06.03.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:
http://www.ilhanuckan.com
Senden hoşlanıyorum ama sevgili olmaya hazır değilim" ya da "Seni seviyorum ama evlenmeye hazır değilim" tarzında konuşan erkekler vardır, bilirsiniz... Birlikte olduğunuz erkek böyle kaçak oynamaya giriştiğinde onu fazlasıyla şımarttığınız gerçeğini görmek yerine "Zavallı, kafası karışık. Aslında beni seviyor. Ama böyle ciddi kararlar vermeye gelince biraz kararsız bir yapısı var" gibisinden bahaneler üretmeye kalkışmayın sakın. Dünyanın en saf insanı siz değilsiniz ya! Yoksa onu hepten elinizden kaçırıverirsiniz.
Bir erkek, "Hoşlanıyorum ama sevgili olmaya hazır değilim" diyorsa, aslında "Başka alternatiflerle senin aranda kararsızım" demek istiyordur. Yani onu elektriğinizle iyice çarpamamışsınız işte. Hem kararsızlığının sizin açınızdan hoş görülecek bir tarafı olabilir mi? Nerde kaldı sizin gururunuz?
"Seviyorum ama evlenmeye hazır değilim" diyenler ise "evlilik" konusunu tam reddetmedikleri için, daha çok beklenti yaratırlar. Aman dikkat, zira bu hazır olmayan erkeği kısa bir zaman sonra başkasıyla evlenmiş olarak görme ihtimaliniz çok yüksek! Ne de olsa evlilik bahsi ede ede onu evliliğe alıştırıp arayışını tetiklediniz. Boşuna dememişler; bir şeyi 40 defa söylerseniz olur.
İşte Bilirkişi olarak yazıyorum:
Bir erkeğin ilişkinizin cinsi için bir karara varmasını beklerseniz daha çok beklersiniz. Beklemek yerine "Senden hoşlanıyorum ama sevgili olmaya hazır değilim" deyiverin durduk yerde. Bunu şaka olarak bile söyleseniz, "Başka alternatifler var" sinyalini anında alan erkeğin sizin sevgiliniz olabilmek için canla başla çalışmaya başladığını göreceksiniz. Tıpkı o bunu söylediğinde sizin ona hoş görünmek için ekstra bir çaba harcamanız gibi...
Bugünkü yazımın ana fikri şu:
Kararsız bir erkeği ancak ondan daha kararsız bir kadın yola getirebilir. Ne de olsa erkek, kararı kendisinin verip vermediğiyle uğraşmayı bırakıp, elinden kaçacağından korktuğu kadının peşinden koşacaktır. Kaçan kovalanır; naz yapan değerlidir vs...
İyi oyunlar herkese...
Erkek: Senden hoşlanıyorum ama sevgili olmaya hazır değilim...
Kadın: Hazır ol!
Kadınlara: Bir erkeği istediğiniz kıvama getirmek için en iyi silahınız gururdur.
Erkeklere: Bir kadını istediğiniz kıvama getirmek için en iyi silahınız tepkisizliğinizdir.
Bekir Coşkun'un yazılarını ne zaman okusam "Ne alaka!" demeden geçemiyorum. Töre cinayetine kurban gitmiş Güldünya'yı yazmıştı bu defa ama konuyu "Sevgi-şefkat-merhamet dolu o yüreği yüzünden, kadın acımasız ve baskın olamaz" türünde modası geçmiş cümlelerle pek bir süslediği için, okuyan da kadınlarda bir "razı oluş" var sanacak. Duygu Asena da yıllarca "Kadınlar eziliyor" dediği için kadınlar ezildiklerine kanaat getirmediler mi? Ama meselenin aslı şu ki; "sorumluluk bırak erkekte kalsın". Korkan bir kadından bahsediyorsak durum farklı tabii. Aman derim kadınların hakları erkeklere ya da erkek kafalılara kalmasın, meseleye öyle bir tuhaf yerinden bakıyorlar ki o kadar olur yani. Maksat şirinlik olsun işte... Öpüldünüz efendim...
Cem Özer gene çıktı ya ortalıklara... Konuştukça neden şov programı yaparken ondan sıkıldığımızı da hatırlatıverdi; kötü espriler, kendini paralamaya varan "şaka yapmak zorundayım" halleri... Öyle çok konuşuyor ki, "Bu adam eskiden çok ünlüydü, vardı herhalde bir mahareti ama neydi?" sorularına da şıp diye cevap veriyor. Yazılı senaryoyu versinler eline oynasın ama başka da tek kelime etmesin ne olur. Hatıralarımızda öpelim onu.