NATO hava harekatıyla Miloşeviç'i durdurabilmiş değil.
Olayda Rusya faktörü giderek belirginleşiyor.
Rusların 8 savaş gemisini Adriyatik'e gönderme kararı endişeleri artırdı.
Ankara Rusya'nın bu kararını nasıl görüyor?
Başbakan Ecevit, Rus savaş gemilerinin boğazlardan geçişinin Montrö Anlaşması'na uygun olduğunu söylerken, bu gelişmenin Miloşeviç'i "yüreklendireceğini" de vurguluyor.
Ankara'da devletin zirvesinin bu gelişmeyle ilgili endişelerini şöyle özetlemek mümkün:
1- Rus savaş gemilerinin Adriyatik'e gitmesi gerginliği artıracaktır.
2- Gemilerin hangi amaçla gittikleri belli değil.
3- Ruslar toplayacakları istihbaratı Belgrad'a verebilir.
4- Savaşın genişlemesi halinde Rusya yanlış yerde durabilir ve bir faciaya yol açabilir.
* * *
Rusya'nın gücü NATO'yu durdurmaya ve bir kara savaşını göze almaya yetebilir mi?
Ankara'da devletin üst düzeyinin bu soruya verdiği yanıt şöyle:
"Ankara da, Washington da, Brüksel de Rusya'nın bu gücü olmadığı kanaatinde. Hatta genel eğilim Rusya'nın blöf yaptığı yolunda. Bugünkü koşullarda Rusya'nın maddi, askeri ve moral gücü böyle bir riski üstlenmeye uygun değil. Ancak eski dünya düzeni ölçüleriyle varlık göstermeye çalışıyor. Bütün bunlara rağmen Rusya'nın Belgrad'ın arkasında durması işi zorlaştırıyor."
Moskova'nın Belgrad üzerindeki etkisini kullanması için en fazla çaba harcayan başkentlerden biri Ankara.
Ankara, Moskova'nın yanlış yerde durduğu kanaatinde...
Üst düzey bir diplomat Ankara'nın bakışını şöyle özetliyor:
"Bosna'da etnik temizlik yapıldı. Rusya yanlış yerde durdu. Şimdi Kosova'da aynı şey yapılıyor. Rusya yine yanlış yerde. Eğer 21. yüzyıla girerken etnik temizliğin insanlık suçu olduğuna Rusya da inanıyorsa NATO'nun yanında durmalıdır."
Rusya'nın tavrı, bir kara harekatını kolayca göze alamayan NATO'yu bu konuda daha da pasifleştirebilir.
Hava harekatıyla Miloşeviç'in savaş gücü belki iyice kırılır ama, o arada Kosova'ya da olan olur.
Ankara'nın Rusya faktörüne ve muhtemel gelişmelere bakışı özetle böyle...
Yazara E-Posta: fbila@milliyet.com.tr
