Nükhet Everi

Nükhet Everi

nukheteveri@yahoo.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Düşlerinizdeki siyah-beyaz Casablanka’dan, koyu Berberi çadırlarına; oradan mavi şehir ve kırmızı tuğladan mimarisiyle Marakeş’e, bir renk senfonisi sunar size Fas


Yıllar önce sinema tarihinin kült filmlerinden “Casablanca” ile ünlenen Fas, dünyanın en güzel ve en renkli ülkelerinden. Afrika kıtasının kuzeybatısında Atlas Okyanusu ve Akdeniz’e kıyısı olan Fas’a, çok sıcak olduğu için yaz ayları dışında hemen her ay gidilebilir. Organize bir turla gidecekseniz değişik konseptlerde ve değişik uzunluklarda turlar sunuyor acenteler. Bu turların kapsamında genellikle Casablanca (Kazablanka), Marakeş ve Fez şehirleri vardır. Vaktiniz çok dar olabilir, ama çölde safari yapmak, Berberi çadırlarında konaklamak, Atlas Dağlarını görmek, Atlantik kıyısındaki muhteşem şehir Essaouria, ulaşımı zor olduğu ve vakit aldığı için çoğu acentenin programına almadığı Mavi Şehir diye bilinen Chefchaouen (Şafşavan) mutlaka bir Fas gezisinin olmazsa olmazları arasında.
Her gittiğiniz yerde karşınıza çıkacak çarşılara bayılacaksınız. Marakeş’teki UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne giren Jemaa el Fna Meydanı’nı ve elbette renkli çarşısını mutlaka görün; ama her zaman çok kalabalık olan bu çarşıda tedbiri elden bırakmadan gezmelisiniz.

Marakeş’te mavi düşler



Son yıllarda Fas, özellikle Marakeş YSL (Yves Saint Laurent) Müzesi’nin açılmasıyla tüm dünyanın ilgisini üzerine çekiyor. Majorelle Bahçeleri içinde yer alan bu müze mutlaka ziyaret edilmeli.

Marakeş’te mavi düşler



Majorelle mavisi

Majorelle Bahçeleri içinde bir de Berberi Müzesi var. Onu da görmenizi öneririm. Şunu belirteyim ki Majorelle Bahçeleri, Berberi Müzesi ve YSL Müzesi giriş biletleri ayrı ayrı alınıyor, elbette kombine bilet alma şansınız da var. Güzel fotoğraflar çekmek, rahat ve sakin gezebilmek için erkenden gitmenizi öneririm. Çok büyük bir bahçe olmamasına karşın burada Akdeniz ikliminde yetişen tüm bitkileri, ağaçları bir arada görmek çok heyecan verici.

Majorelle Bahçeleri’nin hikâyesi de ilginçtir. 19. yüzyılın sonlarında doğan ünlü Fransız ressam Jaques Majorelle, 20. yüzyılın başlarında Fas’a gelir ve Marakeş’in renklerine ve ışığına hayran kalınca, burada sulak bir arazi satın alır. Dünyanın dört bir yanından getirdiği bitkileri ekerek müthiş bir bahçe yaratır ve kendisi için bu bahçenin içinde bir Fransız mimara resim atölyesi yaptırır. 1962 yılında ölene kadar burada yaşar ve bu muhteşem bitkilerin ortasında, onların rengini ortaya çıkaracak öyle bir mavi ton yakalar ki, bu renk “Majorelle mavisi” olarak anılır o günden sonra. Marakeş aslında yörenin toprağından yapılmış tuğla ve sıvayla ortaya çıkan mimarisinden ötürü kırmızı bir şehirdir ve bu iki tezat renk Marakeş’te o kadar uyum sağlar ki her yerde birlikte kullanılırlar. Yves Saint Laurent, bu bahçeyi 1980’de satın alıp bakımlı hâle getirir. Burada çok mutlu yıllar geçirir ölümüne kadar. 2008 yılında öldüğünde hayat arkadaşı P. Berge burayı YSL Vakfı’na bağışlar. Majorelle’in resim atölyesi de bir Berberi Müzesi olarak düzenlenir. Marakeş’te ayrıca Fas İslam mimarisinin en güzel örneklerinden Bahia Sarayı’nı, 12. yüzyılda inşa edilen dünyanın en büyük camilerinden Kutubiye Camii ve muhteşem minaresini görün; diğer tüm sokak aralarından çıkılan çarşılarını, Marakeş Müzesi’ni gezin. Fez şehrinin ünlü tabakhanelerine gidin; o renkleri fotoğraflayın, daracık sokaklarında ve çarşılarında dolaşın.

Marakeş’te mavi düşler



Casablanca filmi Casablanca’da çekilmemiş olsa da ondan esinlenilerek yapılan Rick’s Cafe’ye mutlaka gidin ve yemek yiyin.

Aklınızda bulunsun

Hangi mevsimde giderseniz gidin gündüz ve gece sıcaklık farkı çok fazla olduğundan, valizinizi ona göre hazırlayın. Kalabalık yerlerde dolaşırken çantanıza, cüzdanınıza ve telefonunuza çok dikkat edin. Fas’tan argan yağı, nane çayı, değişik baharatlar, babuç denilen terlikler, renkli fularlar ve özellikle de tajin denen güveç kaplarından almadan dönmeyin.