GündemKomşudaki depremin ucu Anadolu'da! Ege alarm verdi: 'Heyelanı hesaba katmak gerek'

Komşudaki depremin ucu Anadolu'da! Ege alarm verdi: 'Heyelanı hesaba katmak gerek'

08.06.2025 - 06:54 | Son Güncellenme:

Sık sık 5 ve üzeri büyüklüklerde depremlerle gündeme gelen Ege, dün Kuzey Anadolu Fayı’nın tam da bitiminden alarm verdi. Depremin büyülüğü 5.4 olarak bildirildi ve yaşanan sarsıntı, Tekirdağ’dan dahi hissedildi. Akıllara gelen sorular ise hep aynı olsa da bu kez cevabı bambaşka bir detayda saklıydı. Türkiye bu depremlerden nasıl etkilenecek ve tsunami kıyıları vuracak mı? 2 uzman açıkladı.

Komşudaki depremin ucu Anadoluda Ege alarm verdi: Heyelanı hesaba katmak gerek

Zeynep Dilara Akyürek / Milliyet.com.tr – Komşu Yunanistan, tıpkı ülkemiz gibi birkaç günde bir, küçük ve orta büyüklükte depremlerin hissedildiği noktalardan biri. Bu depremler fayların aktivitesini kaybetmediğini ve geçmişte olduğu gibi yıkıcı depremlerle gündeme geleceğini hatırlatsa da ne yazık ki yapı stoku zayıf noktalarda korkuyu beraberinde getiriyor. 7 Haziran 2025 günü de bu yılın geride kalan 5 ayında olduğu gibi deprem haberleri gündemi meşgul etti. Geçen şubat ayı, Santorini depremleri ve bunun bir ‘deprem fırtınasına’ dönüşmesiyle başlamıştı. Mayıs ayı içinde ve haziranın başında ise Rodos ve Girit’teki 5’ten büyük depremler ülkemizden de hissedildi. Ancak dün yaşanan depremin bunlardan bir farkı vardı. 23 Nisan günü İstanbul’un yüzleştiği 6.2’lik depremi üreten Kuzey Anadolu Fayı’nın (KAF), devamı ve son noktası 7 Haziran’daki 5.4’ü işaret ediyordu. Yani KAF, ülkemizi ve komşu Yunanistan’ı tedirgin edecek kadar aktifti. Peki ama Athos’taki depremin anlamı neydi? Neredeyse yeniden yazılan tsunami kuralları Athos’taki deprem için ne diyordu? ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü Kıyı ve Deniz Mühendisliği Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner ve Gazi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi,  Afet Yönetimi Uzmanı Doç. Dr. Bülent Özmen tüm detaylarıyla Milliyet.com.tr’ye anlattı.

Haberin Devamı

Komşudaki depremin ucu Anadoluda Ege alarm verdi: Heyelanı hesaba katmak gerek

ATHOS’UN DEPREM GEÇMİŞİNDE NE VAR?

Yunanistan tıpkı Türkiye gibi sıklıkla büyük şiddette depremlere ev sahipliği yapar. Ortalama olarak her 2-3 günde bir orta veya küçük şiddette deprem hissedilir. Bu depremlerin çoğu sığ olmasına rağmen, bazıları can ve mal kaybına sebep olması nedeniyle ‘yıkıcı’ olarak nitelendirilebiliyor. Bu depremler arasında öne çıkanlar 1881 Sakız, 1953 Kefalonya, 1999 Atina depremleri olsa da 7 Haziran’da 5.4 ile yüzleşen Athos’un deprem konusunda yeri ayrı. Çünkü Halkidikya ya da Üç Parmak diye adlandırılan ve Yunanistan'nın kuzeyinde bulunan yarımadanın 3’üncü parmağında deprem aktivitesi 7’den büyük sarsıntılarla kendini sık sık gösteriyor. Öyle ki 8 Kasım 1905 ve bunun 45 kilometre kuzeyinde, 3’üncü parmağın başlangıç noktasında 26 Eylül 1932’de meydana gelen depremler bunun en büyük örnekleri. 7.5 ve 7 büyüklüğündeki bu depremleri 6 ve üzeri büyüklüklerde artçılar izlemişti. Takvimler 24 Mayıs 2014'ü gösterdiğinde ise Yunanistan ve Türkiye arasında Ege Denizi'nin kuzeyinde bir deprem meydana geldi. Büyüklüğü 6,9 olan bu depremin şiddeti 8 olarak bildirilmişti. Türkiye'nin İmroz Adası’nda, Edirne ve Çanakkale kentlerinde ve Yunanistan'ın Lemnos Adası’nda ciddi hasar kaydedilen bu deprem 7 Haziran 2025 günü yaşanan sarsıntının yakın kuzeyindeydi. Peki ama bundan sonra Athos’u ve çevresini ne bekliyor? Doç. Dr. Bülent Özmen şöyle anlattı:

