Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


       Erbakan Hoca yeniden tartışma konusu.
       Nedeni, uyum yasaları çerçevesinde Siyasi Partiler Yasası'nda yapılacak değişiklik.
       Hoca, Siyasi Partiler Yasası'nın 95. maddesi hükmü nedeniyle bağımsız aday olamadı.
       Söz konusu hüküm, "...fiilleriyle siyasi partinin kapatılmasına neden olanlar on yıl sürüyle bir başka siyasi partiye alınamazlar ve milletvekilliği için aday olamazlar" diyor.
       Böyle dediği için de Hoca'nın 18 Nisan'da yaptığı bağımsız adaylık başvurusu Yüksek Seçim Kurulu tarafından kabul edilmemişti.
       Şimdi, yapılacak değişiklikte Anayasa'ya uyum gereği, Siyasi Partiler Yasası'nın 95. maddesindeki "milletvekiliği için aday olamazlar" hükmü kalkacak.
       Yeni düzenlemede ne "olabilirler" ne de "olamazlar" hükmü yer alacak.
       95. maddeye Anayasa'nın 69. maddesindeki hüküm aynen konulacak.
       Anayasa'nın 69. maddesindeki, "Bir siyasi partinin temelli kapatılmasına beyan ve fiilleriyle sebep olan kurucuları dahil üyeleri, beş yıl süreyle bir başka partinin kurucusu, üyesi, yöneticisi ve denetçisi olamazlar" hükmü, Siyasi Partiler Yasası'na taşınacak.
       Anayasa, "milletvkilliği için aday olamazlar" demediği için, Siyasi Partiler Yasası'nda da böyle bir yasak yer almayacak.
       * * *
       BU durumda şu soru gündeme gelecek:
       Anayasa'da da Siyasi Partiler Yasası'nda da bağımsız adaylık yasağı olmadığına göre Erbakan Hoca aday olamaz mı?
       Anayasa bir başka partiye üyeliği, yöneticiliği ve denetçiliği yasakladığı halde milletvekilliğini niye yasaklamamış?
       Acaba Anayasa koyucu, üyeliği yasaklarken milletvekilliğini unuttu mu?
       Bu Anayasa koyucunun ihmali mi?
       Yoksa, Anayasa koyucu, bağımsız milletvekilliği adaylığını "kişisel özgürlük alanı" olarak görüp özellikle mi yasaklamadı?
       Ankara'daki yaygın kanı Anayasa koyucunun bağımsız milletvekilliği adaylığını yasaklamayı unuttuğu yolunda.
       Siyasiler ve hukukçular bunu Anayasa koyucunun bir "ihmali" olarak değerlendiriyor.
       Fazilet sözcüleri Anayasa ve yasanın yeni halinde bağımsız adaylık yasağı bulunmayacağı için Erbakan ve arkadaşlarının aday olabileceği görüşündeler.
       Hükümet kanadı ise Anayasa'nın 69. maddesindeki yasaklar ve milletvekilliğinin 84. maddeye göre düşürülmüş olması nedeniyle bağımsız adaylık yolunun açılmayacağı kanaatindeler.
       Konuyu Yüksek Seçim Kurulu Başkan Yardımcısı Sabri Çoşkun'a sorduk.
       Çoşkun durumu şöyle izah etti:
       "Biz Erbakan'ın adaylık başvurusuyla çıkan uyuşmazlık önümüze geldiğinde Anayasa, Siyasi Partiler Yasası ve Anayasa Mahkemesi kararına dayanarak karar verdik. Anayasa'nın 69. maddesinin son fıkrası `kanunla düzenlenir' diyor. Kanun da (Siyasi Partiler Kanunu'nun 95. maddesi) 10 yıl süreyle yasaklıyor ve milletvekilliği için aday olamaz, diyor. Anayasa 5 yıl dediği için, biz bunun beş yılını ve aday olamaz hükmünü uyguladık. Yeni düzenleme nasıl olur bilmiyoruz. Eğer yeni düzenlemeden sonra bir adaylık başvurusu olur ve bir uyuşmazlık çıkarsa konu yine Yüksek Seçim Kurulu'nun önüne geldiğinde, biz veya o zamanki heyet bunu karara bağlar."
       Coşkun'un sözlerinden anlaşılıyor ki, YSK, Anayasa'nın 69. maddesinin son fıkrası delaletiyle Siyasi Partiler Yasası'ndaki hükmü uygulamış. Bu hüküm, yasağı kaldıracak şekilde düzenlenirse YSK'nın Erbakan ve aynı durumdaki arkadaşlarının bağımsız adaylık başvurusu halinde YSK değişikliği dikkate alacağı söylenebilir.
       Tabii işin bir de pratik yönü var.
       Erbakan Hoca'nın durumu, ancak yasaklı olduğu süre içinde bir erken seçim olursa tartışılacak.
       Seçimler Erbakan Hoca'nın yasağı dolduktan sonraki bir tarihte yapılırsa zaten aday olabilecek.



Yazara E-Posta: fbila@milliyet.com.tr