Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Liderlerin bu konuya ilişkin açıklama ve tutumlarının kamuoyunda geniş yankı bulması, tartışmalara yol açmasının nedeni de bu duyarlılıktır.Örneğin Başbakan Erdoğan'ın "Askerlik yan gelip yatma yeri değildir" sözü, sarf edildiği günden bu yana siyasetin gündemindedir. Başbakan Erdoğan, bugün bile bu sözünü izah etmeye, düzeltmeye çalışıyor. Bu çabası, "özür dileme"ye kadar vardı.Erdoğan'ın bu gayretinin nedeni de yine aynı duyarlılıktır.Son günlerde ise DYP lideri Mehmet Ağar'ın, "Dağda silah yerine ovada siyaset" sözü yoğun biçimde tartışılıyor. Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt'ın, Ağar'ın bu yaklaşımını eleştirmesi de aynı duyarlılığın bir ifadesi...Ağar, sözlerine açıklık getirerek, Org. Büyükanıt'ın algıladığı gibi bu sözleriyle bir genel af imasında bulunmadığını, amacının, PKK bağlamında ova ile dağ arasındaki bağlantıyı kesmek olduğunu açıkladı. Bundan sonra dağa çıkılmasın diye bu yaklaşımı gösterdiğini ısrarla vurguladı. Buna rağmen tartışma devam edeceğe benziyor. PKK ve askerin PKK'yla mücadelesi Türkiye'nin en duyarlı konusudur. Olaya PKK açısından bakalım...PKK'nın ovada siyaset yapma sorunu var mı?Yok. PKK ovada siyaset yapıyor. Hem ovada siyaset yapıyor hem de dağda silahla geziyor.Güneydoğu'da yerel yönetimlerin önemli bir bölümünü bu çizgide siyaset yapan kişi ve partiler tarafından kazanıldı. Bu konudaki örnekler, PKK'nın "Dağda silah, ovada siyaset" çizgisini kanıtlayacak nitelikte. O kadar ki, baba ovada belediye başkanıyken, çocuğu dağda PKK kadrosunda bulunuyor.PKK'nın ovada siyaset sorunu yok.TBMM'de siyaset sorunu var.Dağ-ova ilişkisini yürütenlerin, bu iki olguyu "birbirinin güvencesi" olarak gördüklerine de şüphe yok.Bu durum geçen günlerde DTP Genel Başkan Yardımcısı Tuğluk tarafından, "PKK ile DTP'nin tabanı aynı" sözleriyle de yansıtılmış oldu.Bu söylem, ovada siyaset yapanların, dağdaki PKK ile ilişkilerini kesmek gibi bir yaklaşım içinde olmadıklarını da gösteriyor. Bu çizgideki parti ve kuruluşlar için siyaset alanındaki sorun yüzde 10'luk baraj. Talep, bu barajın DTP'nin de TBMM'ye gireceği bir düzeye düşürülmesi.Ancak bu, PKK'yla çizgi birliğinin bozulması, ilişkinin kesilmesi anlamına gelmiyor, bu siyaset içinde doğuracağı sonuç PKK ile TBMM arasında ilişki kurulması olacaktır. Merkez sağ ve soldaki partilerin soruna siyaset yoluyla yaklaşımları da bu nedenle tasvip edilmiyor.Ovada siyaset yapmak PKK'nın değil diğer partilerin sorunu olarak duruyor. Ovadaki siyaset PKK, bağımsız Kürt devleti kurmak amacıyla kurulmuş bir terör örgütü. Bu amacından vazgeçtiğini ise, Abdullah Öcalan'ın yakalanmasından sonra -konjonktürel olarak- vurgulamaya başladı. Bağımsızlığı erteleyen veya öne çıkarmayan, ancak aynı yolda adım sayılabilecek diğer siyasi talepleri gündemde tutmak için çaba sarf ediyor.Bu talepler PKK'nın "Dağda silah, ovada siyaset"inin talepleri:1- Genel af,2- Kürtçe eğitim,3- Tek devlet de olsa "iki ulus"un kabul edilmesi ve Anayasa'ya geçirilmesi.PKK gibi örgütlerin siyasi hedeflerine ulaşmadan, zorunlu kalmadıkça silah bıraktıkları görülmemiştir.Siyasetteki zorluk, kamuoyundaki duyarlılık buradan kaynaklanmaktadır. fbila@milliyet.com.tr PKK'nın siyasi hedefi