekmez. Benim ölçüm bu. Ama doğru koşullar bir asırda da oluşabilir, kısa sürede de... Siyaset sürprizlerle doludur."
       Demirel ölçüyü böyle koydu...
       General Bradley'in sağladığı doğrular bir araya gelmezse, bir mücadeleye girmesi söz konusu değil, gelirse de ortaya çıkmaya hazır.
       Bu Demirel'in çalışma düzeninden de belli oluyor...
       Kuleli Sokak'taki yeni çalışma bürosunda Çankaya'daki çalışma düzenini aynen sürdürüyor. Günlük kabuller ve cumhurbaşkanıyken yaptığı gibi izlediği dosyalar ve konular. Resmi mesai yürütür gibi çalışmalarını sürdürüyor.
       Masasının üstündeki dosyalar Demirel'in, Çankaya'dan sonra hiç "soğumadığını" gösteriyor. İşte dosyalardan birkaç örnek:
       Deprem, Enerji Sorunu ve Barajlar, Avrupa Birliği, Güneydoğu, Lozan ve Kürt Sorunu, Tarım, Dış Ticaret, Ombusdman...
       Çankaya'daki gibi gece yarılarına kadar çalışıyor...
       Hem yarın siyasete dönecekmiş gibi güncel, hem de hiç dönmeyecek gibi teorik ve zihinsel...


Yazara E-Posta: fbila@milliyet.com.tr