Haberin Devamı

“Gökçeada ve yakın civarı zaman zaman bu ve buna benzer büyüklükteki depremlerle sarsılıyor. Nitekim 24 Mayıs 2014'te 6.9 büyüklüğünde deprem olmuştu. Buradaki depremlerin ana nedeni de Kuzey Anadolu Fay Zonu’dur. Yani bu, İstanbul'u da tehdit eden Saroz Körfezi'nden Ege Denizi içine dalan ve buradan Yunanistan'a doğru uzanan Kuzey Anadolu Fayı üzerinde bu deprem aktivitelerini izliyoruz. Gökçeada ve yakın civarı dalma batma zonunun uzağında olmasına rağmen deprem tehlikesi ve aktivitesi yüksek olan bir bölge. 7 civarında 7'yi biraz geçecek büyüklükte depremleri üretme potansiyeline de sahip burası. Ancak 2014 yılında bu faylardan bir tanesi 6.9 büyüklüğündeki bir depremle kırılmış durumda. Kırılmayı bekleyen kesimlerinde de buna benzer büyüklükteki depremleri bekleyebiliriz. Bu bölgede 7 civarında depremleri, gerek fay hatlarına baktığımız zaman gerekse de burada geçmiş yıllarda meydana gelen deprem büyüklüklerine baktığımız zaman söyleyebiliriz.”

Komşudaki depremin ucu Anadoluda Ege alarm verdi: Heyelanı hesaba katmak gerek

7’YE YAKIN BİR DEPREMDE TÜRKİYE NASIL ETKİLENİR?

30 Ekim 2020’de Sisam depreminde, sarsıntının üst merkezine oldukça uzak olan İzmir, depremden 117 can ve oldukça fazla mal kaybıyla çıkmıştı. Yunanistan’da ise 1 duvar yıkılmış ve 2 kişi yaşamını yitirmişti. Yani Ege’deki depremler üzerinde kurulu kentin adresine bakmıyordu. Uzakta bile olsanız, sağlam olmayan bir yapıda sizi yakaladığında acı tablolar ortaya çıkabiliyordu. Dün yaşanan deprem de geçmiş yıllarda daha büyük ölçekli yaşanmış ve Türkiye’yi de etkilemişti. Elbette deprem, tekerrür eden bir doğa olayıydı ve bir gün yeniden vurabilirdi. Bu nedenle Yunanistan’ın kara ya da deniz sınırında yaşanacak bir depremin Türkiye’yi ne derece etkileyebileceği de önemliydi. Doç. Dr. Bülent Özmen Ege’nin depremselliğini ve bunun Türkiye’ye olası etkilerini açıkladı.

