Serkan Ünsal

Serkan Ünsal

serkan@serkanunsal.com

Tüm Yazıları

Bugün 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü. Başlıkta yazdığı gibi Türkiye’de hem kadın hem de girişimci olmak cümlesinin girişimci olmak kısmına sayfalarca yazı yazabilirim fakat kadın olmak kısmına yazmam imkansız. Ne kadar empati yaparsak yapalım, bunu en iyi anlatabilecekler kadınlar. Yine de istatistiklere bakarak birkaç yorum yapabilirim. Bu nedenle startups.watch’un bu hafta yayınladığı kadın girişimcilerle ve yatırımcılarla ilgili rapordan notlar paylaşayım istedim.

Türkiye’de 2010-2018 yılları arasında kurulmuş girişimlerin (teknoloji alanındaki) %13.6’i ile %17.6’sı kadın girişimciler tarafından kurulmuş. Genel ortalamaya baktığımızda ise bu oran %14 civarında. Tabi burada bir erkek ve bir kadın tarafından ortak kurulmuş girişimler de var.

Haberin Devamı

Globaldeki rakamlara baktığımızda benzer oranlar var. 2010 yılında global ortalama %9 iken bu oran 2018 yılına gelirken %17’lere kadar çıkmış. Bu oranların tabiki daha çok artması ve %50 olması gerekiyor. Bunun için erkeklerin de kadınların da yapması gereken neler var bilmiyorum. Özellikle girişimci olmaya çalışan kadınlar sosyal medyadan bana problemlerini, zorluklarını yazarsa memnuniyetle burada ilerleyen haftalarda dile getiririm.

Girişimlere yapılan yatırımlara baktığımızda, kadın girişimcilerimizin aldığı yatırımlar %11 ile %61 arasında değişen oranlara sahip. Girişim ekosistemimiz tutar olarak da adet olarak da küçük olduğu için birkaç büyük yatırım tüm oranları değiştirebiliyor. Örneğin kurucusu kadın olan (Demet Mutlu) Trendyol’un aldığı büyük bir yatırım veya kurucularından biri kadın olan (Hande Çilingir) Insider’ın aldığı büyük bir yatırım bir anda oranları yükseltebiliyor. O yüzden oranlara çok girmiyorum.

2010-2018 yılları arasında kadın girişimciler en çok eticaret, pazar yeri, biyoteknoloji, bebek ve ebeveyn ile ilgili konularda girişim kurmuşlar. Özellikle bebek ve ebeveyn dikeyinde kurdukları girişimlerden aslında anne olduklarında yaşadıkları sıkıntıları çözmeye çalışıp girişimci oldukları sonucuna varabiliriz çünkü en büyük girişimler girişimcilerin kendi yaşadıkları problemlere çözüm üretirken çıkıyor.

Haberin Devamı

Daha önceki yazılarımda son yıllarda yatırımlarda en büyük pasta payını yapay zeka, otonom araç, fintech gibi konular alıyor demiştim. Teknolojiye yönelen dünyada, kadın girişimciler özellikle bu konulara daha çok odaklanmalı ki pastadan daha çok pay alsınlar.

Geçtiğimiz sene Trendyol’un rekor bir fiyatla Alibaba tarafından satın alınması hem girişim ekosistemimiz için çok güzel bir haberdi, hem de Trendyol’un başında kadın girişimci olması açısından çok değerliydi. Yine benzer bir şekilde kurucusu kadın olan Insider girişiminin, Sequoia Capital’dan yatırım alması geçen senenin en güzel haberlerinden biriydi.

Girişim sermayeleri kadın girişimcilere yatırım yapıyor mu diye bakıldığında, 212 kurucusu kadın olan 5 girişime yatırım yapmış. Oran olarak da yaptığı tüm yatırımların %42’sine denk geliyor. Bu oran oldukça sevindirici.

Kadın yatırımcı konusuna gelirsek, Hande Enes geçtiğimiz senenin en aktif kadın yatırımcılarından biriydi. Melek ağı olarak da Istanbul Startup Angels ve kurucusu Gülsüm Çıracı en aktif yatırımcıların başında geldi. Yatırımcı sayısı olarak baktığımızda kadın yatırımcı sayımız çok çok az. Bu konuda başarılı iş kadınlarının melek yatırımcı olması konusunda desteklenmesi, bilgilendirilmesi şart. Girişim sermayelerinin partnerlerine baktığımızda ise 500 Istanbul’dan Rina Onur, Collective Spark’tan Sıla Çelik, ZMT Ventures’dan Zeynep Zorlu aklıma gelen ilk isimler. Fonlardaki kadın partner sayısının daha da artması şart.

Haberin Devamı

Girişimci olmak zor. Bir problem bulmanız, onu en iyi şekilde çözecek ekibi kurmanız, hayata geçirmeniz çok zor konular fakat on on beş yıl öncesine göre de bir o kadar kolay. Neredeyse her semtte bir kuluçka merkezi, hızlandırma programı bulabiliyorsunuz. Size mentorluk veren bir sürü deneyimli kişi var. Yatırımcı sayımız az ama güzel girişimlere her zaman kapıları açık. Devlet teşvikleri hiç olmadığı kadar fazla. Yazılım konusunda eskiye göre çok çok derin bilgiler bilmenize de gerek yok. Bundan belki on yıl önce yazılımcının dışında bir tasarımcı, bir sistem mühendisi daha işe almanız gerekiyordu. Şimdi ise fikrinizi belirli bir olgunluğa getirene kadar dünyanın öbür ucundaki bir tasarımcının tasarımını çok küçük meblağlara satın alabiliyorsunuz. Amazon Web Services gibi “Infrastructure As A Service” platformlarla veya Heroku gibi “Platform As A Service” platformlarla belli bir süre sistem mühendisi bile çalıştırmadan çok yüksek trafiklerde bile çalışan mimarileri kendi başınıza kurabiliyorsunuz. Yani girişimcilik zor olmasına rağmen bir o kadar da imkanlar çok çok kolaylaştı ve yaygınlaştı. O nedenle tüm girişimci olmak isteyen kadınlara ekosistemin tüm kapıları açık. Gelin, sorun, araştırın, dinleyin. Ben de bireysel olarak destek vermeye ve pozitif ayrımcılık yapmaya hazırım.

Son bir not; dün katıldığım ve startups.watch’un rakamları açıkladığı Amazon Web Services (AWS) Women in Tech forum etkinliğinde, kadınların teknolojide temsilini artırmanın ve Türkiye’de kadın girişimciliğini daha fazla teşvik etmenin yolları tartışıldı. Ayrıca, AWS Türkiye bulut bilişim teknolojisini öğrenmeye yönelik kadınlara özel ücretsiz bir eğitim düzenleyeceğini duyurdu. “We Power Tech Day in the Cloud” adlı eğitime katılmak isteyen tüm kadınlara duyurulur. Eğitim 18 Nisan'da AWS Türkiye yetkili eğitim iş ortağı Yönetim Akademi tarafından verilecek. Bir yerden başlamak gerekiyor, bu nedenle bu tip eğitimleri kaçırmayın derim.