Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Kıbrıs Türkü’nü egemenliğine, özgürlüğüne kavuşturan Rauf Denktaş’ı kaybettik.
Uğruna ömrünü vakfettiği KKTC’de hayata huzur içinde veda ettiği son nefesinde, “Söyleyin kendilerine burası bağımsız bir cumhuriyettir” diye seslenmesinden belliydi.
Rauf Denktaş, sadece Kıbrıs Türkleri için değil, Türk ulusu için ulusal bir kahramandı.
Bugün Kıbrıs Türkleri, vatanım diyebildikleri bir toprağa, benim diyebildikleri egemen bir devlete, barış ve güven içinde bir yaşama sahiplerse bunu Rauf Denktaş’a borçlu olduklarının bilinci içinde yas tutuyorlar.
Sadece Kıbrıs Türkleri ve KKTC değil, Türk ulusu ve Türkiye de bu kahraman evladı için yas tutuyor.

Anıt mezar
Rauf Denktaş, trafik kazasında yitirdiği oğlu Raif Denktaş’ın yanına defnedilmeyi vasiyet etmiş.
Ancak O, sadece Denktaş ailesine ait bir değer değil artık. Rauf Denktaş, Kıbrıs Türklerine, Türk ulusuna, tarihe mal olmuş bir ulusal değer, abideleşmiş bir isimdir.
Bu nedenle de yüksekten KKTC’yi görebileceği bir anıt mezar yakışır Rauf Denktaş’a...

Ömür boyu mücadele
Rauf Denktaş, İngiltere savcısı olarak Kıbrıs’ta çok rahat bir yaşam sürebilir, Türkiye’de veya İngiltere’de lüks içinde yaşayabilirdi. Ama O, her şeyi elinin tersiyle itti, kâh yeraltında kâh yerüstünde her an ölümle burun buruna zorlu bir mücadeleyi tercih etti.
Yaşamını Kıbrıs Türkü’nün davasına adadı ve son nefesine kadar bu davadan bir an olsun vazgeçmedi.
Denktaş’taki o mücadele azmi olmasaydı, Kıbrıs Türkü bugünlere ulaşamazdı.
Denktaş, Kıbrıs Türkü’nün kurtuluşunda kendine Atatürk’ü örnek almış büyük bir liderdi.

Tarih Denktaş’ı doğruladı
Rauf Denktaş, Cumhurbaşkanlığı’nın son döneminde hiç hak etmediği bir kampanyaya maruz kaldı.
Kıbrıs’ta çekilmeye zorlandı. Çözümün önündeki tek engel olarak gösterildi.
“Eğer Denktaş olmasa, Kıbrıs sorununun çözümünün işten bile olmadığı, Rum yönetiminin çoktan hazır olduğu” propagandasıyla siyaset dışına itilmeye çalışıldı.
Uğruna ölümlerden döndüğü Kıbrıs davasının lideri gibi değil 40 yıllık takozu gibi gösterildi.
Ankara arkasından çekildi, Annan Planı sihirli değnek olarak sunuldu.
Ancak tarih Denktaş’ı doğruladı, O’nu çözümün engeli olarak görüp gösterenleri tekzip etti.
Bugün KKTC’de Denktaş çizgisi yeniden iktidarda, Ankara yine Denktaş’ın çizgisinde.
Annan Planı’nın bir faydası olduysa o da Denktaş’ın haklı olduğunu kanıtlamış olmasıdır.
Tüm dünya çözüm istemeyenin Rum tarafının olduğunu net bir şekilde gördü.

Gördü de ne oldu?
Yine Denktaş’ın öngördüğü gibi Türk tarafı cezalandırıldı, Rum tarafı ödüllendirildi.
Şimdi Güney Kıbrıs, Avrupa Birliği’nin dönem başkanı...
Ankara, herkesin kendi yoluna gitmesinden dem vuruyor.
KKTC’nin tanınması için kampanya başlatmaktan söz ediyor.
İki egemen devlete ve eşit temsile dayanan bir çatı devlet kabul edilmedikçe, KKTC’nin bağımsız kalacağını ilan ediyor.
Rauf Denktaş, Kıbrıs Türkü’ne egemenliği, özgürlüğü, güvenliği, barışı tattırdı.
Bundan sonra kimsenin gücü Kıbrıs Türkü’nü geriye götürmeye yetmeyecektir.