Haberin Devamı

“Ege'yi Çanakkale'den Manisa, Muğla'ya kadar indiğimiz zaman o bölgedeki bütün illerin deprem tehlikesi oldukça yüksek. Buradaki iller Çanakkale, Balıkesir, Manisa, İzmir, Aydın, Muğla'ya kadar inen Ege Denizi'ne kıyısı olan illerimiz, hem kendi il sınırları içinde karada olan fayların kırılmasıyla deprem tehlikesi yaşayabilir hem de Ege Denizi'ndeki irili ufaklı çok sayıda fayın tehdidi altında kalabilir. Geçmişten günümüze yayınlanmış bütün deprem tehlike haritalarında bu illerin tamamı hep 1. derece deprem tehlikesi altında. Yani deprem tehlikesi oldukça yüksek olan bölge olarak gösteriliyor. Hem bilim dünyasının hem de devletin, ilgili kurumların yayınlamış olduğu deprem tehlike haritalarında da bu bölge hep yüksek olarak gösterilmiş. Ancak Türkiye'nin birçok yerinde olduğu gibi maalesef yapılarımız ona uygun bir şekilde yapılmamış. Hem kara sınırında hem Ege Denizi içinde olacak depremlerden de maalesef bu bölge ciddi şekilde etkilenebilir." – Doç. Dr. Bülent Özmen

Haberin Devamı

Komşudaki depremin ucu Anadoluda Ege alarm verdi: Heyelanı hesaba katmak gerek

Peki 2025’te çok kez depremle gündeme gelen Ege, eskisine göre daha mı çok sallanıyor? Doç. Dr. Özmen bu soruyu da şöyle yanıtladı:

“Bütün bunlar bölgede tektonik gerilimin arttığını gösteren depremler ama artışa bağlı olarak bölgede daha büyük bir depremin ne zaman geleceğini söylemek de mümkün değil. İşte Santorini Adası'nda yaşandı, Girit civarında oluyor, şimdi kuzeye doğru Gökçeada civarında oldu. Bunları birbiriyle ilişkilendirmek o kadar da kolay değil ama ihtimal dahilinde olduğunu da söyleyebiliriz. Yani hem Türkiye açısından hem dünya açısından baktığımız zaman orta büyüklükte ve daha küçük depremlerin çok sık aralıklarla meydana geldiği bir bölge. 1900’den günümüze kadar baktığımız zaman Girit'ten Çanakkale'ye kadar uzandığımızda 7'den büyük depremin çok sık aralıklarla meydana geldiğini görüyoruz. Dolayısıyla bu bakış açısıyla, doğanın bu tektonik hareketlerin kayma hızına da bakıldığında, aktivitenin bu şekilde devam edeceğini de söyleyebiliriz ilerleyen yıllar içinde."

DAĞ VAR VOLKAN YOK! TSUNAMİ’DE EGE’NİN KURALLARI NE?

Ege depremleri deyince akla gelen en önemli noktalardan biri de tsunami tehlikesi! Depreme müteakip yaşanan tsunamiler zaman zaman depremden bile fazla insanın hayatına mal olabiliyor, tıpkı 2011’de Japonya’da olduğu gibi. Üstelik Ege de tsunami konusunda kötü şöhretini konuşturuyor. M.Ö. 1600’de Santorini büyük bir volkanik patlama, deprem ve tsunamiyle yüzleşmişti. Ancak yaşananlar adanın çok daha uzaklarına kadar etki etmiş ve bugün Türk toprakları olan Batı Anadolu’da bir afete sebep olmuştu. Öyle ki Çeşme’de tsunami nedeniyle hayatını kayneden bir adamın bedenine ait kemik kalıntıları yıllar sonra gün yüzüne çıkarılmıştı. O kadar geriye gitmeye gerek yok diyenler içinse Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner, 1956’yı işaret ediyor. 1956’da yaşanan deprem ve tsunami de Türkiye için oldukça önemliydi. Ancak Prof. Dr. Yalçıner’in deprem ve tsunami için dikkat çektiği bir detay daha var: Volkanik aktivite! Prof. Dr. Yalçıner’e göre Ege’de büyük bir tsunami olması volkan patlamasına bağlı ve deprem dolayısıyla yaşanan tsunamiler lokal ve az bir alanda etkili. Dün 5.4’lük depremin yaşandığı nokta için tsunaminin kuralları biraz daha farklı. Ayrıca çok sayıda volkanın bulunduğu Ege’de Athos sıradan bir dağ idi. Sığ sularda tsunaminin yaşanması daha olası olsa da bu bölge için 6.7 olan asgari tsunami yaratacak deprem büyüklüğü daha fazlaydı. Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner, Ege ve Athos’un tsunami tehlikesini şöyle değerlendirdi:

