Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AB ilerleme raporundaki eleştiriler için "sudan bahaneler" yorumunu yaptı.
Erdoğan'ın teşhisi doğru...
"Uygulamayı görelim" gibi nereye çekerseniz oraya gidecek lastikli bir yaklaşım sergiliyor AB ilerleme raporu...
Ve açık biçimde Kıbrıs koşulunu da öne sürüyor...
Başbakan Erdoğan'ın beklentisi AB'nin artık müzakere tarihi vermesi. Ama ilerleme raporundaki hava bu beklentiyle örtüşmüyor.
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, her ne kadar raporu, "beklendiği gibi, gerçekçi, objektif" diye yorumlasa da onun da beklentilerini karşılamadığı belli...
Oysa bu uğurda KKTC'de iktidar değişikliğini destekleyen ve Denktaş sonrasında "çözüm" sözü ve sinyali veren Erdoğan ve Gül, AB'den daha sıcak bir rapor ve tarih taahhüdü bekliyorlardı.
Şimdi ise Başbakan, "sudan bahaneler" diyecek kadar, AB'ye tepkili görünüyor.
AB'de bahane çok...
Kuşku yok ki, AB, Ankara'yı Kıbrıs konusunda sıkıştırıyor. Ancak, Kıbrıs, AB'nin istediği biçimde Annan Planı üzerinden gitse bile AB'nin müzakere tarihi vereceğine yönelik bir garanti yok. O aşamadan sonra da bir başka bahane bulması AB için hiç zor değil...
Eğer Başbakan Erdoğan da bu noktaya geldiği için AB raporuna tepki gösterip KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş'a sahip çıkan bir pozisyon alacaksa, bu konuda gecikmemelidir. Ok yaydan çıktıktan sonra tepki vermek Ankara ve KKTC'nin elini güçlendirmeye yetmez. Kıbrıs pozisyonu da elden giderse Türkiye'nin "uygulama talimatı" beklemekten başka yapabileceği bir şey kalmayacaktır.
Ankara'dan çok Brüksel ve Atina'ya kulak verilerek geliştirilen politikaların vardığı durak "sudan bahaneler"se, hükümetin durup düşünmesinde sayısız fayda var...
Tabii, iş işten geçmeden...
