Dünya Amerika, başkanını seçti!

Amerika, başkanını seçti!

05.11.2008 - 01:33 | Son Güncellenme:

Amerika Birleşik Devletleri'nde seçim heyecanı tüm dünyada eş zamanlı olarak yaşandı. Yarışı baştan sona önde götüren Barack Obama resmi olmayan ilk sonuçlara göre ABD'nin ilk siyahi Başkanı oldu.

Amerika, başkanını seçti

ABD’de Demokrat Partinin

başkan adayı Barack Obama, başkanlık seçimini kazanan ilk siyah olarak Amerikan

tarihine geçti.

Bugün ülkede oy kullanan siyahların bir kısmının, çocuklarında

otobüslerde arka sıralara oturtulduğu, beyazlarla aynı üniversiteye gitmelerine

izin verilmediği, Ku Klux Klan gibi ırkçı örgütlerin saldırılarına maruz kaldığı

düşünülürse, Obama’nın bu zaferi hiç hafife alınamayacak.

Seçim kampanyası boyunca, "Bu ülke siyah bir adaya hazır değil" ya da

"ABD’nin güneyindeki muhafazakar beyazların bir siyahı başkan seçmesi mümkün

değil" yorumlarını dinleyen Obama, bütün bunları kulak arkası ederek, emin

adımlarla Beyaz Saray’a yürüdü.

46 yaşındaki Obama’nın gençliği, "değişim" mesajı, interneti

kampanyasında aktif bir şekilde kullanması, seçim kampanyaları tarihinde ilk defa

SMS mesajıyla başkan yardımcısının kim olacağı gibi duyuruları kaydolan

seçmenlere önceden duyurması, bu zaferi getiren etkenlerden bazılarıydı.

Obama, her şeyden önce, sadece ABD’de değil, bütün dünyada "bir umut"

olarak algılanıyor. Rakip Cumhuriyetçi Partinin başkan adayı John McCain, bu

yüzden seçim kampanyası boyunca, Obama’nın sadece iyi konuşma kabiliyeti olan bir

isim olduğunu, ülkeyi yönetmeye yeterli tecrübesi bulunmadığını vurgulayarak bu

algılamayı değiştirmeye çalıştı. Ancak başarılı olamadı.

Tecrübesinin sınırlılığına rağmen Obama, Avrupa ve Orta Doğu’yu kapsayan

ziyaretiyle devlet adamlığının provasını yaptı ve gittiği ülkelerde "ABD başkanı

gibi" ağırlandı. Obama, "Amerika’nın iyi, olumlu olarak bilinen özelliklerine

yeniden geri dönüşünü" simgeliyor birçokları için... Tek taraflı eylemlerden, ABD

Başkanı George Bush’un sergilediği "Ya bizimlesiniz ya da düşmandan yana" veya

"Bize saldırılmadan biz saldıracağız" yaklaşımlarından uzak, yeni bir Amerika

umudunu veriyor Obama. Bu yüzden de Irak savaşı nedeniyle ilişkilerin ciddi

biçimde bozulduğu ve ABD’de "French fries" (Fransız usulü patates kızartması)

sözünün bile "özgürlük patatesi" olarak adının değiştirildiği bir dönemin

arkasından Obama, Fransa’yı ziyaretinde, Fransız halkı tarafından, Almanya’da

Alman halkı tarafından büyük bir coşkuyla karşılandı.

ABD’de bu ziyaretlerin, "Obama seçimlere Fransa’da girse kazanırdı"

şeklinde alaycı yorumlara yol açmasına karşın Barack Obama, dış politika

konusunda tecrübesiz de olsa, bu konunun uzmanlarını bir araya toplayarak fikir

alan, hem ABD’nin, hem de başka ülkelerin iyiliği için çalışan bir lider imajını

perçinledi.

ABD’de ise Obama, zayıf olanın, daha az kazananın yanında yer alacağını

özellikle vurguladı. McCain ile yakından ilişkilendirilen, petrol çevreleri,

armatörlerle ilişkileri çerçevesinde bilinen Bush ve ABD Başkan Yardımcısı Dick

Cheney’den çok daha farklı bir tablo çizdi Obama. Siyah, beyaz, Müslüman,

Hristiyan kültürlerin arasında büyümüş, bütün bu kültürlerin özelliklerini

taşıyan Obama, kimileri tarafından yeterince Hristiyan, kimileri tarafından da

yeterince siyah bulunmadı. Kansaslı beyaz annesinin büyüttüğü Obama’nın,

beyazların dünyasının bir ürünü olarak bazı siyahlar tarafından kabul edilmediği

söylentileri bulunuyordu. Ancak Obama, bütün bunları boşa çıkardı ve bütün

kültürler ve ırklar arasında birleştirici oldu.

