Başbakan Bülent Ecevit, herkesi
"düşünmeye" davet ederek Hindistan'a gitti. Kendisinin de, dün bu köşeden duyurduğumuz gibi
"hükümetten ayrılmak dahil" bütün olasılıkları düşüneceğini açıklayarak...
Anlaşılıyor ki, Başbakan ikinci oylamanın sonuçlarını da görmek istiyor. İkinci oylamaya kadar da en azından olumlu oy vermeyen iktidar milletvekillerinin, kararlarını değiştirmelerini bekliyor.
"İki adım sonrasını düşünün" diyerek de, hem hükümetin dağılabileceğini, hem de ekonomik ve siyasi istikrarsızlık doğabileceği uyarısında bulunuyor.
Peki bu tabloyu ANAP lideri Mesut Yılmaz nasıl değerlendiriyor?
Yılmaz, dün yaptığımız görüşmede,
"koalisyonun bozulup bozulmayacağı" yönündeki sorumuzu şöyle yanıtladı:
- Bunu liderler değerlendirir. Hükümetin kaderi, liderler zirvesinde belli olur. Sayın Başbakan, Hindistan'dan dönünce - muhtemelen pazartesi günü - liderler zirvesi yapılır.
- Sayın Ecevit veya Sayın Bahçeli'yle görüştünüz mü?
- Hayır. Oylamadan sonra görüşmedik. Dediğim gibi değerlendirme liderler zirvesinde olur.
- Bu süreçte ANAP'a çok eleştiri yöneltildi. İmzaların arkasında durulmadığı vurgusu yapılıyor?
- Ben müneccim değilim. Gizli oylamada kimin ne oy verdiğini bilemem. Ama şu kadarını söyleyeyim ki, ben, ANAP'ın bir emrivakiyle hareket etmeyeceğini, iradesinin böyle bir yolla belirlenemeyeceğini söylemiştim. Biz kamuoyuna karşı açık ve dürüst bir tavır izledik. 22 arkadaşım önergeleri imzalamadılar. Bunu da açıkladılar. Tahmin ediyorum, oy vermeyen arkadaşlarım da bunlardır. Ama rakamlar diğer partilerde çok daha fazla fire olduğunu gösteriyor. ANAP'ın şeffaf ve dürüst bir politika izlediğini rakamlar da ortaya koydu.
- Fazilet Partisi'yle pazarlık, durumu değiştirir mi?
- Ben pazarlık yönteminin yanlış olacağını başından beri söylüyorum. Sayın Devlet Bahçeli de aynı görüşte. Yanlış olur.
* * *
İLK oylamada 253'e kadar düşen oyların, ikinci oylamada 367'ye çıkarılması mümkün mü?
ANAP kurmayları böyle bir beklentinin gerçekçi olmayacağı görüşündeler. Değerlendirmeleri şu:
- Fazilet'in tüm oyları gelse bile yine yetmiyor. Bu cenazenin canlanması çok güç. Fazilet Partisi'yle pazarlık nereye kadar sonuç verecek ve ne pahasına yapılacak?
* * *
FAZİLET Partisi'ndeki havaya gelince...
FP lideri Kutan'ın,
"Diyaloğa hazırız" sözlerine Başbakan Ecevit'in yanıtı,
"Diyaloğu geride bıraktık, diyalog yine olur ama daha önce de bir uzlaşmaya varılmıştı" biçiminde oldu. Bu sözleriyle Ecevit de sınırsız ödüne dayalı bir pazarlığa açık olmadığı mesajını verdi.
FP'nin önde gelen isimleri ne düşünüyor?
Genel başkan adayı Abdullah Gül,
"Dayatma, Çankaya krizi yarattı. Ancak biz Meclis'in üzerinde anlaşabileceği bir aday çıkabileceğine inanıyoruz" diyor ve Demirel formülüne ışık yakmayacakları mesajı veriyor.
Grup Başkanvekili Bülent Arınç da, oylama sonucunun, hükümetin teklifi geri çekmesini gerektirdiğini ortaya koyduğunu vurgulayarak,
"Biz de aday çıkarabiliriz, bu ben de olabilirim" diyor.
* * *
CUMHURBAŞKANI Demirel, bu koşullarda adaylığı kabul etmeyeceğini açıklar mı?
Çankaya'dan gelen hava böyle bir eğilim taşımadığı yönünde.
Görev süresinin dolacağı 16 Mayıs'a kadar devlet işlerini her zamanki gibi yürütecek. Kendini bu olayın dışında görüyor. Kararı bu...
Yazara E-Posta: fbila@milliyet.com.tr
