CHP’nin 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 7 Şubat 2025’te KRT’ye konuk oldu. Gökhan Kayış, ‘Genel Kurul’da şaibe’ iddiasını sorunca Kılıçdaroğlu’nun söyledikleri şunlardı:
“Bu konuda bir sürü şey söyleniyor. Erdoğan, dört, beş kere ‘Şaibeli Kurultay’ dedi. Bu konuda partinin yetkili organlarının veya sayın genel başkanın çok açık bir açıklama yapması lazım. Ben, bu sorunun doğrudan muhatabı değilim. Doğrudan muhatabı aslında partinin genel başkanı. Ses çıkarılmazsa, pek çok soru işareti sıradan vatandaşın bile hafızasında yer alır.
En son Manisa Kongresi’nde yine Erdoğan söyledi. Bu beni rahatsız ediyor. Partinin yöneticilerini de rahatsız etmesi lazım. Partinin bu kadar sessiz kalmasını da anlamakta güçlük geçiyorum. Bu beni rahatsız ediyor.
CHP, 100 yılı aşan bir partidir. CHP, kirliliği kabul etmez. Bugüne kadar yapılan hiçbir kurultayda CHP bu suçlamayla karşı karşıya kalmamıştır. İlk kez dört, beş kez söylenmesine karşı yönetim sessiz kalıyor. Derhal çıkıp açıklama yapmaları gerekiyor. Derhal, beklemeden. Bu konuda parti yönetiminin sessizliği beni derinden üzüyor. Bu olmaz. Bugüne kadar neden konuşulmadığını bilmiyorum, beni rahatsız eden de o.”
Kılıçdaroğlu’nun bu açıklamaları siyasette ve medyada geniş yankı buldu.
Yine algı operasyonu
Sonra CHP’nin 38. Olağan Kurultayı ile 21. Olağanüstü Kurultayı’nın iptali için yürütülen soruşturma davaya dönüştü ve duruşma 30 Haziran’a ertelenince Nevşin Mengü, YouTube’daki programında şu iddiayı gündeme getirdi:
“Edindiğim bilgiye göre savcı, Kılıçdaroğlu’na mesaj göndererek, ‘Gelir ifadesinde kurultayda yolsuzluk yoktur, ben böyle şeyi görmedim, şahit olmadım’ derse dosyayı kapatırız demiş. Ancak Kemal Bey yine de ifade vermeye gitmemiş.”
Hukukçulara göre, “Şaibe yok” demesi CHP’ye açılan davayı kapatmaya yetmeyecekti, ama sosyal medyada birileri Kılıçdaroğlu’nu bitirmek için harekete geçti.
CHP eski lideri sosyal medyada linç edilirken, ellerindeki malzemelerden biri de şuydu:
Birileri, Kılıçdaroğlu’nun KRT canlı yayınında ‘şaibe’ açıklamasına verdiği yanıtı, sanki CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in boykot listesinde yer alan TRT Haber’e çıkıp açıkladığına dair videoyu dolaşıma soktu.
Gerçek yerine işine gelen
“Kılıçdaroğlu, CHP’nin boykot ettiği TRT’ye çıktı” diye servis edilen videoda, TRT Haber’in logosu vardı. Kılıçdaroğlu, TRT Haber’e konuk olmadı. TRT Haber, Kılıçdaroğlu’nun KRT’deki açıklamalarını haber yaptı.
Gerçeği saptırıp algı yapanlar amaçlarına ulaştı. Birçok sosyal medya kullanıcısı o videoyu paylaşıp, CHP eski Genel Başkanı’na saydırdı.
Gelelim işin en acı tarafına...
Nevşin Mengü; NOW’da Doğan Şentürk, Deniz Zeyrek, Çiğdem Toker ve Murat Yetkin’le yaptıkları ‘Orta Sayfa’ programında şöyle dedi:
“...Sonra Kemal Bey, TRT’ye röportaj verdi ve ‘Bizim kurultayla ilgili şaibeler var bunlar araştırılsın’ dedi.”
Mengü, işine geldiği için bu yalanı satın alıp, satabilir. Beni asıl şaşırtan, oradaki habercilerin bu yalana itiraz etmemesi ve bu yanlışı düzeltmemesi oldu.
‘Yurdum insanı’ bu konudaki gerçeği bilmeyebilir, ama onların uzmanlık alanı bu... O videonun Kılıçdaroğlu’nun KRT’deki açıklamasından TRT Haber’in yaptığı haber olduğunu bilmiyorlarsa bu daha da vahim.
‘Gizli tanık’ karşıtı olan bir gazetecinin, işine geldiği zaman yalana can simidi gibi sarılması da içler acısı...
GÜNÜN SÖZÜ
“Korkarım ki bir gün teknoloji, insan iletişiminin ve yakınlaşmasının önüne geçecek ve aptal bir nesil ortaya çıkacak.” (Albert Einstein)