Dünya Filistin için tarihi karar

Filistin için tarihi karar

07.02.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:

Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (UCM) yetki alanının İsrail’in 1967’deki savaş sırasında işgal ettiği toprakları kapsadığına hükmetmesi büyük ses getirdi

Filistin için tarihi karar

Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (UCM), İsrail’in Filistin topraklarında işlediği savaş suçlarıyla ilgili soruşturmada, söz konusu suçları soruşturmak için yetkili olduğuna karar vermesi tüm dünyada büyük ses getirdi. UCM ilk derece dairesinin verdiği kararda, Gazze, Batı Şeria ve Doğu Kudüs’ün, soruşturmaya dahil edilen Filistin toprakları içerisinde yer aldığı belirtildi.

Mahkemenin yargı yetkisine giren toprakları belirlemeyi amaçladığı kaydedilen kararda, UCM’ye taraf devlet olmak için gerekli şartları yerine getiren Filistin’e diğer üye ülkeler gibi muamele edileceği bildirildi. Kararda, Filistin Kurtuluş Örgütü ile İsrail arasında 1993’te yapılan ve karşılıklı tanıma ve barış ilkeleri içeren Oslo Anlaşması’nın Filistin’in topraklarının işgal edilmesi durumunu ve mahkemenin yargı yetkisini engellemediği de vurgulandı.

Karar Filistin’de büyük memnuniyet yaratırken, İsrail’de tepki var. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu karara tepki gösterdi ve “UCM bir yargı kurumu değil siyasi bir organ olduğunu bir kez daha kanıtladı” ifadesini kullanırken, kararı ‘anti-semitizm’ olarak niteledi. UCM’nin İsraillileri dava etme konusunda zorlukla karşılaşma ihtimaline karşın, yurtdışındaki İsrailli yetkililieri tutuklama emri çıkartabileceği belirtiliyor. Ayrıca UCM’de bir dava açılmasının İsrail hükümeti için derin bir utanç sebebi de olabileceğine değiniliyor.

‘Bölgedeki sorunların çözüm yolunu açar’

Milliyet, UCM’nin kararını ve yaratacağı etkileri uzmanlara sordu. Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM) Başkanı Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol, UCM kararının, iki devletli çözüm yönünde bir tescili oluşturduğunu ifade ederek, Filistin halkının iradesi, egemenliği ve Kudüs’ün geleceğiyle ilgili önemli bir karar olarak kabul edilebileceğini kaydetti. Kararın Joe Biden başkanlığındaki yeni ABD yönetiminin “iki devletli çözüm” tezine paralel bir gelişme olduğunun altını çizen Erol, şunları söyledi:

“Biden yönetimi, Filistin merkezli olarak Arap-İslam dünyasıyla normalleşme sürecine girilmesinden yana. İsrail içerisindeki şahin kanatlar, başta Netanyahu olmak üzere bu süreçten rahatsızlık duyacak. Ancak Biden yönetimi, Filistin üzerinde başta batılı müttefikleri olan AB ile de aynı çizgide yer alıyor. Biden yönetimi hem AB ile bu konuda derin bir ihtilafa düşmek istemediği için hem de Arap dünyası-İsrail normalleşme sürecinin önündeki engeli kaldırmak istiyor. Dolayısıyla Biden’in son dönemdeki iki devletli çözüm süreci, mevcut müttefikleriyle bölgedeki sorunlarının çözüm yolunu da açacaktır. Karar, ABD’nin barış ve istikrarı hedefleyen çözüm arayışına destek olarak değerlendirilebilir. Türkiye’nin tezi ve yaklaşımı da bu doğrultuda. Filistin-İsrail meselesindeki olumlu gelişmeler, önümüzdeki süreçte Türkiye-ABD ve Türkiye-İsrail ilişkilerinde normalleşme sürecinin ortaya çıkmasını sağlayacak.”

Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi (ORSAM) Başkanı Prof. Dr. Ahmet Uysal da, İsrail’in bugüne kadar işgal ettiği topraklarda kendi topraklarıymış gibi hareket ettiğine dikkati çekerek, “Uluslararası hukuku yok sayıyordu. UCM son kararı ile mahkemenin kararlarının İsrail’i de bağladığını ve işgal altındaki topraklara uygulanacağını belirtti. Böylece İsrail’in istediği gibi yerleşim kuramayacağı ve ilhak edemeyeceği konusu tekrar teyit edilmiş oldu” dedi. Uysal, “Her ne kadar İsrail, uluslarası hukuku ve BM kararlarını gözardı etse de bu karar hem hukuksal hem de diplomatik olarak İsrail üzerinde ciddi bir baskı unsuru olacaktır” dedi.

Türkiye, UCM kararını memnuniyetle karşıladı

Türkiye, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (UCM) işgal altındaki Filistin topraklarında yargı yetkisi bulunduğuna hükmetmesini memnuniyetle karşıladı. Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada karardan duyulan menniyet ifade edilirken, “İsrail’in Filistin topraklarında işlemekte olduğu suçlardan dolayı hesap vermesinin ve sorumlularının tespit edilmesinin sağlanması” yolunda atılan adımın Türkiye’nin öncülüğünde BM Genel Kurulu’nda kabul edilen Filistin Halkına Koruma Sağlanmasına İlişkin Kararar’ın hayata geçirilmesine de katkı sağlayacağı” belirtildi.

Yazarlar