Başbakan Ecevit, hangi uyarıyı yapsa, Öcalan, İmralı'dan hemen olumlu yanıt veriyor:
- Bekletme kararı istismar edilmesin.
- İstismar söz konusu değil, en duyarlı kesim olunacaktır.
- Siyaset yapmasın. Orası siyaset kürsüsü değil.
- Siyaset yapmıyorum.
- Demeç vermesin.
- Konuşmama kararı aldım.
Anlaşılıyor ki Öcalan, liderlerin aldığı kararın bozulmasına yol açacak bir tavır içinde görünmek istemiyor. PKK'nın yaptığı açıklamalar da aynı yönde.
Bu, liderlerin aldığı bekletme kararını koşula bağlamalarının etkili olduğunu gösteriyor. Şimdilik alınan tepkiler beklenen yönde.
Tabii işin provokasyona çok uygun olduğu da unutulmamalı. Bu nedenle, Öcalan ve PKK'nın kendi içlerinde çok dikkatli olmaları gerekiyor.
* * *
BU ilk sonuçlara karşın, kamuoyu yine de Öcalan'ın İmralı'daki konumundan rahatsız. Özel muamele görmesini istemiyor. Alınan kararın Öcalan ve PKK tarafından bir ödün olarak değerlendirilmesinden endişeli.
Başbakan Ecevit de kamuoyunun bu eğilimini fark etmiş olacak ki, Öcalan'ın mahkum olduğunu unutmaması gerektiğini anımsatan açıklamalar yapıyor.
Peki bundan sonra Öcalan'ın İmralı'daki hareket sahası ne olacak?
Bu soruyu, Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'e yönelttik.
Bakan Türk, Öcalan'ın güvenlik gerekçesiyle İmralı'daki özel koşullarda tutulduğunu belirttikten sonra şu bilgiyi verdi:
- Öcalan artık bir mahkumdur. Güvenlik hariç, diğer alanlarda her mahkum gibi muamele görecektir.
- Bundan kasıt nedir?
- Şimdi mahkumların konuşmasını veya yazmasını yasaklayan bir hüküm yok. Elbette konuşabilir, yazabilir. Yasaların yasakladığı şudur: Konuşmaların ve yazıların suç teşkil etmesi. Eğer konuşmaları ve yazdıkları, suç teşkil ederse onun gereği yapılır.
- Bunun ölçüsü nedir?
- Öcalan da her mahkum gibi suç teşkil etmeyecek içerikte mektup yazabilir. Biliyorsunuz cezaevinde olduğu halde gazetelere yazı yazan mahkumlar var. Önemli olan yazılıp - çizilenin suç oluşturmaması. Yine diğer muhkumlar gibi avukatları ve ailesiyle görüşebilir. Haftada bir gün bu görüşmelere açıktır.
- Konuşmaları veya yazdıkları suç oluşturursa ne olur?
- O zaman savcıların harekete geçmesi gerekir. Bir de avukatları aracılığıyla verdiği mesajlar var. Bunların içeriği de önemli. Öcalan'ın avukatlarının yaptığı, savunma hizmetini aşan işlevler. Savunma kavramı içinde mahkumun siyasi demeçlerini taşımak yoktur. Bu bakımdan baroların da harekete geçmesi gerekir. Meslek kuruluşu olarak avukatların bu faaliyetlerini değerlendirmeleri gerekir. Ayrıca avukatların faaliyeti de suç teşkil ediyorsa o zaman savcılar avukatlara karşı da harekete geçerler.
* * *
BAŞBAKAN'ın ve Adalet Bakanı'nın açıklamalarından Öcalan'ın İmralı'daki hareket sahası da ortaya çıkıyor.
Hükümetin, liderlerin aldığı kararı ve koşulları, yakından izleyecekleri anlaşılıyor. Öcalan'ın da bunun farkında olduğu...
Yazara E-Posta: fbila@milliyet.com.tr
