Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


       Başbakan Ecevit'in Rusya gezisi boyunca, "Bakü - Ceyhan", "Mavi Akım" ve "Hazar Geçişli Türkmen Gazı" projeleri arasında "rekabet" ön plana çıktı.
       Türkiye'nin özellikle ABD ile Rusya arasında, "kaldığı" ve ABD, Azerbaycan, Türkmenistan'ın baskısıyla, Mavi Akım'ı frenlediği, hatta rafa kaldırma eğiliminde olduğu kanısı yaygınlaştı.
       Oysa gerçek böyle değil.
       Doğalgaz konusunda perde arkasında asıl kavga Azerbaycan'la Türkmenistan arasında yaşanıyor. Ecevit ve Ersümer'in Moskova'da bulundukları süre içinde, Ankara'da üst düzeyde Azeri ve Türkmen heyetleri, Enerji Bakanlığı'nda kıyasıya bir müzakere başlattılar, bu müzakere dün de sürdü.
       Hazar Geçişli Türkmen Gazı'nda sorun Türkiye'nin Mavi Akım'ı tercih edip, Türkmen gazına uzak durması değil. Aksine Türkiye, bu projede Azeri - Türkmen kavgasında arabulucu rolünde.
       Başbakan Yardımcısı Ersümer, Moskova'dan gelir gelmez bu kavganın içine düştü ve ayagın tozuyla Azerilerle Türkmenleri uzlaştırmaya çalıştı. Bu da gösteriyor ki Türkiye, hem mavi Akım'da hem Bakü - Ceyhan'da hem de Türkmen Gazı projelerinde samimi...
       * * *
       Azerilerle Türkmenler arasındaki kavga nereden çıkıyor ?
       Ankara'da Azerbaycan Başbakan Yardımcı Gurban Yolluyev'in başkanlık ettiği heyetle, Türkmenistan Çalışma Grubu Başkan Yardımcısı Valey Aleskerov'un başkanlık ettiği heyet, projede farklı seçenekler savunuyorlar.
       Azerilerin savundukları şu:
       1- Biz ayrı bir doğalgaz boru hattı yapmamız gerektiğini düşünüyoruz. Şah Denizi'ndeki doğalgazı Türkiye'ye taşıyacak Azerbaycan - Türkiye boru hattı. Öncelik bu hatta olmalı.
       2- Bu proje kabul edilmezse, Türkmenistan'dan döşenecek boru hattına biz de Şah Denizi gazını vermeliyiz. Bunun için bu hattan bize kontenjan ayrılmalı.
       3- Bu yapılmazsa biz hattın Azerbaycan'dan geçecek kısmının yapımına katılmayız.
       Türkmen ise bunları kabul etmiyorlar. Diyorlar ki :
       1- Asıl proje Hazar Geçişli Türkmen Gazı Projesi'dir. Azerilerin ayrı boru hattı yapmalarına gerek yok.
       2- Bizim boru hattımızda Azerbaycan geçiş ülkesidir. Hattın sahipliği bizimdir. Bu hattın Azerbaycan'a kapasite ayırmamız gerekmez. Ayrıca Azeri gazının miktarı önemsizdir.
       İşin bir de siyasi yönü var...
       Türkmen tarafı, Azeriler'in Rusya'nın etkisinde olduğunu ve Türkmen hattını bu nedenle istemediklerini düşünüyor. Nedeni, Türk doğalgaz boru hattının Türkmenistan'ı Rusya'ya ekonomik ve siyasi bağımlılıktan büyük ölçüde kurtaracak olması...
       İşte, Başbakan Yardımcısı Ersümer bu düğümü çözmek ve Türk Gazı Projesi'nin çerçeve anlaşmasını AGİT zirvesinde imzalanabilir hale getirmek için yoğun bir arabuluculuk yapıyor. Sorun Türkiye'nin tercihlerinden değil Azeri - Türkmen kavgasından kaynaklanıyor.
       * * *
       Ve Mavi Akım Projesi...
       Ersümer bu projeden dönüş olmadığını rakamlarla vurguluyor:
       1- Mavi Akım için Rusya karadaki boru hattını döşemeye başladı. Biz bu proje için 50 milyon dolar avans ödedik. Bu para Samsun - Ankara hattını yapacak olan Rus Gasprom şirketinin inşaat firmasıyla Haznedar - Öztaş ortaklığına anlaşma gereği verildi.
       2- Mavi Akım'dan gelecek gaz için dört tane doğalgaz çevrim santralı ihale ettik. Yer teslimleri yapılıyor. Bunlar Ankara, Adapazarı, Gebze ve İzmir santrallarıdır. Bunların inşası yakında başlıyacak ve bir yıl içinde bitecek.
       3- İran gazı için Doğubeyazıt boru hattını yürüten Fernaz firmasına Refahyol hükümeti döneminde 20 milyon dolar avans verildi. Gaz 1999 başında gelecekti, hala yapım bitmedi. Gaz açığımız olacak.
       3- Bu koşullarda Mavi Akım'dan nasıl geri dönebiliriz? Santrallar bittiğinde Mavi Akım olmaz ve gaz gelmezse ben üretmediğim elektriğin, almadığım gazın parasını mı vereceğim? İhale edilen dört santralda 6 milyon metreküp gaz çevrilecek. Bu bugün kullandığımız gazın yarısına yakın bir tutar.
       4- Her yıl bize petrol ve gaz taşıyan tankerlere 60 miyon dolar navlun parası ödüyoruz. Oysa bu projeler gerçekleştiğinde petrol ve gazı vanayı açınca alabileceğiz. Evimizdeki su muslukları gibi. Navlun bedelinden de kurtulacağız.
       Sonuç :
       Türkiye üç projeyi de gerçekleştirme konusunda istekli, samimi ve kararlı.
       Ankara'nın, hedefi Mavi Akım projesi yürürken, AGİT zirvesinde Bakü - Ceyhan ve Türkmen Gazı Projesi'ni de imzalayarak, 2020 yılına kadar Türkiye'nin enerji sorununu çözmek ve dünyanın en önemli enerji köprüsünü kurmak...



Yazara E-Posta: fbila@milliyet.com.tr