O Rum asıllı bir Türk vatandaşı. Müslüman değil. Ama boynunda çevşen - i kebir taşıyor. Her cuma günü Eyüp Sultan’a gidip dua ediyor. Magazin dünyasının ‘kara kutu’su... Çok şey biliyor ama konuşmuyor... Şimdiye kadar basından gelen röportaj tekliflerini kabul etmeyen, Mehmet Ali Erbil’in çapkınlığıyla ünlü menejeri Stelyo Pipis, sonunda suskunluğunu Milliyet için bozunca, pek çok gerçek de gün ışığına çıktı...
Soyadın çok ilginç...
Soyadım aslında ‘Pipi’. Rumca, ‘Yaramaz çocuk’ demek. Askerde, Yılmaz adlı bir çavuştan ‘Bu ne biçim soyad?’ diye iki tokat bile yedim ama soyadımdan yana derdim, kompleksim yok. Türk vatandaşıyım. Burada doğdum, Erzurum Aşkale’de 18 ay askerlik yaptım. Bir annem, babam var. Ailem de doğma büyüme buralı. Bu ülkenin vatandaşı olmaktan da çok mutluyum. Ülkemi seviyorum.
Çapkınlık konusunda menajerliğini yaptığın Mehmet Ali Erbil’i bile solladın.
Tam 12 senedir bu alemin içindeyim. Alın yazısına inanırım. Kimseyi kovalamıyorum. Playboyluk yapmak için bu alemin içine girmedim. Bu alemdeyim, bu dünyadan ekmek yiyorum. Bu camia çok ayıp bir camia. Türkiye’nin nüfusu 70 milyon, eğlenenlerin 10 bin. BBG Evi’ndeki gibi 70 milyon, 10 bin kişiyi gözetliyor. Cumartesi Mengen’de konserdeydim; gencecik insanlar, kızlar geldi, sohbet ettik. Merak ediyorlar, ‘Ondan niye ayrıldın, şu nasıldı?’ diye. Ben sanatçı, şovmen, sinamacı ya da sporcu değilim. İnsanların beni görünce ‘Aaa Stelyo’ demesi beni çok rahatsız ediyor. Tek nedeni çapkınlık. Oysa benim TV dünyasına 12 yıllık emeğim var.
Sürekli Mehmet Ali Erbil’in yanında olmak da tabii büyük avantaj.
Bal tutan parmağını yalar. Zamparalık kötü değil. Hangi erkek çapkın değil ki!
‘Kumara servet harcadım’Bir de kumar tutkun var. Kumarda ne kadar para kaybettin?
Kazandığımın yarısını kumarda kaybettim. Kumardan elime geçen kocaman bir sıfır. Sigara içmem, alkol kullanmam. Uyuşturucudan nefret ederim. Tek kötü alışkanlığım kumar olmasaydı bugün kendime ait bir evim olurdu.
Kaç milyarlık bir ev?
200 - 250 bin dolarlık dairem olurdu.
‘Evet, o çeki verdik’Mehmet Ali Erbil ile eşi Sedef arasında 100 milyarlık bir çek konusu var. Nedir aslı?
Nikahtan sonra İffet Erkuvan’ın iki arkadaşı gelip, Sedef’in gelecek güvencesi için benden para istedi. Kendi açılarından haklılardı. Para yoktu, vadeli çek verdim. Ama onlar ertesi gün gidip, bankaya çeki sordular. Tabii karşılığı yok. Mehmet Ali, Sedef’e Bodrum’da yazlık alacaktı, istemediler. Çeki de ödemedik. Onun yerine Sedef’e düğün hediyesi olarak Mehmet Ali’nin Esenkent’te üç dairesinden ikisini verdik. İkisinin değeri 100 bin
dolar civarında. Bunları konuşmak bile ayıp. İffet Erkuvan, Nil Demirkazık gibiler Sedef’le Mehmet Ali’yi rahat bıraksalar, o zaman çok mutlu olacaklar.
Sedef, Mehmet Ali’den okul için lazım’ deyip fotoğraf makinesi ve bilgisayar istiyordu, aldı mı?
İkisini de aldı. Sedef, özel üniversitede okuyor. Yıllığı 10 milyar falan. Onu da Mehmet Ali ödüyor. Sedef’in iyi bir eğitim yapıp, kariyer sahibi olmasını istiyoruz.
Mehmet Ali Erbil’in hasta olmadan önce sağlık sigortası var mıydı?
Yoktu. Şu ana kadar hastalık nedeniyle harcadığımız para 250 bin doları buldu. Zaten sigortası da olmuş olsa, çoğu ilaçları karşılamıyormuş; çünkü cins bir hastalık onunkisi. Dünyada 65 kişide var.
‘Yeliz ayrılırsa sapıtır’Yeliz Yeşilmen’in de menajerisin. Sevgilisi, "Bizi Stelyo ayırdı" dedi. O işlere de karışıyor musun?
Gerçek tam tersi. Yeliz’e ilişkini devam ettir dedim. Çok mutlular. Ceyhun Başaran onu çok güzel koruyor, sahip çıkıyor. Yeliz’in ayrılmasını istemiyorum. Çünkü bilyorum ki ayrılınca sapıtacak.
Türkiye’de gerçek menajer var mı?
Yok. Eskiden Erkan Özerman ve Ahmet San vardı. Biz sanatçıların yardımcısıyız. Kabadayılar, sanatçıdan çok sanatçı menejerler var ama... Ben de böyle olacağım diye çok korktum bir zamanlar. Mehmet Ali’nin önüne geçmekten, saygısızlık yapmaktan korktum...
Ebru onu ‘doktorluk’ etmişEbru Gündeş’ten ayrıldıktan sonra psikolojik tedavi gördüğün doğru mu?
Ebru’yla iki sene süren bir beraberliğimiz oldu. Ayrıldıktan sonra psikolojik yardım aldığım doğru. 37 yaşında, yalnız bir adamım. Hiç evlenmedim. Sevmek, sevilmek hoşuma gidiyor. Bağlandıktan sonra kopmak zor geliyor bana. Ebru’da ciddi üzüldüm, bayağı zor bir dönem geçirdim ama sonra kurtardım. Onda bile bana Seda’nın (Sayan) yardımı oldu. Şu an güzel bir beraberliği var, Allah onu mesut etsin ama ben mesut olamadım onunla. Ebru’dan sonra aşka, sevgiliye tövbe ettim. Kimseye güvenim kalmadı. Günü birlik, küçük kaçamaklara başladım.
Yemek, su içmek gibi bir şey kadın - erkek ilişkisi.
Seda benim gerçek dostumStelyo Pipis, sürekli birlikte anıldığı Seda Sayan’ı da ‘Gerçek dostu’ olarak tanımlayıp, ilişkisini şöyle anlatıyor: "Sevgilim olarak yazılanların bir kısmı doğru değil. Mesela Seda Sayan’la aşk yaşamadım. Yedi yıllık bir dostluğum var onunla. Hayatımı kolaylaştıran, çok sevdiğim, saydığım bir kadındır Seda. Hayatımın en zor anlarında maddi - manevi destek oldu. Allah onu başımdan eksik etmesin. Bir senedir menajeriyim ve ondan para kazanıyorum."