CumartesiSirakuzalı Arşimet

Sirakuzalı Arşimet

21.02.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:

Sirakuzalı Arşimet

Sirakuzalı Arşimet



Çocukluk günlerimde ilk tanıdığım bilim adamı Arşimet'ti. Daha sonra pek çok bilim adamı tanımıştım ama, içlerinde beni en çok etkileyen hep Arşimet olmuştu. İlkokul dördüncü sınıftaydım, sanırım kardeşim de birinci sınıfta. Annem kapıya gelen satıcılardan evimize yeni bir hamamtası almış ve masanın üzerine koymuştu. Akşam yemek yemek için masaya oturduğumuzda, babam tası eline aldı, "Gelin bu akşam size Arşimet'i anlatayım," dedi. Önce Arşimet'le ilgili küçük bir özgeçmiş sundu. Sonra da, onun bir gün hamamda yıkanırken, hamamtasının suda yüzüşüne bakarak, nasıl çığlıklar atıp hamamdan çırılçıplak sokağa fırlayarak, "Evreka, evreka!" yani, "Buldum, buldum!" diye bağırışını anlattı. Biz kardeşimle Arşimet'in neyi bulduğunu, sanırım ortaokula kadar pek anlayamadık. Ancak ortaokula geldiğimizde Arşimet'in bulduğu şeyin "suyun kaldırma kuvveti" olduğunu anlayabilmiştik.
***
Arşimet çok ünlü bir matematikçi, gökbilimci, fizikçi; çemberin ölçümü, ağırlık merkezi, sayılar ve hatta savaş makineleri üzerinde buluşları olan çok yönlü bir bilim adamıydı. Babamın anlattığı ikinci Arşimet öyküsü de onun ölümü ile ilgiliydi.
Arşimet, Sicilya Adası'nın Sirakuza kentinde MÖ 287 yılında doğmuş bir Yunandı. Onun yaşadığı dönemde Akdeniz'de birçok savaş sürmesine karşın Sirakuzalılar varlıklı, sağlıklı güzel görünümlü insanlardı. Yaşamları oldukça rahattı ve kentin pazar yerleri mallarla dolup taşıyordu. O zamanlar Akdeniz'in iki büyük gücü; Roma ve Kartaca arasında şiddetli bir mücadele vardı. Hatta Yunanistan'ın kent devletleri de aralarında savaşıyorlardı. Sirakuza'nın Kralı Hiero, Arşimet'ten şehri savunacak silahlar yapmasını istedi. Arşimet öylesine savaş makineleri yaptı ki, artık Sirakuzalıların düşman korkusu kalmamıştı. Mutlu bir biçimde gündelik yaşamlarını sürdürürken surların ötesindeki düşmanla ilgilenmiyorlardı bile.
***
Arşimet artık makinelerini birer oyuncak olmaktan çıkarmıştı: Büyük geometri ve mekanik modeller olarak askerlerin elinde bir savunma silahı olarak kullanıyordu. Ama onu en çok mutlu eden, geometrinin gündelik yaşamda uygulanabilir olabildiğini görmüş olmaktı. Ne yazık ki, ona tüm bu olanakları sağlayan Kral Hiero bu buluşların hiçbirini görmemişti.
***
Roma generallerinden Marcellus, Sirakuza'ya saldırdığında, halk kendisini öylesine güvencede görüyordu ki, düşmanın surların ötesinde olmasıyla ilgilenmiyorlardı bile. Sonunda Marcellus, Sirakuza'yı hem karadan hem denizden istila etmeyi başardı.
***
Şimdi gelelim babamın anlattığı Arşimet'in ölüm öyküsüne: Romalı general Sirakuza'yı alınca Sirakuzalılara dokunmadı. Yalnızca esirleri aldı ve hayran olduğu Arşimet'in evine bir askerini göndererek onu hemen yanına getirmesini emretti. Ona hayrandı ve tanışmak için can atıyordu. Bu sırada Arşimet evinde yeni bir problem üzerinde çalışıyordu: Yere çizdiği dairelerin ve onu kesen çizgilerin arasında, elinde sopasıyla kendi kendine konuşuyordu. Başında duran askeri görmedi bile. Asker, "Sana emrediyorum yaşlı adam, hemen kalk ve birlikte General Marcellus'a gidiyoruz!" dedi. Arşimet adama bakmadan, "Beni rahat bırak, asker. Görmüyor musun problem çözüyorum. Bittikten sonra gideriz," diye yanıtladı. Asker ayağıyla yerdeki daireleri bozdu ve, "Sana söylüyorum kalk!" dedi. Arşimet, "Çekil dairelerimin üzerinden!" diye bağırıp, elindeki çizim çubuğunu askerin sandaletine batırdı. Asker öylesine sinirlendi ki, kılıcını çekti ve yaşlı adama sapladı. General Marcellus, Arşimet'in öldüğünü duyunca askeri hemen idam ettirdi ve bir bilim adamına yakışan bir tören düzenleyerek, tüm dostlarını cenaze törenine çağırdı. Ona görkemli bir mezar anıtı yaptırıp, üstüne de, Arşimet'in kendi keşifleri arasında en beğendiği, "Bir küre çapı, kürenin en geniş çemberi kadar olan bir silindir yapar," buluşunun simgesi olarak, silindir içine yerleştirilmiş bir küre figürü kazıttı.
Arşimet benim kafamda bu bilgilerle yaşıyor...
***
Yurt Kitap Yayın, çocuk kitaplığı için "Bilimin Kapıları-Arşimet" adlı Jeanne Bendick'in bir kitabını yayınladı. Öylesine ilginç ve öylesine yediden yetmişe herkes için ilginç bir kitap ki, bence herkesin başucu kitabı olmalı. Daha kim bilir kaç kez okurum, bilmiyorum. Ama MÖ 300 yıllarında yaşayan bir insanın bu denli aydınlık düşünebilmesi insanı çılgına çeviriyor.



KEŞFETYENİ
Ünlü oyuncu trafikte çıldırdı! Küfürler yağdırdı...
Ünlü oyuncu trafikte çıldırdı! Küfürler yağdırdı...

Cadde | 03.06.2025 - 10:49

İlker Aksum, İzmir'in Urla ilçesinde trafikte bir sürücüyle tartıştığı görüntülerle sosyal medyada gündem oldu.

Yazarlar