Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

       ZONGULDAK'ta gözyaşları siyah akar...
       Filyos Çayı gibi...
       Bartın Çayı gibi...
       Asma Deresi gibi...
       Kömüre değmeyen su yoktur ki siyah akmasın...
       Kömürün çocukları felakete alışkındır...
       Ya grizu...
       Ya göçük...
       Ya kara sel...
       Zonguldak, Bartın, Karabük, Yenice, Çaycuma, Gökçebey, Kokaksu yine siyah sular altında...
       Her yıl güneşi görmeden kömüre gömdüğü onlarca insanı, kazma peşinde yitirilen gençliği, ocak dehlizlerinin yutup çökerttiği evleri yetmezmiş gibi...
       Yıllardır toprak altında, dere yataklarında, göçük üstlerinde yaşam mücadelesi veren bu çilekeş insanlar şimdi de kara selle boğuşuyor.
       Felakette yaşamını yitirenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına sabır diliyoruz.
       Bir dilek de, devletin bölgeyi felaketten felakete hatırlamaması...
       Kara sele karşı süratle organize olan ve can kaybının artmasını önleyen devletin ilgisini felaketten sonra da sürdürmesini diliyoruz.
       Silahlı Kuvvetler ve Ankara'da oluşturulan kriz masasının organize ettiği kurtarma ve yardım çalışmaları en önemli teselli kaynağı...
       Dileriz bu felaket bölgenin topyekün ele alınmasına vesile olur.
       Yıllardır dere yataklarındaki düzensiz yerleşimden, kömür ocaklarının yol açtığı çatlak mahallelerden, ağır çalışma koşullarından, elden çıkarılmaya çalışılan kömüründen yakınan bölge halkı için bir "kurtarma planı" yapılır ve uygulanır.
       Sadece grizu, göçük ve sel için değil Zonguldak havzasının kurtarılması için bir "kriz masası" kurulur.
       Ankara felaketten zarar görenlerin devlete borçlarını 2000 yılına kadar erteledi. Halk Bankası kredi borçlarını erteleyip, faiz oranlarını düşürdü.
       Bunlar elbette nefes aldırıcı önlemler.
       Ancak Zonguldak havzasına ilgi felaket önlemleriyle sınırlı kalmamalı...
       Sular çekildikten sonra yine kaderine terkedilmemelidir.


Yazara E-Posta: F.Bila@milliyet.com.tr