11.09.2020 - 15:52 | Son Güncellenme:
Trump yönetimiyle ilgili Salı günü yayımlanacak bir kitaptan Amerikan basınına sızan bazı bölümlere göre, ABD Başkanı Donald Trump, Cemal Kaşıkçı cinayetinden yaklaşık 4 ay sonra konuştuğu gazeteci Bob Woodward'a "Muhammed bin Selman'ı Kongre soruşturmasından ben korudum" dedi, Riyad'ın ABD ürünleri için milyarlarca dolarlık harcama yaptığını söyledi.
Amerika'daki haber internet sitesi Business Insider, gazeteci Bob Woodward'ın 15 Eylül'de piyasaya çıkacak olan kitabından bazı yeni bölümlere ulaştı. Buna göre ABD Başkanı Donald Trump, Cemal Kaşıkçı cinayetinde Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman için, "Onun kıçını ben kurtardım" dedi.
"Öfke," Watergate skandalını ortaya çıkaran Woodward'ın Trump'ın başkan olduğu döneme dair çıkaracağı ikinci kitap olacak. Deneyimli gazeteci Woodward, kitabı yazarken Aralık-Temmuz ayları arasında Trump ile 18 defa; üst düzey Beyaz Saray yetkilileri ve Trump yönetiminde daha önce görev almış isimlerle de birçok röportaj yaptı.
Business Insider'ın elde ettiği bölümlere göre Trump, Muhammed bin Selman'ı nasıl koruduğunu "övünerek" anlatıyor:
"Başkan Donald Trump, Amerikan gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın vahşi bir şekilde öldürülmesinin ardından Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman'ı kongre soruşturmasından kurtardığı için böbürleniyor."
Kitaba göre burada Woodward, Başkan'ı İstanbul'daki Suudi Arabistan Konsolosluğu'na nikahla ilgili evrak işlerini halletmek için giren ve burada öldürüldükten sonra cenazesine bir daha ulaşılamayan 59 yaşındaki Washington Post yazarı Kaşıkçı'nın cinayetiyle ilgili sıkıştırdı.
Bu esnada ABD'nin Merkezi Haberalma Örgütü CIA, cinayetle ilgili raporunu tamamlamış ve Muhammed bin Selman'ın Kaşıkçı'nın öldürülmesi için emri bizzat verdiği sonucuna ulaşmıştı.
"Trump söze 'Evet ama İran da her gün 36 kişiyi öldürüyor' diye başladı. Ben de yeniden Kaşıkçı'nın öldürülmesiyle ilgili sorular sorarak konuşmayı yeniden başa döndürdüm ve Muhammed bin Selman'ın cinayetteki rolüyle ilgili ne düşündüğü konusunda Başkan'ı sıkıştırdım.
"Trump da yanıt olarak 'Onun kıçını ben kurtardım. Kongre'yi onu rahat bırakma konusunda ikna eden bendim. Onları durdurabildim.' dedi."
Kitabın ilgili bölümüne ulaşan ve haberi yayımlamadan önce Beyaz Saray'ı arayan Business Insider, Saray'ın yorum yapmaktan kaçındığını yazdı.
Haberin yayımlanmasının ardından bir gazeteci, Trump'a "Suudi liderin 'kıçını' kurtardım derken ne demek istediniz?" diye sordu. Trump, "Bunu senin düşünüp bulman gerekecek" diye yanıt verdi.
Kitaba göre Trump, 22 Ocak'ta Woodward'la yaptığı görüşmede "Ne demek istediğini anlıyorum, evet ben çok fazla müdahil oldum. Olayın tümüyle ilgili her türlü bilgiye hakimim" dedi ve ekledi:
"Suudi Arabistan, ABD ürünlerine milyarlarca dolar harcadı. Muhammed bin Selman masum olduğunu söylüyor. Her zaman böyle bir şey yapmadığını söylemeye de devam edecek. Herkese aynı şeyi söylüyor ve açıkçası ben de böyle söylediği için mutluyum. Sana da, Kongre'ye de, herkese aynı şeyi söyleyecektir. Hiçbir zaman böyle bir şey yaptığını söylemedi."
Woodward "Biliyorum ama siz bu söylediğine gerçekten inanıyor musunuz?" diye sorarken Trump sözünü yarıda keserek şunları söyledi:
"Bunu yapmadığını çok güçlü şekilde söylüyor. Bob, çok kısa bir zaman içinde 400 milyar dolardan fazla harcadılar. Ve biliyorsun ki Ortadoğu'da ve çok büyükler. Dini yapılar onlarda olduğu için gerçek gücü ellerinde tutuyorlar. Petrolleri var, kendi dinleri için çok önemli olan büyük yapıları var. Bunu biliyorsun değil mi? Biz olmasaydık orada bir hafta bile kalamazlardı."
Geçen yıl da Suudi Arabistan'ın Yemen'deki savaşına verilen desteği kesmek için Demokratlar ve Cumhuriyetçilerin birlikte hazırladığı bir yasa taslağını veto etti.
Kongre'yi safdışı bırakarak Suudi Arabistan ve bölgedeki en büyük müttefiki Birleşik Arap Emirlikleri'ne 8 milyar dolar değerinde silah satışı yapılmasını da sağlayan Trump, ardından satışı engellemek için çıkarılan kararları veto etti.
Son olarak da on yıllardır yürürlükte olan silah kontrol anlaşmasını etkisiz bırakarak Suudi Arabistan ve krallığın bölgedeki müttefiklerine silahlı insansız hava aracı satılmasının önünü açtı. Bu kararı, hem Demokratlardan hem de kendi partisi Cumhuriyetçilerden büyük tepki çekti.
Kaynak: BBC Türkçe