Çağdaş Ertuna

Çağdaş Ertuna

cagdas.ertuna@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

82. ölüm yıl dönümünde Atatürk’ü sevgi, saygı ve özlemle anıyoruz.

Türkiye’nin bütün büyük şirketleri, iş adamları, sanatçıları ve devlet büyükleriyle hep birlikte.

Sadece biz değil, bütün dünya.

10 Kasım’da Atatürk’ü anmak için hazırlanan duygusal reklam filmlerinin sayısı bile her yıl daha da artıyor.

Geçen yıllarda beni en çok etkileyen, bir boya firmasının çağdaş sanatçı Ardan Özmenoğlu ile yaptığı ‘ilelebet’ mesajlı filmiydi.

Ardan Özmenoğlu post-itlerden bir Atatürk portresi yaptı, portreyi hazırlarken Atatürk’ün öğrettiklerini de tek tek yazdı.

Haberin Devamı

Filmin sonunda ise vurucu bir cümle vardı: “Büyük ölülere matem gerekmez, fikirlerine bağlılık gerekir.”

10 Kasım

İstanbul Modern’de Selma Gürbüz sergisi

“‘Dünya Diye Bir Yer’ üç yıl aradan sonra açılan ilk kişisel sergim. Gerek son dönem çalışmalarımın ilk kez toplu bir halde görülebilecek olması, gerekse de sanat hayatımın farklı dönemlerinden örnekleri bir araya getirmesiyle benim için çok özel bir sergi. İstanbul Modern’in ev sahipliğinde düzenlenmesi ise ayrıca çok anlamlı. Tam olarak bir retrospektif olmasa da, gerek eser sayısının çokluğu gerekse farklı dönemlerimden çalışmaları bir araya getiriyor olmasıyla retrospektife en yakın sergim denebilir. Benim için her sergi bir hesaplaşmadır, çok heyecanlanırım. Yaptıklarımı izleyiciyle paylaşmak, dünyamı korkusuzca önlerine sermek tarif edilemez duygular verir bana... Her sergi aynı zamanda yeni bir düşüncedir, yeni bir duygudur benim içim. O nedenle kendimi şanslı hissederim, çünkü kafamın içi hep doludur. Sonu gelmeyen bir doluluk... Hiçbir sergimin son nokta olmadığını bilirim bu yüzden. Her seferinde yeni bir arayışla, yeni bir yutkunmayla, yeni bir söz söyleme ihtiyacı hissederim” diye özetliyor Selma Gürbüz.

Selma Gürbüz’ün 35 yıllık sanat hayatını anlatan ‘Dünya Diye Bir Yer’ başlıklı sergisi 31 Mart 2021’e kadar İstanbul Modern’de görülebilir.

10 Kasım

Yoksa hâlâ gitmediniz mi?

Sanat galerilerini Dolapdere’ye getiren, oyunu değiştiren aslında geçen yıl 50. yılını kutlayan Vehbi Koç Vakfı’na bağlı Arter’di.

Haberin Devamı

Daha önce 9 yıl boyunca İstiklal Caddesi’ndeki yerinde ziyaret ettiğimiz Arter, Dolapdere gibi bir semti değiştirebilecek güce ve etkiye sahip tek müzeydi.

Zaten Grimshaw Architects imzalı bina başlı başına bir mimari eser.

Mimari dokunuşların arasından ise manzara şöyle: Dolapdere’deki çirkin yapılaşma ve sokakta asılı çamaşırların arasında tarihi bir kilise ve biraz ileride bir cami.

İşte asıl çağdaş sanat bu, 10 yıl sonra Dolapdere bambaşka bir yer haline geldiğinde bu görüntüyü belki de hatırlamayacağız bile.

Cevdet Erek’in Arter’deki galeri mekânına özel olarak tasarladığı sesli bir mimari yerleştirmeden oluşan Bergama Stereotip başlıklı kişisel sergisi 27 Şubat’ta açılmıştı ama ne yazık ki pandemi nedeniyle sergiyi henüz ziyaret edemeyenler var.

Küratörlüğünü Selen Ansen’in üstlendiği sergi, sanatçının Almanya’nın Bochum şehrindeki Turbinenhalle’de Ruhrtriennale kapsamında ilk kez 2019 yılında sergilediği, ardından Berlin’deki Hamburger Bahnhof Müzesi’nin tarihi binasında gösterilen Bergama Stereo başlıklı yapıtının devamı ve bir varyasyonu niteliğindeki bir yerleştirmeden oluşuyor.

Haberin Devamı

Hareket noktası olarak aldığı Büyük Bergama Sunağı’nın mimarisini ve serüvenini yeniden yorumluyor.

Sevindirici haber, sergi 3 Ocak 2021’e kadar uzatıldı.

Mutlaka görün.