Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Türkiye, Libya’dan gerçekleştirdiği başarılı tahliye operasyonuyla tüm dünyanın takdirini topladı. Bugüne kadar Libya’da 30 bin civarında olduğu bildirilen vatandaşlarımızın 14 bini ülkeye sorunsuz biçimde getirildi. Tahliye aynı hızla devam ediyor.

Uyumlu çalışma
Libya gibi cehenneme dönmüş bir ülkeden bu kadar canı çok hızlı ve güvenli biçimde kurtarmak hızlı ve uyumlu bir çalışmanın ürünüydü.
Hükümet, Libya’da olan biteni ve olabilecekleri çabuk gördü ve çok hızlı refleks gösterdi. Dışişleri Bakanlığı’nda kurulan kriz merkezi süratli bir biçimde iletişimi sağladı.
Dışişleri Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Türk Hava Yolları, Türk Silahlı Kuvvetleri, Kızılay, Afet İşleri, İstanbul Büyükşehir Belediyesi eşgüdüm içinde kurtarma operasyonunu birlikte gerçekleştirdiler.
Sivil ve askeri 25 uçak, sivil ve askeri 5 gemi, 5 firkateyn seferber oldu. Hem Trablus’tan hem Bingazi’den kurulan tahliye köprüsü sorunsuz ve güvenli bir biçimde çalıştı.
Türkiye’nin tahliye operasyonunu gören, Libya’da vatandaşı bulunan diğer ülkeler de Ankara’dan yardım istediler. Ankara, 579 yabancıyı da gemi ve uçaklarla tahliye etti.
Vatandaşlarımız Libya’da can pazarındayken, bu çalışmalar siyasi polemik konusu yapılmamalı, iktidarıyla, muhalefetiyle, siviliyle, askeriyle bu operasyona destek verilmelidir. Bu destek, vatandaşlar Türkiye’ye ulaştıktan sonra da devam etmelidir. Vatandaşlarımıza yardım için her kurum elinden geleni yapmalıdır.

Kıyımsız çözüm
Libya’daki isyanın, yüzlerle ifade edilen can kayıplarına yol açtığı haberleri geliyor.
Libya’nın büyük bölümü, Kaddafi’nin kontrolünden çıkmış durumda. Başkent Trablus’un bazı bölgelerinin de muhaliflerin kontrolüne geçtiği haberleri geldi. Bu koşullarda Kaddafi’nin yapacağı tek şey iktidarı bırakmak ve iç savaşı zorlamaktan vazgeçmektir. Dünya da Kaddafi’nin bir çılgınlıkla kıyım yapmasını önlemek için etkili yöntemler geliştirmek zorundadır.

Kaddafi yalnız bırakılmalı
Halk hareketi başladığında Kaddafi yönetiminin önde gelen birçok ismi muhaliflerin safına geçti. Bu sürecin hızlanması ve Kaddafi’nin yalnız bırakılması gerekiyor.
Halkını düşünen, kıyım suçuna ortak olmak istemeyen başta asker ve polis gücü olmak üzere tüm kurumların yöneticileri, Kaddafi’yi terk etmelidir. Bu sağlanırsa Kaddafi’nin parayla getirttiği katiller de etkisiz kalırlar.

Türkiye’nin ağırlığı
Türkiye, tahliye operasyonunda hem Kaddafi’yle hem muhalefetle temas kurabilen tek ülke olduğunu gösterdi. Ankara, bu ağırlığını, bir taraftan Kaddafi’nin bir çılgınlık yapmasını önlemek diğer taraftan uluslararası toplumu harekete geçirmek bakımından da kullanmalıdır.
Türkiye’nin tahliye yeteneği Kaddafi’nin ülkedeki yabancıları rehin almasını önleyecek en etkili yol olarak görülüyor. Tahliyelerin hızlanması, uluslararası girişimler için daha uygun bir ortam hazırlayacaktır.
Bu girişimlerde öncelik Libya’da can güvenliğinin sağlanması, çatışmaların sonlandırılması olmalıdır. Birleşmiş Milletler başta olmak üzere tüm uluslararası örgütlerin hedefi Libya’da barışı sağlamak böylece katliamları önlemek olmalıdır. Libya halkının canı, petrol ve gazdan önce gelmelidir.