Haberin Devamı

“Depremin merkezi Gökçeada'nın 130 kilometre batısında. Burası KAF’ın bittiği yer, Ege Denizi'nin kuzeyinde derin suların olduğu yerde. İşte burası da en son nokta, en uzak nokta. Yani şu anda 7 Haziran depremini normal bir deprem olarak düşünüyorum. Herhangi bir şeyin habercisi olarak görmüyorum. Ege’de tsunami'nin etkili olması için 7.5 ve üstünde bir deprem olmalı. Örneğin Sumatra'da 9.3, Japonya'da 8.9 büyüklüğünde depremler var. Akdeniz bölgesinde en büyük deprem 365 yılında yaşanmış. O da Girit'in güneydoğusunda olan bir deprem ve büyüklüğünün 8.5 olduğu düşünülüyor. Ege Denizi içinde yer alan fayların, deprem oluşturma potansiyeline bakıldığında 7'nin üstünde depremler var. Ancak genellikle 7'nin altında oluyorlar. Onun için 5.4'ün tsunami oluşturmasını beklemiyoruz. Ege’nin tümünü kapsayacak biçimde olacak tsunami de Santorini gibi, Kolumbo gibi volkan patlamasıyla olabilir. Yani Ege'de büyük bir tsunami için volkan patlaması gerekir. Tabii o da o da depreme bağlı değil, volkan patlaması bağlı. En etkili olan sismik tsunami 1956 yılında yaşandı ve güney Ege'de etkili oldu. Bölgedeki faylar, 7.5'in üstünde deprem üretecek gibi gözükmüyor.”

Komşudaki depremin ucu Anadoluda Ege alarm verdi: Heyelanı hesaba katmak gerek
Bir tsunamide hasar gören Athos Limanı

1905’depreminden 115 yıl sonra yapılan bir araştırmada ise ilginç bulgulara rastlandı. Deprem, bir su altı heyelanını ve bu da bir tsunamiyi beraberinde getirmiş olabilirdi. Üstelik bu Athos için de bir ilk değil. Yani Athos, hem 7’den büyük bir depremle hem de tsunamiyle daha önce de yüzleşmiş olabilir. Çalışmada yer alan bazı bulgular ise tıpkı Prof. Dr. Ahmet Cevdet Yalçıner’in Sisam için bahsettiği ‘lokal ve küçük tsunamiye’ benziyor. Yalçıner, sözlerini şu şekilde noktaladı:

"1905 depremi için büyüklük-yoğunluk ilişkilerinden hareketle, 7'ye eşdeğer bir makrosismik büyüklük tahmin edildi. İncelenen kaynaklar, ilk kez güney Athos'ta deprem tetiklemeli heyelanlar tarafından 3 metrelik bir hızla ilerleyen yerel ancak güçlü bir tsunaminin üretildiğini ortaya koydu. 11 kişinin öldüğü kaydedildi. Hem heyelan hem de tsunami, denize giren büyük bir heyelan senaryosuyla sayısal olarak simüle edildi. Simülasyondan elde edilen bilgiler, tarihi tsunami açıklamalarıyla tutarlıydı. Az bilinen bir başka tsunami, büyük 1585 depremiyle bağlantılı olarak Athos'ta bildirildi. Athos'ta kapsamlı bir tehlike değerlendirmesinin yalnızca güçlü depremleri değil, aynı zamanda heyelan ve tsunamiler gibi ilişkili olayları da hesaba katması gerektiği sonucuna varıldı."

KEŞFETYENİ
İki ünlü sevgiliden aşk dolu poz! Yeni saçları olay oldu
İki ünlü sevgiliden aşk dolu poz! Yeni saçları olay oldu

Cadde | 07.06.2025 - 08:44

Son dönemin en popüler oyuncularından Kubilay Aka, imaj değişikliğine gitti. Saçlarını pembeye boyayan Aka, sevgilisi Hafsanur Sancaktutan ile dudak dudağa bir fotoğrafını da sosyal medyada paylaştı.

Yazarlar