Ekonomi1999 falı: Canlanma zor ve acılı olacak

1999 falı: Canlanma zor ve acılı olacak

06.01.1999 - 00:00 | Son Güncellenme:

1999 falı: Canlanma zor ve acılı olacak

1999 falı: Canlanma zor ve acılı olacak

1999 yılında dünya ekonomisinin falına bakan Financial Times yazarları, küresel krizin hafifleyeceğini, Japonya'nın büyümeye başlayacağını, Çin ve Brezilya'nın devalüasyon yapmayacağını savunuyorlar. Ancak yine de küresel istikrarın bu nazik unsurlara bağlı kalacağı ve ip üstünde olmayı sürdüreceği ifade ediliyor. İngilizler'in itibarlı ekonomi gazetesi Financial Times'ın her biri konusunun dünya çapında uzmanı olan yazar ve muhabirlerinin hayati önem taşıyan ekonomik konulardaki öngörüleri şöyle:

Başkan Clinton'ın Amerikan halkından aldığı yoğun destek şimdilik azil konusundaki en büyük engel. Amerikan halkının üçte ikisinin Başkan'a istikrarlı bir desteği var. Clinton'ın görevden alınmasını sağlayacak en önemli iki faktörden biri ekonomi olacak. Halen, işsizlik son 30 yılın en düşük seviyesinde, hisse senedi fiyatları stratosfere doğru gidiyor, tüketicinin ekonomiye güveni tam. Eğer, bunlar tersine döner ve ekonomi beklenmedik bir resesyona girerse, bu Clinton'ın sonu olabilir.

Amerikalı tüketici şimdilik tüketimi kısmadı. 1998'de tüketim yüzde 5 arttı. Faiz oranlarının gerilemesi, petrol fiyatlarındaki düşüş ve borsadaki yükseliş, dünyanın en büyük tüketicilerinin harcamayı sürdürmesine yetti. Tasarruf oranlarındaki düşüşün sürmesi tüketimin süreceğini gösteriyor. Ancak, borsada ilkbahar aylarında beklenen düzeltme, tüketime önemli bir darbe olabilir.

Amerikan ekonomisini tüketici harcamaları fişekliyor, tüketici harcamalarını ise borsa... Ekonominin yolunda gitmesi için borsanın yükselmesi gerekiyor. Ancak, şirket karları kötüleşmeye başladı, dolardan kaçış için ise bahane aranıyor. Borsada bir çöküş olacak. Hatta ABD'ye bağımlı dünya ekonomisinde bu bir felakete de neden olabilir. Ancak, bunu önlemek mümkün olacak.

En acı veren bölümü bitti ancak canlanma yavaş ve zor olacak. Günümüzün nazik toparlanması Brezilya'yı kurtarma paketine, Çin'in devalüasyondan kaçınmak için istekliliğine, Japonya'nın mali çöküşü önleme konusundaki yeteneğine ve daha da önemlisi Batılı borsaların yükselme gücüne bağlı kalacak. Ancak, büyüme 1999'da geri dönüş yapmayacak. Asya'da küçülme sürecek, Japon ekonomisi yine zorlanacak. Emtia ihracatçıları reel gelirlerinde büyük düşüşlerle karşılaşacaklar. İstikrarın sürmesinin bir diğer önemli unsuru da ABD'de tüketim hızının devam etmesi. Bu özellikle borsalar için önem taşıyor. Ancak, yeni Euro kendi bölgesinoe güçlü bir talep yaratacak.

Hükümetin ekonomiyi canlandırma vaadleri yeterli olursa, Japonya sadece savaş sonrasındaki en ağır durgunluktan kurtulmayacak, büyüme de başlayacak. Bu nedenle bütün iş hükümetin 80 milyar dolarlık kurtarma paketinde. En büyük tehlike ise Japonya'nın aşırı ihtiyatlı tüketicilerinin para harcamamaya ve tasarruf etmeşe devam etmesi.

Brezilya'da yasalar yılda yüzde 7.5 devalüasyona izin veriyor ve bu da gerçekleşecek. Ancak, daha da ötesinin gerçekleşmemesi için önlamler gerekiyor. Hükümetin kemer sıkma paketinin ve Batı'nın 41.5 milyar dolarlık kurtarma paketinin yanında bütçe açığı, artan işsizlik, siyasi istikrar ve olası dış şok da etkili olacak.

Yeltsin görev süresinin bitimi olan 2000 yazından önce ölürse, Başbakan Yevgeni Primakov, güç kazanacak. Ancak, Lebed ve Lujkov gibi yerel yöneticiler de seçimlere hazırlanıyorlar.

Bu borsalara bağlı. Eğer hızlı bir iniş ve çöküş olursa hayır. Eğer borsalarda yükseliş sürerse, dev evlilikler de artacak. Özellikle petrol gibi bazı sektörlerde dev evlilikler devam edecek.

Vadeli piyasaya göre, 1999 sonunda petrolün varili 12.5 dolara çıkacak. Yani, mevcut seviyesinin 2.5 dolar üzerine çıkacak. Ancak, ufukta fiyatların rekor seviyede düşmesine neden olan faktörlerde önemli bir değişiklik gözükmüyor.