Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Sağlık Bakanlığı, hastanelerin tabelalarındaki “T.C.” kısaltmasının kaldırılmasına karar verdi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kısaltması olan “T.C.” ibaresi, Hakkâri-Şemdinli’deki Devlet Hastanesi’nin tabelasından da kaldırıldı, İzmir-Bayındır Devlet Hastanesi’nden de...
Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, bu kararının gerekçesini, “Sağlık Bakanlığı’nın logosunda zaten T.C. var, bağlı kuruluşlarda olması mantıksız” diyerek açıkladı.
Müezzinoğlu, böyle dedi ama kamuoyu öyle algılamadı. Bu süreçte, hastane tabelalarından, “T.C.”nin kaldırılması, yeni süreçte Abdullah Öcalan’ın koşullarından biri olarak algılandı. Bu algı, tepkilere de neden oldu.
Böyle bir koşul olmasa bile, halkın algısının bu yönde oluşmasının nedeni, PKK’nın, yıllardır bayrak da dahil Türkiye Cumhuriyeti devletini temsil eden bütün simgelerin Güneydoğu’dan silinmesi gayretidir.
Türkiye Cumhuriyeti’nden olumsuz bir tonlama ile “T.C.” diye söz eden PKK’lılar, yıllar boyu çocuklara da bu simgeyi “düşman” olarak bellettiler.
Bayrak da dahil Türkiye Cumhuriyeti’nin simgelerini binalarında, toplantılarında, mitinglerinde kullanmadılar, zaman zaman protesto çığlıkları içinde yaktılar, parçaladılar.
Bu görüntüler, toplumun belleğinde henüz tazedir.
Böyle bir ortamda özelikle Abdullah Öcalan ve dolaylı olarak Kandil’le müzakere yürütüldüğü bir dönemde, Sağlık Bakanlığı’nın, “T.C.” ibaresini kaldırması yanlıştı.
İzmir-Bayındır’da halkın gösterdiği tepki üzerine hastane tabelasından kaldırılan T.C. yeniden yerine konuldu.
Nitekim Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, yanlışlığın farkına vardı ve bu kararından vazgeçtiğini televizyonda açıkladı.

Trakya Üniversitesi’nin yanlışı
Benzer bir yanlışı da Edirne’de Trakya Üniversitesi yaptı.
Üniversite, yenilenen internet sitesinde ana sayfanın en üstünde yer alan Türk bayrağı ve Atatürk logosunu kaldırdı.
Üniversite veya site yöneticileri, herhalde, “yeni süreçte böyle yapmak gerekir” diye düşünmüş, kraldan fazla kralcı bir anlayışla hareket etmiş olmalı.
“Hayatta en hakiki mürşit ilimdir” diyen dünyadaki tek lider Atatürk’tür.
Sadece bu nedenle bile Atatürk’ün ismini ve resmini taşımak üniversitelerimiz için utanılacak bir durum değil, ancak onur olur.

Karşılığı yok
Bu tür hareketler, “PKK’nın silah bırakmasına yardımcı olur” düşüncesiyle yapılıyorsa yanlış bir yaklaşımdır. Durumdan vazife çıkarılarak, yaranma düşüncesiyle yapılıyorsa daha da yanlıştır.
Veya fırsat bu fırsattır diyerek hareket ediliyorsa bunun toplumda bir karşılığı olmadığı unutulmamalıdır. Nitekim gelen tepkiler de bu gerçeği gösteriyor.
PKK’ya silah bıraktırma projesinin başarıya ulaşması için Türk bayrağı ve Atatürk’ün silinmesi, yüzyıllardır var olan Türk milleti gerçeğinin yok sayılması, Türkiye Cumhuriyeti’nin temel niteliklerinin değiştirilmesi gerekmiyor.
Bu gayretlerin barış içinde bir arada yaşama amacına hizmet etmediği gibi aksine ayrılıkçı hareketlerin amacına hizmet edeceği de açıktır.