Kendisi de siyah olan ve Cumhuriyetçi Partili olmasına karşılık Obama’yı

destekleyen ABD’nin eski Dışişleri Bakanı Colin Powell’ın mesajı önemliydi.

Powell, Obama’nın "gizli Müslüman" olduğu iddialarına karşılık, "Müslüman olsa ne

olur? Bu ülkede 7 yaşındaki bir Müslüman Amerikalı çocuğun, bir gün bu ülkenin

başkanı olma hayali kurmasında yanlış olan nedir" diye sormuştu. Powell’ın, Irak

savaşında kendisinin de bir parçası olduğu Bush yönetimini, aldığı tek taraflı

kararlar doğrultusunda eleştirmesi, Cumhuriyetçi Partinin, Obama’yı "terörle

bağlantılı" olarak sergilemeye çalışması gibi uygulamalarını, partinin yanlış

yöne gittiğinin bir göstergesi olarak sergilemesi, Obama’nın halktan aldığı

desteği perçinlemesinde önemli rol oynadı.

Bu yılki başkanlık seçimlerinin bir başka özelliği ise, Obama’nın

"değişim" mesajının ülkede tutması oldu. Daha önce ABD’de seçmenlerin ancak yüzde

50’sinin sandık başına veya elektronik oy verme makinelerinin başına gittiğinin

görülmesine karşılık, bu seçimde müthiş bir seçmen ilgisi görüldü. Yaklaşık 130

milyon seçmenin sandık başına gittiği söyleniyor. Obama, Washington’da eski

politikaların değişeceğini ve uzlaşmacı bir yaklaşım izleyeceğini söylüyor.

ABD’nin 44’üncü başkanlığına seçilen Obama, 20 Ocak 2009’da düzenlenecek

yemin töreninden sonra, Beyaz Saray’ı ABD Başkanı Bush’tan devralacak. Bu tarihe

kadar Bush, başkanlık görevini sürdürecek.

Haberin Devamı

Rekor katılım
Michigan'da Coleman Gençlik Merkezi'ndeki oy kuyruğunda olan Amerikalılar. ABD’deki seçimlerde 1960 yılından beri ilk kez bu kadar yüksek katılım oldu. Gazetemiz baskıya girdiği saatlerde katılım oranı henüz açıklanmamıştı, ancak tahminen 130 milyon civarında Amerikalı oy kullandı. New York’ta bazı semtlerde özellikle çalışanların yerel saatle 04.00’dan itibaren oy verecekleri merkezlerin önünde kuyruğa girdiler ve saat 07.30 itibariyle sandık başlarında büyük kalabalıklar oluşturdular. New York’un bağımsız Belediye Başkanı Michael Bloomberg Manhattan’da oy kullanırken gazetecilere yaptığı açıklamada, daha önce sandık başlarında böyle uzun kuyruklar görmediğini, bunun insanların ne kadar çok oy kullanmak istediklerini gösterdiğini söyledi.
ABD’nin diğer kentlerinden farklı, zengin etnik yapısıyla ve kosmopolit nüfusuyla çoğunlukla Demokrat partinin daha çok oy aldığı New York’ta sandık başlarında büyük heyecan yaşandığı ve seçmenlerin uzun kuyruklarda beklemekten pek şikayetçi olmadıkları ifade ediliyor.

Haberin Devamı

Indiana'da Obama, Kentucky'de McCain
ABD’de yapılan başkanlık seçiminde, Kentucky ve Indiana eyaletlerinden ilk sonuçlar alınmaya başladı.
CNN’in haberine göre 8 delegenin seçileceği Kentucky eyaletinde Cumhuriyetçi Partinin adayı John McCain, sayılan ilk yaklaşık 5 bin 500 oyda önde. McCain, bu oyların yüzde 62’ünü alırken, Demokrat Parti adayı Barack Obama oyların yüzde 36’sını aldı.
Indiana eyaletinde ise Barack Obama önde. 11 delege çıkaracak bu eyalette, oyların sayılan yüzde 1’inin sonuçlarına göre, Obama oyların yüzde 56’sını, McCain ise 44’ünü aldı.

