Tam oldu bu iş derken...

Denizli’de Beşiktaş karşısında 5 gollü dramatik yenilgiden sonra Rize deplasman zor işti elbette. Teknik birime bu bağlamda büyük iş düşüyordu. Zihinsel ve de fiziksel olarak takımı toparlamak, silkelemek, kendine getirmek öz güven almak zor işler. Rize de dar boğazlar, çıkış yolu arıyor. Denizli’nin güven veren sevimli bir oyun alanı dizilişi vardı. Kaptan Rodallega, hücumun merkezinden orta alana çekildiğinden bu yana çok koşuyor, öncü oluyor arkadaşlarına. Özgür Çek, ustaca kullandığı sol ayağıyla sağ kanatta fenomen olma yolunda. Oyuna etkili giriş yaptı yeşil siyahlılar. Pas oyununda iyiler. Akışkan futbol göze hoş geliyor. Yedinci dakika Lopes ile ilk etkili ataklarını yaptılar. 20’de Özgür Çek sahne aldı. Sağ ayağından çekti topu soluna. Yükseltti Rize kalesinin önüne. Estupinan çaktı kafayı, tabela Denizli 1, Rizespor 0. 30’da Özgür ikinci kez birinciyi tekrarladı. Bu kez Rize kalesi önüne indirdiği top, daha sertti. Rize savunması böylelikle 2’ledi Denizli’nin tabelasını. Yani kendi kalelerine attılar. İkinci golden sonra Rize ayıldı. Neler olup bittiğini kavramaya başladı. Atak üstünlüğünü ele geçirdi. Ve de 40’ta ilk golüne ulaştı. Oyunun ilk yarısı gelgitlerle daha çok da Rize ataklarıyla bitiverdi. İkinci yarıda da atak sayısında gol arayışında önde olan taraf haliyle yine Rize’ydi. Denizli de skoru koruma yanlışına yönelince bu kez Boldrin’in zayıf vuruşu, Ben Youssef’in bacak aralarına çarpıp Tolgahan’ı da yanıltınca Rize eşitliğe ulaştı. Geriye kalan uzatmalarda neler oluyor, gerçekçi olmalıyız. Evin sahibi Rize puanlara ihtiyacı olan taraf. Geliyor, basıyor Denizli üzerine. Ama öyle ahım şahım güçlü bir baskı değil. Oyun bitiyor, puanlar paylaşılıyor. Skor adil. Üzüntüm 2 farka ulaşmışken yitirilen o öteki 2 puana.