McCain: Hala bu ülkenin kölesiyim...
ABD halkının her şeyi en açık şekilde söylediğini ifade eden McCain şöyle konuştu;
"Obama'yı arayıp kendisini tebrik ettim. Bu kadar uzun bir yolculuk ve yarışta, kendisine yeteneklerinden dolayı büyük saygı duyuyorum. Obama, herkesin desteğini arkasına aldı. Amerikan halkı inandı. Ben de buna saygı duyuyorum. Siyahlar için seçimin öneminin farkındayım. Her zaman şuna inandım. ABD, her zaman burada yaşayan insanlara fırsat sunmuştur. Obama da buna inanıyordu. Hepimiz zaman zaman haksızlıklardan geçtik. Bazı vatandaşlarımıza yeterli haklar verilmedi. Geçmiş yıllarda bir siyahın Beyaz Saray'a davet edilmesine bile büyük tepki gösterilmişti. Bir siyahın şu anda ABD Başkanı seçilmesi, ABD'de büyük bir olaydır. Herkesin şuna inanması lazım. ABD vatandaşı olmak dünyadaki en büyük onurlardan biridir. Obama, kendisi ve temsil ettiği insanlar adına büyük bir başarıya imza attı. Büyükannesi bugünü göremedi, ama umarım yattığı yerden izliyordur. Bazı farklılıklar hala devam ediyor. Buradan Obama'ya sesleniyorum, her zaman ona yardıma hazırım. Tüm Amerikalılar'a şunu söylemek istiyorum; Onu tebrik ederken de beni hatırlayın. Doğru güçleri bulmamızda yardımcı olalım onlara. Tehlikeli dünyada güvenliğimizi korumaya çalışalım. Çocuklarımızdan miras aldığımız bu ülkeyi sonuna dek koruyalım. Ben Amerikalıyım ve bundan daha önemli bir şey yok. Tabii doğal olan bir şey var. Bu gece hayal kırıklığına uğrayan insanlar var. Ama yarın bunları da aşacağız. Hep birlikte el ele mücadele edeceğiz. Başarısızlık benim başarısızlığım, sizin değil. Bunu da bilmenizi istiyorum. Gerçekten hepinize son derece minnettarım. Benim için yaptıklarınız için minnettarım. Sonucun farklı olmasını isterdim. Başlangıçtan bu yana beni desteklediniz. Ve eşime ve çocuklarıma ve aileme çok şey borçluyum. Tüm eski dostlarıma ve benim yanımda olan herkese teşekkürlerimi sunuyorum. Her zaman talihli bir adam olduğuma inandım ve sizin verdiğiniz destekle buna daha da fazla inandım. Bundan sonraki yıllarda barış dolu yıllar geçirmeyi arzu ediyorum. Takım arkadaşlarıma da bana desteklerinden dolayı çok teşekkür ediyorum. Hiçbir zaman pişmanlıklar yaşamıyorum, bu kampanya benim için büyük bir onurdu. Obama bu ülkeyi yönetme şansı kazandı, onu yeniden tebrik ediyorum. Bir Amerikalı olarak bunu söylemem lazım ki, yarım yüzyıl boyunca bu ülkeye hizmet ettim. En üst seviyey ulaşmak için adaydım, hala bu ülkenin kölesiyim, hala çalışıyorum. Bana bu şansı verenlere de teşekkür ediyorum. Tüm Amerikalılar'a bir kez daha sesleniyorum, bu ülkenin büyüklüğüne inanalım. Biz hiçbir zaman teslim olmayız, hiçbir zaman tarihten korkmayız, tarihi biz yazarız."

Haberin Devamı


Seçimden yemine kadar önemli aşamalar

Haberin Devamı

ABD’de bugün yapılan başkanlık seçimlerinde belirlenecek başkan ve yardımcısının, göreve başlaması için geçilmesi gereken önemli aşamalar var. Bu aşamalar ve tarihleri şöyle:

Haberin Devamı

4 Kasım - Seçmenler bugün yapılan genel seçimlerde her eyaletin 2. seçmenlerini seçecek. Seçmenler teknik olarak başkan ve başkan yardımcısı adayları için değil, kendi eyaletlerinin, tercih ettikleri başkan adayına oy verecek 2. seçmenlerine, yani seçiciler kuruluna gidecek delegelere oy veriyorlar.

9 Aralık - Eyaletlerin oyların yeniden sayımı, tartışmalar ve anlaşmazlıklarla ilgili sorunları çözmesi için son gün.

15 Aralık - İkinci seçmenler başkan ve yardımcısını seçmek için kendi eyaletlerinde toplanır. Federal yasalara göre, ikinci seçmenler eyaletlerindeki seçimlerde ortaya çıkan halkın tercihine uymak zorunda değiller.

24 Aralık - 2. seçmenlerin oy sonuçlarının yasalarca belirlenen, Senato başkanı ve başka yetkililere teslim edilmesi için son gün. Ancak bu tarihe uymayan eyaletlere karşı herhangi bir yasal yaptırım yok.

6 Aralık - Kongre ikinci seçmenlerin oylarını saymak için toplanır. Başkan ve Başkan yardımcısı adaylarının seçimi kazanmak için oyların çoğunu, yani 270 oy almaları gerekir. Hiç bir aday bu çoğunluğu sağlayamazsa, Temsilciler
Meclisi Başkan’ı, Senato ise Başkan Yardımcısı’nı seçer.

20 Ocak - Seçilen Başkan yemin ederek göreve başlar.